16 Kasım 2013 09:55

Cehş û tırşık

Başbakan ile Başkanın ne diyeceğini bilir herkes. Merak edilen, Hozan’ın ne deyivereceğidir. Örneğin, her ezgisi, her haykırışı ile, her Kürt’ün yüreğine yerleşen Perwer Şivan meşhur türküsünü söyleyecek mi?

Cehş û tırşık
Paylaş

İsmail Dindar

Babam Kürdistanlı bir Arap. Kerbela’dan arta kalıp Kufa’dan gelip konmuş Turabdin diyarına ataları. Her söz açıldığında Hüseyin’den, o cehennemi zulümden yani,  Kerbela olur yanar da yanar yüreği.
Kerbela’dan beter Kürdistan’ın Turabdin diyarından, sırtını dönüp baba ocağına, dağlara doğru yol aldığında evladı, özgürlük sevdasına, hak, adalet aşkına; yangın yeri yüreğinde öfke fırtınaları boran boran olduğunda, şöyle demişti babam:
“Zulme baş eğmek olmaz elbet, bunu ne töre kabul eder, ne din, ne de hak ve adalet. Sonra da her kuş sürüsü ile uçmalı; eşek eşekle, koyun koyunla, kartal kartalla. Kürt’e gerekse özgürlük, baş da koymalı , can da vermeli. Ama ben Kürt değilim ki.. Neden benim oğlum gitti? “
Anlatamazdım ona gençlerin tişörtlerinde, tam da yürek üstündeki resimdeki yiğidin bir Arjantinli olduğunu. Arjantinli kahramanın Küba’da, zulme karşı, yüreğini cehennem ateşine attığını ve zaferden sonra, bırakıp her şeyi, başka bir yangın yerine koştuğunu ve orada…
Anlatamadım, yüreklilerin piri,  Pirleri, özgürlük yolunda karar kılanları. Ne Beşikçi Hoca’yı , ne de insan güzeli Akın Birdal’ı ve daha nicelerini.
Olması gereken yerde durmayanlara “cehş” denir, zulüm yatağı Kürdistan’ın güneyinde. Bir kartal misali, ömrünü verdiği Kürdistan’ın yüksek dağlarından, zalim Saddam’la iş birlikçilik yapan, kendi milletinin haini Kürtlere, “cehş” diye seslenirdi, Kürdistan Bölgesel Yönetiminin başkanı, Mesut Berzani’nin babası Melle Mustafa Berzani. “cehş”, eşeğin sıpası yani.
Şivan Perwer’in memleketinde; babasının kan davasından dolayı, Midyat’ın Keverzê köyünden kopup yerleştiği Siwerek’te, Karageçi’de yani, zalim ağalara yalakalık yapanlara, olması gereken yerde durmayanlara, düşman kapılarda salya akıtıp kuyruk sallayanlara, halk “tirşikçî” der.  (Domates, biber, patlıcan ve etten yapılan ve Kürtlerde yaygın olan bir yemek türü)
Cehş ve tirşikçisi bol bir coğrafyada kuşkusuz her gece yeni bir doğuşa gebe, her sabah yeni bir gelişmeye hazır iken yeni anlamlar buluyor yaşam. Ve her geçen gün saflar belirlenip, netleşecek. Yolunu bulacak mutlaka akan her su.
Kürdistan’ın güneyinde, petrol borularından akadursun yeşil  dolarlar, palazlansın ve semirdikçe semirsin kompradorlar, madrabazlar, feodal ağalar. Rojava’da baldırı çıplak, topraksız, kimliksiz ve yurtsuz halk, ellerini dayamış sıcak toprağa yeni bir yaşamın bayrağını dalgalandırarak.  Bu bayrağı dalgalandıran irade ve kuvvet korkutmakta, tir tir titretmekte ki, yeşil dolarlarla halkını ‘şimdilik’ susturup durdurma uğraşında olanları, yeni arayış, yeni dayanaklara yöneltmekte.
Beriki ise, avcı misali, hani şu kafesteki keklikleri elinde, tüfengi omzunda avcı gibi, dağ-taş dolaşmakta.
Bugün, Kürt varsa da, “tirşik”ten başka hiçbir hakkı yoktur diyen T.C. Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, yanında Kürdistan Bölgesel Yönetiminin Başkanı Mesut Berzani ve otuz yedi yıldır ülkesinden uzakta sürgünde yaşayan, sürgüne giderken Nusaybinîn Aznawir köyünden, mayın tarlasının içinden, bir gece vakti, karanlığa karışıp,  Rojava’ya, oradan Avrupa diyarına  giden, Kürt müziğinin efsane sesi Hozan Şivan Perwer, Amed’e gelecekler.
Perşembeyi, çarşamba anlatmıştı daha önce; Başbakan ile Başkanın ne diyeceğini bilir herkes. Merak edilen, Hozan’ın ne deyivereceğidir. Örneğin, her ezgisi, her haykırışı ile, her Kürt’ün yüreğine yerleşen Perwer Şivan şu meşhur türküsünü söyleyecek mi?
“Gelî bira rabin! (ey kardeşler kalkınız)
Cehş ji me re nabin… (iş birlikçiler bize yaramaz)
Tev jîr û zan bin, (hepiniz zeki, ahlaklı ve bilinçli olunuz)
Kurd rengê Kawa bin…” (her Kürt Kawa gibi olmalı)

ÖNCEKİ HABER

Suriye\'nin kimyasalları Arnavutluk\'ta imha edilemeyecek

SONRAKİ HABER

Barzani ve Perwer sınırdan giriş yaptı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...