21 Kasım 2013 06:00

Denetim için daha kaç işçinin ölmesi gerek?

Gaziantep'te denetimsizlik sonucu çıkan yangının ardından 5 kişi ölmesine rağmen hiçbir adım atılmadı. Pek çok işçinin sigortasız çalıştığı Ünaldı Sanayi Sitesi'ndeki işçilerle görüştük.

Denetim için daha kaç işçinin ölmesi gerek?
Paylaş

Fatma Keskintimur

Gaziantep’te 5 kişinin öldüğü, 42 kişinin de dumandan zehirlendiği tekstil atölyelerinin olduğu iş hanında çıkan yangının ardından, olaya elektrik kontağının neden olduğu belirtildi ve ilgili olduğu düşünülen iki işyeri sahibi tutuklandı.

Ancak Antep’te benzer tehlikelere açık, yüzlerce atölye bulunuyor ve önlem için henüz hiçbir adım atılmadı. Üstelik pek çok işçi de sigortasız çalıştırılıyor.

Penye, kazak üretimi yapan trikotaj atölyelerinin en yoğun olduğu yerlerden olan Ünaldı Sanayi Sitesi ve civar semtlerdeki atölyelerde çalışan işçilerle görüştük.

SİGORTASIZLIK ÇOK YAYGIN

Derviş Selim 32 yaşında ve 20 yıllık atölye işçisi. Geçen hafta meydana gelen yangında ölen arkadaşları için duyduğu üzüntüyü belirten Selim, sağlıksız koşullara sahip çok sayıda atölye olduğunu söylüyor. Olası bir kazaya, afete karşı uygun yapılmamış bu yerler için yetkililerin önlem almasını isteyen Selim, “Sigortasız arkadaşlarımız var, gün içerisinde 12-13 saat çalışanlar var, bir an önce önlem alınmasını, buraları denetlemesi gereken kurumların işlerini daha iyi yapmasını ve bu sektörde çalışanların sorunlarının çözülmesini istiyorum” diyor.

‘YANGIN ÇIKIŞLARI YOK’

Yaklaşık 20 yıldır çalıştığını söyleyen Ayhan Ekici’nin hiç sigortasının olmadığını öğreniyoruz. Yanındaki işçiler de söze karışıyor ve bazı yerlerde aksi olsa da, bu atölyelerde genellikle sigortasız çalışıldığını belirtiyor.

Yol ve yemek dahil haftalık 400 lira civarında aldıklarını öğreniyoruz. Başka çaresi olmadığını düşünerek şükreden Ekici, “Ne yapalım ki?​” diyor.

Yangını hatırlatıp benzer bir durumda kendi işyerlerindeki risk durumunu sorduğumuzda ise Ayhan, “Burada herhangi bir binaya gir, triko binasına, kaçacak yer yoktur. Tek çıkış var, yangın çıksa ne yapacaksın?​”

‘BÜYÜMEYİ BEKLİYORUZ’

Fabrikalarda çalışmak için yaşı küçük olan Murat, triko atölyesinde kazak işinde çalışıyor. “Çalışacak bir iş değil” dediği atölyelerde, kendisi gibi yaşı küçük işçilerin haftalık 100-110 liraya çalıştığını söylüyor. Murat aldığı 100 liranın 20 lirasını yemeğe verdiğini, kendisine harçlık 10 lira alıp kalanını da eve götürdüğünü söylüyor. Murat, yaşlarından dolayı fabrikaya giremediklerini belirtiyor ve ekliyor: “Büyümeyi bekliyoruz.” Atölyelerde Murat gibi koşullarda çalışan çocuk işçilerin sayısı da azımsanmayacak kadar çok.

SURİYELİ İŞÇİLER UCUZA ÇALIŞTIRILIYOR

Hüseyin Akbulut, 15 yıldır kazak işinde çalışan bir işçi. Akbulut, Suriyeli işçilere tepkili olanlardan. Suriyeliler yüzünden kendilerine iş kalmadığını ifade ediyor. Yemek molasındaki diğer işçiler de Suriyelilerden konu açılınca “İşçiliği ucuzlattılar” diye tepkiye ortak oluyorlar. Patronların hep daha ucuz iş gücünün peşinde olması, işçileri de birbirine düşürmüş görünüyor.

Yesir de, Halep’ten gelmiş ve 8 aydır Antep’te bulunuyor, bir konfeksiyon atölyesinde çalışıyor. Yesir, “Bu kadar insan savaştan kaçtı geldi. Biz insan değil miyiz?​” diyor. ücretini soruyoruz, “Suriyelinin ücreti belli. 150-200 lira veriyorlar, ama hayatından da bezdiriyorlar. 12 saat çalışıyoruz, ama 16-17 saat de durduğumuz oluyor” diyor.

Düztepe’de bulunan atölyelerden birine girdiğimizde hemen hemen tamamı, Suriye’den gelen Kürtlerin çalıştığı bir atölye olduğunu fark ediyoruz. Gördükleri ayrımcılık, bir arada durmaya zorlamış görünüyor onları. Konuştuğumuz mülteci işçilerden bir tanesi kanser hastası olduğu için Türkiye’ye geldiğini belirtiyor ve ilk önce şehir merkezindeki atölyelerde çalıştığını, fakat oralarda koşulların çok ağır olduğunu anlatıyor. Bu işyerinde, Kürt işçilerle ve işverenle çalıştıkları için daha rahat olduklarını belirten mültecilerin en büyük şikayeti Antep’teki pahalılık. Ev kiralarının yüksekliği ve benzer diğer birçok soruna karşı mecbur oldukları için burada olduklarını hatırlatan bu işçilerin de tek beklentisi insanca yaşamak. (Antep/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Uğur’un katilleri 9 yıldır serbest

SONRAKİ HABER

Mesele ‘kız-erkek’ değil mesele kadın

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...