28 Kasım 2013 06:00

Masalların eğitici yönüne inanan Muhsine Helimoğlu Yavuz'a mektup

Sevgili Muhsine Hocam, Bir bilim insanı olarak masallara inanman elbet doğaldır. Yine de masalların toplumu uyutmak değil de uyandırmak için yazıldığını yüksek sesle ifade etmene hayranım.

Masalların eğitici yönüne inanan Muhsine Helimoğlu Yavuz\'a mektup
Paylaş

Sennur SEZER

Sevgili Muhsine  Hocam,
Bir bilim insanı olarak masallara inanman elbet doğaldır. Yine de masalların toplumu uyutmak değil de uyandırmak için yazıldığını yüksek sesle ifade etmene hayranım. Bu inancını geçtiğimiz yıllarda öyle esprili bir başlık yaptın ki konuşmana doğrusunu söyleyeyim kıskandım: “Masallar illegaliteye zorlanmış gerçeklerdir.”
Bu başlık senin hep yinelediğin şu gerçekleri açıklıyordu:
 “İnsanoğlu kendi yaşam gerçeğini, çözüm önerilerini, beklentilerini, masal olaylarına ve masal kahramanlarına yükleyerek anlatmış ve yüzyıllar boyu bu yolla gelecek kuşakları uyarmaya, eğitmeye, yaşamın zorluklarına karşı onları donatmaya çalışmıştır. Çünkü masal kahramanlarını karşılaştıkları sorunların hemen hepsiyle yaşamın gerçekleri arasında koşutluk kurulabilir ve bu masallarda tanık olunan yaşam gerçeğine ulaşabilinir. Çünkü toplumu eğiten temel öğelerden biri de masaldır”.
Tek yöneticinin “astığı astık, kestiği kestik” dönemlerini ya da “dediği dedik, çaldığı düdük” tavrını, sonraki kuşaklara, masallar olmasa nasıl aktaracaktı halk? Doğu masalları ile Batı masalları arasında elbet farklar var. Şeyhzade Ahmet’in masalında sihirli sarık insanlara   “babalarının oğlu olup olmadıklarını” gösterir. (Helalzade –haramzade) Batı’ya Andersen’le geçen masalda sarık elbise olur ve akıllılık aptallık göstergesidir. Batı’da dolandırıcılık oyununu bir çocuk bozar. Doğuda sarığın hakemliği öyle mahrem bir konudadır ki, deneme yapılamaz. Derdim Doğu masallarıyla Batı masallarını karşılaştırmak değil, senin Kürt Masalları’ndan söz etmek. Abidin Parıltı Kürtçede masalların çirvanok, çirçirok, xeberoş, meselok, mesele, xemşok diye adlandırıldığını Kürt Enstitüsünün sözlüğüne dayanarak, söyler.
Kürt Masalları’nı yazmaya Diyarbakır Efsaneleri ile başladın galiba. Aklımda hep damdan dama yürüyerek şehri boydan boya geçen bir kız çocuğu görüntüsü var. Bu efsaneleri Kürtçe dinleyip çevirttiğin kuşkusuz, çünkü perilerden, cinlerden söz ederken “bizden iyiler” ismini kullanıyorsun. Bu masallar Türkçe anlatılsa bu varlıkların adı  “iyi saatte olsunlar” olurdu. Bu efsaneleri okuduktan yıllar sonra gördüm Can Çocuk’un yayımladığı Hile ile Dile/Kürt Masalları’nı. Sunumdaki  tanımı da sevdim “Masalın gerçeği gerçeğin masalı”. Belki benim yeniden yazdığım Kürt Masalları’nın adının Gerçeğin Masalı olmasından.
Kitabın sunumunda “Bu kitaptaki masallar, ilk kez sözden yazıya geçirilmiş özgün derleme ürünleridir” notu var. Bu yazıya geçme çok önemli. Bölgede (ya da ülkede) benzer masalların Türkçe anlatımındaki farklar toplumların yaşamları arasındaki ayrılıkları da gösterecektir. En çok bu gerçeği vurguluyorsun:
“Bir ülkedeki halk masallarının hemen hepsinin, başka ülkelerde de benzerleri bulunur. Çünkü dünya halk anlatıları ortak temel motifler üstüne kurulur ve ortak mesajlar (iletiler) içerir. Bir başka deyişle halk anlatıları evrenseldir. Ulusal olan yönleri ise anlatım sırasında, onların içinde yer alan yerel halk kültürü öğeleridir. (İsimler, giysiler, mekânlar, tepkiler, değer yargıları, gelenek, görenek vb.) Başta masallar olmak üzere dünya halk anlatılarındaki bu ortaklığı, pek çok etik, ekonomik, politik, sosyolojik, psikolojik, pedagojik nedenlerin yanı sıra, genelde insanların dünyayı algılayışlarındaki ortaklıklarda aramak gerekir.”
   “Yalın, akıcı ve anlaşılır” bir dille yazıya geçtiğin masallar  “Anadolu Masalları” alt başlığıyla yine Can Çocuk tarafından yayımlandı: Evvel Zaman İçinde, Gel Zaman Git Zaman, Zaman Zaman İçinde, Esil ile Yesil, Bir Varmış Bin Yokmuş.
Sevgili Muhsine Helimoğlu Yavuz,
Masallara bir eğitimci olarak eğilmen beni gönendirdi. Dileğim bereketli Anadolu topraklarındaki masalların eğitimimizde kullanılması. Emeğin var olsun, başın pınar ayakların göl olsun, su gibi aziz ol!

ÖNCEKİ HABER

Keret, bildiğimiz gibi...

SONRAKİ HABER

Kahire Büyükelçisi Botsalı Türkiye’ye döndü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...