05 Kasım 2013 06:00

Aklım Basmane’de kaldı

İzmir’in Basmane semti için düzenlenen ‘Basmane Günleri’ etkinlikleri kapsamında Yeryüzü Sahnesinin sergilendiği “Gitme Aklım Sende Kalır” oyunu kurgusuyla ilgi çekti.

Aklım Basmane’de kaldı
Paylaş

Emine Uyar / Metehan Ud

Tarihi, mimari, arkeolojik değerlere ev sahipliği yapan İzmir’in Basmane semti için düzenlenen  ‘Basmane Günleri’ etkinlikleri kapsamında Yeryüzü Sahnesinin sergilendiği “Gitme Aklım Sende Kalır” oyunu kurgusuyla ilgi çekti.

1920’lilerin basında Basmene Semtinin Dönertaş Mahallesi’nde yaşayan genç bir kadının yaşamı üzerinden dönemin yaşam biçiminin ve olaylarının anlatıldığı oyun, yine o dönemlerden kalan bir ev olan Hurşudiye Mahallesi Muhtarlığı binasında başladı. Ana karakter olan genç kadın bavulunu alıp evden çıktıktan sonra yine o dönemden kalan dükkanlaırın önünden sahipleri ile vedalaştı. Basmane garında devam eden oyun, 1908 İngliz yapımı “yaverler” trenine binmesiyle sona erdi.
Oyun garda bulunan yolcular ve gardan geçenler tarafından ilgiyle izlendi. Oyunla ilgili yönetmen ve oyuncularla konuştuk.

‘OYUN İZMİR’DEN OLUŞUYOR’

Oyunun hem yönetmeni hem de yazarı olan Haluk Işık oyunun tamamen İzmir’in insanlarından ve hatıralarından oluştuğunu ifade ederek, “Biz insana, kente, hatıralarımızı ve daha güzel bir yaşam olan duyarlıklılarımızı epey yitirdik. Bu yitirmişliklerden kentlerimiz ve insan olarak duruşumuz da nasibini alıyor. Sanata kültüre hayata bakış açımız da nasibini alıyor. Bu etkilenme ne yazık ki pek olumlu değil ama sanat, hayattan aldığını hayata iade etmekse kuşkusuz umutlu olmak, cesur olmak ve sözünü estetik bir biçimde sağlam bir dünya görüşüyle söylemek zorundayız. Bizim ana karakterimizde kadın kendi kişisel öykülerini kentinin, ülkesinin dünyanın ve insanlarının haliyle bütünleştirerek bize anlatmaya çalışıyor” dedi.

‘BASMANE’DE BAMBAŞKA BİR HAYAT VAR’

Oyunun başkarakterini canlandıran Tiyatro Oyuncusu Yasemin Şimşek Tüzün duygularını şöyle dile getirdi: “Oyunda da gördüğünüz üzere insanın yaşananlara kendini ait hissetmemesi mümkün değil zaten. Oyunun gerçek olduğunu bilmek daha da insanın yüreğini çiziyor. Bu oyunla da beraber ne acı ki; Basmane’ye ne kadar yabancı olduğumu gördüm. Orada bambaşka bir hayat var ve hâlâ yaşayan ve yaşamı bir taraftan da yok edilmeye çalışılan bir hayat var. Bununla da karşılaşmış olmak bizim için sancılı oldu yüreğimiz örselendi. Ama bu oyun, sağ olsun ki biz de başka bir farkındalık yarattı. Hep aynı dünyaların içinde gezmememiz gerektiğini bize ayrıca öğretti.”


2400 YILLIK BİR ESER; BASMANE

Basmane Günleri’nin mimarlarından olan Tarihçi, Yazar Orhan Beşikçi, Basmane Günleri fikrinin yıllardır Basmane ve çevresinde yapmış oldukları araştırmalara dayalı olarak 3 sene önce başladığını belirtti. Beşikçi, “Basmane yaklaşık 2400 yıldan beri birbirinden farklı medeniyetlerin yaşamış ve hâlâ eserlerinin görülebileceği bir semtimiz. Tabii bu eserlerin çok iyi korunduğunu söyleyemeyiz. Bölge hem arkeolojik hem de mimari yönden çok zengin fakat korunamadığı için koruma bilincini geliştirmek ve bu bölgeyi kent insanına tanıtmak için bir dizi etkinlikler gerçekleştiriyoruz. Bu etkinlikleri gerçekleştirmek için semtin önemli binalarını kullandık. Etkinliklerimiz 9 Kasım’a kadar devam edecek” dedi. (İzmir/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

‘Üreticisi ile emekçisini de katmak lazım’

SONRAKİ HABER

Öcalan: Süreçle ilgili Hükümet benimle konuşmadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...