Tutuklu ve hükümlülere yönelik baskılara Meclis önünde tepki
Tecride Karşı Mücadele Platformu üyeleri, Sincan F Tipi Cezaevi'nde kalan tutuklu ve hükümlüler uygulanan baskıları Meclis Dikmen Kapısı önünde protesto etti.
Tecride Karşı Mücadele Platformu üyeleri, Sincan F Tipi Cezaevi'nde kalan tutuklu ve hükümlüler uygulanan baskıları Meclis Dikmen Kapısı önünde protesto etti. Protestoya eylemine destek veren BDP Mardin Milletvekili Erol Dora, "Tutsaklara psikolojik işkence yapılmasından derhal vazgeçilsin" dedi
Meclis Dikmen Kapısı önünde yapılan basın açıklamasında "Sincan hapishanesinde kamera dayatmasına son devrimci irade teslim alınamaz" pankartı açılırken, "Sürgünle cezalandırmalara son", "Tecrit sürdükçe direniş sürecek" dövizleri taşındı. Açıklamaya BDP Mardin Milletvekili Erol Dora da katıldı. Sloganların ardından yapılan açıklamada, Sincan Cezaevi'nde son bir aydır yaşanan tecrit politikalarının, kamera dayatmalarının güvenlik endişesiyle alakalı olmadığı belirtilerek, kamera uygulamasının özel hayatın ihlali olduğu vurgulandı. Açıklamada, kamera uygulamasına karşı çıkan mahpusların tekli hücrelere alındığı ve halen birçok mahpusun bu hücrelerde olduğu belirtildi. Açıklamada, "İlerleyen günlerde ağırlaştırılmış müebbetlerin olduğu hücrelere kamera takılacak olması da orada yaşanacakların habercisidir. Tutsaklar, yeni takılacak kameraları kıracaklarını, bu onursuzluğu kabul etmeyeceklerini açıkladılar" denildi.
DORA'DAN HASTA TUTSAKLAR VURGUSU
BDP Mardin Milletvekili Erol Dora ise, devletin tutsaklara uluslararası hukuk çerçevesinde davranması gerektiğini belirterek, "Bir ülkenin demokratik bir ülke olduğunun göstergesi cezaevlerinde tutsaklara yönelik uygulamalardır. İnsan Hakları Derneği Cezaevi Komisyonu'nun 3 Kasım 2013 tarihiyle hazırlamış olduğu hasta mahpus listesinde,162 ağır olmak üzere 544 mahpus vardır. Bu sayı 2 ay önce 154 ağır olmak üzere 526 idi. Takip edildiği gibi çok az sayıda tahliyelere rağmen listede ki sayı artmaktadır" dedi.
'TECRİT UYGULAMALARI DEVAM EDİYOR'
Dora, Adli Tıp Kurumu'nun resmi bilirkişi tekelinin kaldırılması gerektiğini kaydederek, "5275 sayılı infaz kanunun 16 maddesinin 3 fıkrasında Adalet Bakanlığınca belirlenen tam teşekküllü hastanelerin sağlık kurullarınca düzenlenen raporların adli tıp kurumuna onayına sunulmasıyla ilgili düzenlemenin kalkması gerekmektedir. Bir kez daha şunu belirtiyoruz insanlar düşüncelerinden dolayı mahkum olmalarını kabul etmiyoruz. Bugün cezaevlerinde tecrit uygulamaları devam etmektedir havalandırılmalara kamera yerleştirilerek tutsakların yatak odalarına kadar her yer izlenmektedir. Bu şekilde mahpuslara psikolojik işkence yapılmasından derhal vazgeçilmesini istiyoruz" diye konuştu. (Ankara/DİHA)