29 Ekim 2013 14:59

Levent Tüzel, başörtüsü tartışmalarına yanıt verdi

HDP Milletvekili Tüzel, çok tartışılan başörtüsü tartışmalarına dair sorularımızı yanıtladı. Tüm insanlar gibi milletvekillerinin de inançları gereği ayrımcılığa uğramaması gerektiğini söyleyen Tüzel, "Diğer yönden başörtüsünün kadını değil özgürleştirmesi, eşit ve özgür olmasını kısıtlayan bir nedenselliği vardır ki bugünün tartışmalarının dışında daha derinlikli bir konudur. Vekillerin Meclise nasıl geleceklerinin tartışılır olması bu konunun özgürce tartışılmasının önünü kesmemelidir" dedi.

Levent Tüzel, başörtüsü tartışmalarına yanıt verdi
Paylaş

Tuba Güngör

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili  Levent Tüzel, vekillerin Meclise başörtüsüyle girmesini değerlendirdi ve bu konu hakkında tartışmalara dair sorularımızı yanıtladı.

Milletvekillerinin Meclise başörtülü girmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Milletvekilleri halkın seçilmiş temsilcileri olarak herhangi bir kılık kıyafet sınırlamasına tabi olmaksızın özgürce siyasi faaliyetlerini yürütebilmelidir. Tüm insanlar gibi milletvekilleri de siyasi düşünceleri, inançları, cinsel yönelimleri, yaşam felsefeleri nedeniyle ayrımcılığa uğramamalı; özgürce düşüncelerini hayata geçirebilmelidir. Mecliste dilediklerince çalışabilirler. Başörtüsü takarak gelmeleri kadın milletvekillerinin kendi inançları doğrultusunda verecekleri karar ve tercihtir.

‘SİYASİ İSTİSMARA İŞARET ETTİM’

Bu konu ile ilgili bir programda söylediğiniz sözler çokça tartışıldı. Bu tartışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Toplumun ne denli gerildiği ve kutuplaştırıldığı bir konu olduğunu, ülkeyi yönetmiş iktidarların bu meseleyi ne kadar istismar ettiklerinin sonuçlarını gördüm. Yıllardır işçi ve emekçilerin hak ve özgürlük mücadelesine dair sözlerimiz yer bulmazken bu konuda yalan yanlış yakıştırmalar ve yorumlar yapıldı. Emek Partisi ve sosyalistler halkın inançlarının çekiştirilmesine, birlik ve mücadelelerinin önüne engel konulmasına  izin vermezler. Aksine bunu hiçbir baskı ile karşılaşmaksızın özgürce ve ayrımsız kullanabilmelerini savunurlar. AKP’nin ve düzen güçlerinin bu alandaki siyasi istismarlarına işaret etmem başörtüsüne karşıymışım gibi yorumlara yol açtı. Kadınların başörtülerini siyasi hesaplarının örtüsü yapan din tacirlerine en iyi yanıtı yine kendi özgür ve eşit gelecekleri için mücadele eden kadınlar verecektir.

İNANÇ ALANI SİYASİ TAHAKKÜM ALTINDA

Başörtüsü kadının özgürlüğü üzerinden tartışılıyor. Siz bu konuya nasıl bakıyorsunuz?
Önümüze geliş biçimine bakarsanız kadının tercihidir, kimseye hele erkeklere laf düşmez de diyebilirsiniz. Kadının inancı ya da beğenisidir, özgürlük alanıdır diyebilirsiniz. Ancak yaşadığımız ülkede din ve inanç alanı bir siyasi tahakküm ve yönetim baskısına dönüştüğünden burada kalmıyor ne yazık ki. Kışkırtılmış, çekiştirilmiş, kutuplaşmanın nesnesi yapılmıştır. Bu elbette kabul edilemez. Diğer yönden dini gerekçelerle başörtüsü takmanın kadını değil özgürleştirmesi, eşit ve özgür insanlar olmasını kısıtlayan bir nedenselliği vardır ki bugünün tartışmalarının dışında daha derinlikli bir konudur. Vekillerin Meclise nasıl geleceklerinin tartışılır olması bu konunun özgürce tartışılmasının önünü kesmemelidir.

AKP CİNSİYETÇİ VE İSTİSMARCI

AKP’nin kadına yönelik politikalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tek kelimeyle cinsiyetçi, sömürücü, istismar edicidir. Emeğine, bedenine, eşitlik haklarına el atan bir fütursuzluk, saldırganlık barındırmaktadır. Kadınlar AKP’nin gözünde, çocuk yapma meselesinden kürtaj ve sezaryene, esnek çalıştırmadan ucuz iş gücüne, kılık kıyafetinden hamile dolaşmasına karışılmaya kadar; bir yandan eve tıkılmak istenirken orada bile uzaktan çalışma vb. modellerle emeğine göz dikilen erkek egemenliğinin ucuz hizmetkarlarıdır. AKP’nin zihniyetindeki kadınların konulduğu yer böyleyken şimdi türban üzerinden özgürlük savaşçısı gibi görünmeye çalışmalarındaki sahtekarlık da bundandır.

‘HAK TALEPLERİ VE ÖZGÜRLÜKLER İÇİN MECLİSLER KURULACAK’

HDP’nin önümüzdeki dönem kadınlara yönelik politikaları nelerdir? Bu konuyla ilgili HDP olarak bir çalışmanız olacak mı?
Kadınların erkek egemen kapitalist düzenin saldırılarına karşı mücadeleleri HDP’nin en önemli çalışma alanlarındandır. AKP’nin kışkırttığı cinsiyetçi baskıcı yaklaşımların bir sonucu olarak toplumsal yaşamda; işte, evde hayatın her alanında eşitsizliklerin kurbanı yapılan kadınların özgürlük ve kurtuluş mücadelesinin kararlı savunucusu olunacaktır. HDP bunun için kadınların olduğu her yerde, onların talepleri ve özgürlükleri için meclisler olarak örgütlenmesini ve tüm ezilenlerin ortak mücadelesinde yerlerini almalarını savunacaktır. (İstanbul/EVRENSEL)
 

ÖNCEKİ HABER

Van F Tipi\'nde 32 tutuklu açlık grevine başladı

SONRAKİ HABER

Kıdem tazminatını kaldırmak köleleştirir

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa