‘Yaşam tahribatını kredilendirmeyin’
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat İnce’nin 20 Eylül 2013 tarihinde yaptığı Karaburun’daki Rüzgar Enerji Santralleri (RES) şirketine kredi verecekleri açıklaması yarımada halkının tepkisini çekti.
Özer Akdemir
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat İnce’nin 20 Eylül 2013 tarihinde yaptığı Karaburun’daki Rüzgar Enerji Santralleri (RES) şirketine kredi verecekleri açıklaması yarımada halkının tepkisini çekti.
Bu açıklamanın ardından İş Bankası Genel Müdürlüğüne ve bankanın ortaklarından CHP’ye Karaburun Kent Konseyi tarafından gönderilen RES’lerin bölgede yarattığı tahribatı aktaran yazılara hiçbir yanıt gelmedi. Kent Konseyi, bu kurumlara gönderdiği yazıları basınla paylaşarak, bir kez daha İş Bankasını bu kredileri vermekten vazgeçmeye çağırdı.
‘BURADA BİZ DE YAŞIYORUZ’
İş Bankasının aralarında Karaburun Yarımadası Mordoğan RES ve Yaylaköy RES’in de olduğu 5 proje için Enda Enerji Holdingle 96 milyon dolar kredi anlaşması imzaladığını duyurması üzerine bankaya ve CHP’ye Karaburun Kent Konseyi tarafından gönderilen yazıda, projenin yapılacağı alanda, Karaburun’da kendilerinin de yaşadıkları dile getirildi. Projenin çevresel etkileri konusunda Karaburunluların hiçbir bilgisinin olmadığına dikkat çekilen açıklamada, Doğu Akdeniz havzasının en temiz bölümü olarak tanımlanan Karaburun Yarımadası’nın uluslararası ölçekte koruma altında olan türleri de içeren çok zengin ve değerli biyolojik çeşitliliği barındıran özel bir ekosisteme sahip olduğu kaydedildi.
KARABURUN DÜNYA MİRASIDIR
Açıklamada, “Karaburun Yarımadası bütüncül bir yaklaşımla mutlaka korunması gereken bir ülke değeri ve dünya mirasıdır. Karaburun Yarımadası yaşayanları, sahip oldukları doğal ve kültürel mirasın korunması konusunda ortak bir bilince sahiptir. Bu kapsamda, yaşamı tehdit eden yatırımların durdurulması ve yarımadanın doğayla barışık kırsal yaşamın sağlandığı koruma alanı ilan edilmesi için yoğun bir çaba ve mücadele içindedir” denildi.
Yarımada’nın neredeyse tüm tepelerini kaplayarak yayılmakta olan, RES’lerin ağır baskısı altında olduğuna dikkat çeken Kent Konseyi, gerek RES inşaatlarının, gerekse açılan yollar ve iletim hatlarının bölgedeki canlı yaşamını tehdit ettiği belirtildi.
Kent Konseyinin açıklamasında şunlar dile getirildi: “Yaylaköy’ü çepeçevre saran mevcut RES inşaatının doğa ve yerel üzerindeki olumsuz etkileri ağır bir şekilde yaşanmaktayken, yarımadada planlanan diğer RES projeleri, ekosistem üzerindeki tahribat riskini yenilenemeyecek noktaya taşıyacak, Yarımada için bir yok oluş sürecini beraberinde getirecektir. İş Bankası yönetimi bu kredi anlaşmasıyla doğa ve sosyal yaşam tahribatını da kredilendirdiğinin farkında mıdır?” (İzmir/EVRENSEL)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
