Türkiye’deki nükleer silah: Molotof
Mersin’de 6 çocuk hakkında açılan davada savcının hazırladığı ve mahkemenin kabul ettiği iddianamedeki deliller dudak uçuklatıyor. Ajans haberlerini ve Facebook paylaşımlarını dahi suç olarak gören savcı, hızını alamayarak molotof kokteylini ise ‘nükleer, biyolojik, kimyasal silah’ olarak tanımladı.
Deniz TEKİN
Mersin’de 6 çocuk hakkında açılan davada savcının hazırladığı ve mahkemenin kabul ettiği iddianamedeki deliller dudak uçuklatıyor. Ajans haberlerini ve Facebook paylaşımlarını dahi suç olarak gören savcı, hızını alamayarak molotof kokteylini ise ‘nükleer, biyolojik, kimyasal silah’ olarak tanımladı.
Yargının ‘komedi’ halleri bitmek bilmiyor. Yargı hallerine son örnek ise Mersin’den geldi. Temmuz ayında Mersin merkez Akdeniz ilçesi Şefket Sümer Mahallesi’nde polislere taşlı ve molotoflu saldırıda bulundukları ve ‘YDG-H üyesi oldukları’ iddia edilen A.Y. (14), A.D. (15), S.E. (14), B.Y. (17) İ.Ş. (14) ve M.S.F. (17) isimli çocuklar ile Bayram Y. hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 71’er yıl hapis istemiyle Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame hazırlandı. Bayram Y.’nin yaşı büyük olduğu için dosyası ayrılırken 6 çocuk hakkında hazırlanan iddianame Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. 20 Kasım’da ilk duruşmaya çıkan çocukların iddianamesinde neredeyse yok yok.
AJANS HABERİ TALİMATMIŞ!
Eyleme müdahale sırasında yanarak ağır hasar alan akrep tipi zırhlı araçlarda bulunan 5 polisin şikayetçi olarak yer aldığı iddianamede, DTK’nin Lice’de karakol protestosunda askerlerce açılan ateş sonucunda katledilen Medeni Yıldırım’ın ölümüne ilişkin KCK’nin 29 Haziran’da yaptığı ve ANF’de yayımlanan “Kürt halkı onurlu duruşunu gösterecektir” başlıklı yazılı açıklama, “Örgüte muzahir gruplara serhildan tarzında eylemler yapmaları konusunda talimat” denilerek, suç sayıldı.
Aynı davada yargılanan M.S.F’nin gözaltına alınırken üzerinden çıkan flaş belleğe ilişkin polisin hazırladığı ‘tespit tutanağı’nda, M.S.F’nin Akdeniz ilçesindeki yürüyüş, toplantı, gösteri, gözaltı, hak ihlallerini haberleştirip DİHA ve ANF’ye gönderdiği iddia edilerek, suç sayıldı. Ayrıca M.S.F’nin, kamera bulundurması ve YDG-H adına Mersin Facebook sayfası açması da suç sayıldı.
KİMYASAL SİLAH BULMUŞLAR
İddianamenin ‘hukuki değerlendirme’ bölümünde, ‘yaşam hakkının korunması’ ile ilgili AİHM ve Yargıtay kararlarına atıfta bulunarak, molotoflu eyleme ilişkin ilginç tespitler yer aldı. Ayrıca iddianameyi hazırlayan savcı “Yargıtay 9. Ceza Dairesinin kararı ile birlikte değerlendirildiğinde, ‘nükleer, biyolojik, kimyasal silah kullanmak suretiyle 3 kez kamu görevlisini öldürmeye teşebbüs, örgüt propagandası yapmak, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet, birden fazla kişi ile kamu görevlilerine silahla direnme’ suçunu oluşturduğunu görülmüştür” değerlendirmesinde bulundu. (Mersin/DİHA)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
