12 Kasım 2013 17:33

Mülteci faciasının bilirkişi raporu: Kaptan bilerek batırmış olabilir

İzmir'in Menderes İlçesi'ne bağlı Ahmetbeyli sahilinde, geçen yıl tekneyle Yunanistan'a götürmek istedikleri 36'sı çocuk 63 kişinin ölümüne neden olan 2'si tutuklu 6 sanığın yargılandığı davada, bilirkişi heyetinin hazırladığı rapor, tüm dikkatleri kaptanın üzerine çekti.

Mülteci faciasının bilirkişi raporu: Kaptan bilerek batırmış olabilir
Paylaş

Bahri Karataş

İzmir'in Menderes İlçesi'ne bağlı Ahmetbeyli sahilinde, geçen yıl tekneyle Yunanistan'a götürmek istedikleri 36'sı çocuk 63 kişinin ölümüne neden olan 2'si tutuklu 6 sanığın yargılandığı davada, bilirkişi heyetinin hazırladığı rapor, tüm dikkatleri kaptanın üzerine çekti.

Raporda, kıyıdan ayrılır ayrılmaz batan tekneye 4 kişilik olmasına rağmen 63 kişi aldığına dikkat çekilip, “Kaptanın, teknenin bu şartlarda bu kadar uzun bir sefere dayanamayacağını bildiğinden, bilerek kayaya çarpmış olabileceği de muhtemeldir” denildi.

Tekne kaptanı Burhan Yılmaz, yardımcıları Mustafa Mucuk ve Hacı Çoban, Suriye uyruklu organizatörler Sezar İbrahim, Milat Korkis ve Muhammet Mardini, tamamı Suriye uyruklu 36'sı çocuk 63 kişiyi Ahmetbeyli, Zilli Burun Mevkii'den alıp, koydan hareket ettikten sonra aşırı yük nedeniyle su alıp batmıştı. Tam 63 kişi boğularak yaşamını yitirmişti. Olayla ilgili 6 kişi tutuklanmıştı. Olayı soruşturan Cumhuriyet Savcısı, tutuklu sanıklar hakkında 'Göçmen kaçakçılığı yapmak', 'sahte belge düzenlemek', 'suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak', 'olası kasıt ile adam öldürme ve kasten öldürmeye teşebbüs' suçlarından 63'er kez ömür boyu ve 15 ile 18'er yıl arasında değişen hapis cezası istemiyle dava açmıştı.

Davanın ilk duruşmasında Burhan Yılmaz ve Mustafa Mucuk, dışındaki 4 sanık tahliye edilmişti.

KAPTAN İLK RAPORDA TAM KUSURLU BULUNMUŞTU

Mahkemenin ilk bilirkişi raporundan sonra İstanbul Teknik Üniversitesi'nin (İTÜ) görevlendireceği üç kişiden oluşan bilirkişiden de rapor alınmasına karar vermişti. İTÜ'nün görevlendirdiği gemi inşaat ve makina yüksek mühendisi Dr. Kerim Ertan Gülgeze, kaptan Ömer Faruk Oktar ve dalgıç polis memuru Mustafa Nazlıer'den oluşun üç kişilik bilirkişi heyetinin gönderdiği ikinci rapor geçen hafta görülen duruşmadan sonra İzmir’e ulaştı ve dava dosyasına girdi.

4 KİŞİLİK TEKNEYE 64 KİŞİ

Bilirkişiler ortak olarak hazırladıkları raporda, şu ifadeler yer aldı:
“Sailor isimli ticari yatın 'Denize Elverişlilik Belgesi'nde yolcu taşıma kapasitesi, mürettebat dahil 4 olarak gözükmektedir. Bu durumda kaptan ve 1 gemi adamıyla beraber 2 yolcuya müsaade edilen tekneye belgede yazılandan fazla yolcu yüklenerek ihlal yapılmıştır. Bu tür teknelerin kendileri için yapılan kıyılardaki iskelelere yanaşması mümkündür. Ancak Sailor isimli tekne yasa dışı göçmenleri kayalık bir kıyıya sahip, yükleme ve boşaltmayla ilgisi olmayan, tamamen doğal bir koyun içinde alarak emniyetsiz bir şekilde karanlıkta transfer yapmıştır. Kaptanın teknesini böyle bir kayalık sahile yanaştırarak tekneye geçiş yaptırması, hayatın doğal akışına uygun gözükmemektedir. Boğulmalar, teknede yeterli can yeleği, can simidinin olmamasından dolayı meydana gelmiştir. Göçmenler, teknenin güvertesinde gözükmemesi için alt bölümlere balık istifi doldurulmuştur. Gemiye alınan aşırı yük özellikle gemi yapı dengesini bozduğundan teknenin karinasındaki üç yırtıkla birlikte batmayı çabuklaştırdığı görülmektedir. Kaptanın sahile yanaşırken boş olarak üzerinden geçtiği ve deniz altındaki muhtemel kayaya çarpmış olduğu, fakat yüklemeden sonra teknenin su çekiminin fazlalaşmasıyla beraber çıkışta mevcut kayaya çarparak yaraya sebebiyet verdiği değerlendirilmektedir. Ayrıca kaptanın, teknenin bu şartlarda bu kadar uzun bir sefere dayanamıyacağını bildiğinden, bilerek kayaya çarpmış olabileceği de muhtemeldir. Dosyada bazı göçmenlerin ifadelerinde de kaptanın tekneyi bilerek batırdığı yönünde ifadeler mevcuttur. Kaptanın teknesini, büyük ölçekli haritası olmayan bir koya karanlıkta girerek uygun olmayan bir yere yanaştırmak suretiyle yasa dışı göçmenleri transfer ettiği ve seyir emniyetine uymayarak teknesini kayalara çarpmak suretiyle batırdığı anlaşılmaktadır. Ayrıca batan teknenin kapasitesinden fazla kişiyle dolu olması ve yeterli can yeleği ile can simidinin olmaması gene kaptanın tam kusurlu olduğunu göstermektedir. Eğer kaptan isteseydi hareketten önce alınan yolcuların her birine birer can yeleği verip, olası bir tehlike durumunda yapılacaklarla ilgili bilgilendirme veya açıklama yapabilirdi. Ancak bunların yapılmadığı görülmektedir. Bu nedenle kaptan tam kusurludur.”

Duruşma gelecek ay görülecek ve gelen bu rapor da mahkemede okunacak. (İzmir/DHA)

ÖNCEKİ HABER

Operasyonda kolu kopan Saçılık\'a tazminat davası

SONRAKİ HABER

Feniş işçileri ölen arkadaşları için yürüdü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...