08 Aralık 2013 22:30

‘Vurulduk ey halkım, unutmayın bizi’

Ben Ankara’da, Çankaya Belediyesinde temizlik işçisi olarak çalışan ve Gezi protestoları sırasında polisin attığı gaz fişeği sonucu gözünü kaybeden Muharrem Dalsüren. Ülkemizin yetiştirdiği saygın isimlerden Uğur Mumcu, “Vurulduk ey halkım, unutma bizi” diye sesleniyordu. Halkımız, onu ve barındırdığı değerleri unutmadı. Uğur Mumcuları, temsil ettiği değerleri unutmayan halk, bunun bedelini vurularak ödüyor!

‘Vurulduk ey halkım, unutmayın bizi’
Paylaş

Muharrem Dalsüren*

Ben Ankara’da, Çankaya Belediyesinde temizlik işçisi olarak çalışan ve Gezi protestoları sırasında polisin attığı gaz fişeği sonucu gözünü kaybeden Muharrem Dalsüren. Ülkemizin yetiştirdiği saygın isimlerden Uğur Mumcu, “Vurulduk ey halkım, unutma bizi” diye sesleniyordu. Halkımız, onu ve barındırdığı değerleri unutmadı. Uğur Mumcuları, temsil ettiği değerleri unutmayan halk, bunun bedelini vurularak ödüyor!
Gezi Parkı ile simgeleşen yağma ve talana, bireysel özgürlüklere sürekli yaptırımlar getirilmesine, çağdaş değerlerin gerici bir yönetim tarafından yok edilmesine izin vermeyen halkımız, bu gerici yağma düzenine dur diyerek ayağa kalktı. Kalkmasıyla birlikte söz konusu iktidarın insanlık düşmanı güçlerince sokaklarda, meydanlarda vurulmaya başlandı.
Ben de çocuklarımın güven içinde yaşayacağı bir ülkeyi var etmeye çalışırken gözü dönmüş bir insanlık düşmanı tarafından vuruldum. Türkiye’nin pek çok yerinde öldürülen, sakat bırakılan, yaralanan insanlardan biri olarak payıma gözümü kaybetmek düştü.
Gözümü kaybetmemin ardından yaşanan süreçte gene sağ olsunlar, bugün ortalıkta görünmeyen çok sayıda vekil, siyasetçi ve sendikacı geldi geçmiş olsun dedi. Bir ihtiyacım olduğunda yanlarına gidebileceğimi söylediler. Bir göze ihtiyacım vardı, bunu sağlayamazlardı ama bu gözün hesabını vermesi gerekenler var! Bu gözün de, Antakya’nın, Ankara’nın, İstanbul’un, Eskişehir’in ortasında katledilenlerin de, yaralananların da, sakat kalanların da hesabını vermesi gerek birilerinin. Halkını vuranların hesap vermesi gerek!
Bu hesabın sorulması için ortada kim var? Süreç içinde ne kurumsal anlamda çalıştığım yerden ne de başka yerlerden “geçmiş olsun” diyen olmadı. Halkımız, kendisine yapılanlara karşı büyük bir öfke içinde ve bunu yapanların peşini bırakmama kararlılığında. Bunu, ilk günden beri dayanışma içinde olduğum yaralananlarla birlikte fark ettik.
Bu süreçte, yaralılar olarak bir araya gelerek, Gezi Protestolarında Şiddet Görenler Platformunu oluşturduk. Vurulan halksa bunun peşini bırakmayacak olan da halktır.
Artık hesabını soracaklarımız arasında öldürülen, sakat bırakılan, yaralanan en az on bin kardeşimiz, büyüğümüz de var. Bu bağlamda öncelikle olaylarda yaralanan herkesi, bizlerle bir araya gelmeye, dayanışma içinde bu saldırıların hesabını sormak üzere kamuoyu farkındalığı yaratmak adına çalışmaya çağırıyoruz.
Kendini bir dikta heveslisinin hezeyanlarına bırakan kamusal güçlerin her türlü baskı, yıldırma ve bu saldırılar hiç yaşanmamış, bu ölümler ve yaralanmalar hiç olmamış havası yaratmaya uğraşmasını boşa çıkaracak güç, doğrudan bu baskıların hedefi olan bizleriz. Hemen, bütün yaralılarımızı gydp.weebly.com adresi üzerinden bizimle bir araya gelmeye ve yapılanların hesabını sormaya çağırıyoruz.
Halkımız vuruluyor, unutma!

*Belediye işçisi

ÖNCEKİ HABER

Sadece limanı değil denizi de satıyorlar

SONRAKİ HABER

İşbilir ailesi: Yine de ‘barış’ diyeceğiz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa