28 Ekim 2013 06:00

Ölüm, çatışma ve kaosun coğrafyası

Geçen hafta Arap coğrafyası üç kelime ile özetlenecek olursa bunlar “ölüm, çatışma ve kaos” olurdu; Suriye’de cuma namazının ardından bomba yüklü bir aracın infilak etmesi sonucunda ölenlerin sayısı 150’ye yükseldi. Suriye resmi haber ajansı SANA Ölenler arasında çocukların da bulunduğunu, patlama sonucu 250 kişinin de yaralandığını bildirdi. Tunus’ta güvenlik güçleri ile silahlı gruplar arasında Sidi Buzid’te çıkan çatışmada 9 güvenlik görevlisi öldürüldü.

Ölüm, çatışma ve kaosun coğrafyası
Paylaş

Ali Karataş / Yusuf Ertaş

Geçen hafta Arap coğrafyası üç kelime ile özetlenecek olursa bunlar “ölüm, çatışma ve kaos” olurdu; Suriye’de cuma namazının ardından bomba yüklü bir aracın infilak etmesi sonucunda ölenlerin sayısı 150’ye yükseldi. Suriye resmi haber ajansı SANA Ölenler arasında çocukların da bulunduğunu, patlama sonucu 250 kişinin de yaralandığını bildirdi.
Tunus’ta güvenlik güçleri ile silahlı gruplar arasında Sidi Buzid’te çıkan çatışmada 9 güvenlik görevlisi öldürüldü.

Lübnan’ın Trablusşam kentinde Beşar Esad rejimini destekleyen Aleviler ile Muhalif savaşçıların yanında yer alan Sünniler arasındaki çatışmalarda ölü sayısı beşe yükseldi. Şark Al Awsat gazetesi son çatışmaları, şimdiye kadar yaşanan en şiddetli çatışmalar olarak nitelendirdi.

Cezayir-Libya sınırı, Libya Hükümetinin askerleri büyük kentlere çekmesiyle tamamen milislerin eline geçti. 23 Ekim Kaddafi’nin devrilmesinin ikinci yıl dönümüydü.
Al Kuds Al Arabi gazetesi geçen haftalarda başbakanı kaçırılan ve kaosun hakim olduğu ülkede ikinci yıl dönümde kutlamaların (kutlanacak bir şey varmış gibi) yapılmadığını yazdı.
Bombalı araçlarla gerçekleşen patlamalar nedeniyle ortalama her ay bin kişinin öldüğü ve binlerce kişinin yaralandığı Irak’ta, Başbakan Nuri El Maliki kabilelere el Kaideye karşı birleşme çağrısı yaptı.

Suriye’de krizin çözümü için yapılması planlanan Cenevre 2 Konferansının yapılıp yapılmayacağı ve yapılsa bile çözüm konusunda bir adım olup olmayacağı belirsizliğini ise hâlâ koruyor.

Mısır’da yeni anayasayı yazmak için darbeciler tarafından atanan 50 kişilik komite Selefiler, El Ezher ve Kıbtiler arasında arabuluculukta başarısız oldu.

OLUMLU BİRKAÇ GELİŞME

Bu karmaşa ve çatışmanın içinde olumlu olarak değerlendirecek birkaç gelişmede belki şunlar sıralanabilir;
Tunus’ta iktidardaki İslamcı en Nahda Partisinin ayak diremesi sonucu bir türlü başlatılamayan müzakere süreci nihayet başladı. Russia Today Tunus’ta yol haritası belgesini imzalayan tüm partilerin katılacağı görüşmelerin 25 Kasım’da başlayacağını yazdı. Tunus Başbakan Ali El-Urayyid, Çarşamba günü on binlerce Tunuslunun “halk rejimin gitmesini istiyor” ve “git” sloganları ile sokaklara dökülmesinin ardından, muhalefetin “açık ve yazılı” taahhütte bulunması koşulunu kabul etti.

YPG cumartesi sabahı Irak sınırındaki Til Koçer (Al Yarubiya) sınır kapısı Irak Şam İslam Devleti Örgütü ve el Nusra ile süren şiddetli çatışmalardan sonra ele geçirdi. Al Kuds Al Arabi gazetesi bu yılın mart ayından beri sınır kapısının bu iki örgütün elinde olduğunu yazdı.  Diğer bir askeri gelişme ise Suriye ordusunun Şam’ın dış semtlerinden Muadamiye’nin tamamında kontrolü ele geçirmesi. El Nusra Cephesinin kontrolünde olan bölge Şam’a yakınlığından dolayı stratejik bir öneme sahip.

HER İKİ TARAF DA GÜVENCE İSTİYOR

Bassel Oudat’un, Weekly Ahram’da yayınmlanan “Cenevre Yolu Sorunlu” başlıklı yazısında,  “Cenevre 2 olarak adlandırılan yaklaşan barış konferansı konusunda ne rejim ne de muhalefet hevesli” tespitinde bulunuyor. Bassel Oudat, “Hem rejim hem de muhalefetin her ikisi de konferansın neye yol açacağını bilmek istiyor” dedi. Dar Al Hayat’tan Abdullah İskender, Suriye’deki savaşın çözümünün tartışılacağı Cenevre 2 Konferansı için Suriye tarafının kendisi için olmaktan çok Rusya (İran)- ABD(Batı)’nin ihtiyacı olarak görünüyor yorumunu yaptı.

KONFERANS REJİME ÖDÜL

Al-Arabiya Yazarı Abdurrahman Raşid ise Cenevre 2 Konferansı’nın, Suriye Rejimine zaman kazandırarak onu ödüllendireceğini düşünüyor. Raşid,  “Cenevre konferansı herkes için, Suriye’de savaşan taraflar için, arabulucular için, uluslararası ve bölgesel güçler için diplomatik bir zorunluluk. Fakat ne yeni bir şey ekleyecek ne de Suriye’de gelecekteki mücadeleyi değiştirecek” diyor ve “Bir çözüm bulma yeteneğine sahip olanlar sadece zeminde savaşanlardır” diye ekliyor.

CENEVRE 2’NİN YAPILMASINI İSTEYEN TEK KİŞİ KERRY

Bu arada Katar’dan yayın yapan Aşşark haber sitesi, “Kerry’nin danışmanları “Cenevre 2”nin iptal edilmesi çağrısında bulundu” diye yazdı. Aşşark haber sitesi, Amerikan Dış Politika Dergisi Foreign Policy’nin, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve Suriye ile ilgili “Cenevre 2” Konferansının iptal edilmesi veya ertelenmesi konusunda ısrar eden onun üst düzey danışmanları arasında bir anlaşmazlık olduğunu ortaya çıkardığını belirtti. Gazete, üst düzey bir ABD’li yetkilinin konferansı isteyen tek kişinin Bakan Kerry olduğunu söylediğini aktardı.


CENEVRE YOLU SORUNLU

Geçen hafta Arap basınını en çok işgal eden konulardan birisi de Cenevre 2 Konferansı oldu. Cenevre 2 Konferansı’nın 23 Kasım’da yapılacağı açıklanmasına rağmen hâlâ hiçbir şey kesin değil. Suriye muhalefeti birçok parçaya bölünmüş durumda. “Suriye’nin Dostları” Londra buluşması da muhalefeti bir araya getiremedi. Suriye Ulusal Koalisyon Başkanı Ahmet Jarba 9 Kasım’da toplanarak en son kararı vereceklerini açıkladı. Lübnan’dan yayın yapan The Daily Star gazetesi, “Suriye Muhalefeti Cenevre 2 çağrısına karşı direniyor” diye yazarken 1977’den beri Londra’dan yayın yapan Al-Arap gazetesi de Suriye muhalefetinin “Eğer Esat istifa etmezse Cenevre’ye gitmeyeceğiz” dediğini aktardı.


TRABLUSTA EN ŞİDDETLİ ÇATIŞMALAR

EL CEZİRE

Lübnan’ın Trablus şehrinde pazartesiden beri devam eden gerilim ölü sayısını ikiye çıkardı. Alevilerle Sünniler arasında çıkan çatışmada önceki gece bir kişi ölmüştü. Lübnan güvenlik kaynaklarının Fransız basınına verdiği bilgide 30 yaralının olduğunu da ifade etti. Pazartesi akşamından beri devam eden çatışmalarda, 13 yaşında bir çocuk ve 32 yaşında bir erkek olmak üzere iki kişi yaşamını yitirdi.
Lübnan’da Assafir gazetesi Sünnilerin yoğun olduğu Bab Tıbani ile Alevilerin yoğun olduğu Cebel Muhsin arasındaki çatışmalarda, orduyu müdahale etmemekle ve çatışmaları seyretmekle suçladı. Şark Al Awsat gazetesi ise yaşanan çatışmaları şimdiye kadar yaşanan “ en şiddetli çatışmalar” başlığı ile duyurdu. Devam eden çatışmalarda ölü sayısının beşe, yaralı sayısının 50’ye yükseldiği ifade edildi.


CEZAYİR LİBYALI MİLİSLERLE İŞBİRLİĞİNİ REDDETTİ

Al Bilad

Cezayir güvenlik kuvvetleri, Libya sınırına hakim olan milislerle iş birliğini reddetti. Ali Zeydan hükümetine bağlı birimler güvenlik tehditleri nedeniyle güvenliği sağlamak için başkent Trablus’a ve büyük vilayetlere çekildi.   Cezayirli güvenlik yetkililerinin Çin devlet ajansına verdiği bilgide; Cezayirli birimlerin, Libya Hükümetiyle ilişkisi olmayan ve çeşitli bölgelere hakim olan silahlı milislerle iş birliği ile ilişki içinde olmayı reddettiklerini ifade etti. Zidan Hükümeti birlikleri güvenliği sağlamak gerekçesiyle başkente ve büyük şehirlere çektikten sonra Cezayir-Libya sınırını milisler kontrol etmeye başladı.
Emniyet raporlarına göre Libya Hükümetinin, birçok sınır kapısı bulunan yaklaşık 1000 kilometrelik sınıra hakim olmasının mümkün olmadığı belirtiliyor.


MALİKİ EL KAİDE’YE KARŞI KABİLELERE ÇAĞRI YAPTI

Şark Al Awsat

Irak Başbakanı Nuri El Maliki “sıcak bölge” olarak adlandırılan beş Batı ilinde aşiretleri el Kaideye karşı güvenlik güçleri ile birlikte koordinasyon içinde olmaya çağırdı. Maliki yaptığı haftalık konuşmada, Irak’ın ev sahipliğinde uluslararası terör karşıtı bir konferans toplanma çağrısı yaptı.
Maliki televizyonda yayımlanan konuşmasında Irak’ın bütün bileşenleri hedef alan savaşla karşı kaşıya olduğunu söyledi. Saldırıların sadece mezhepleri değil bütün toplulukları hedef aldığını ifade etti. Maliki; el Kaide’nin vatandaşları katlettiğini, evlerini yıktığını, devlet dairelerini bombaladığını belirtti. Batı illerinde Anbar’dan Ninuya’ya kadar burada bulunan kabilelere, el Kaideye karşı durma çağrısı yaptı.


LİBYA’DA KADDAFİSİZ İKİNCİ YIL
           
Al Kuds Al Arabi

Libya Hükümeti geçen salı günü 23 Ekim’de halkı Kaddafi’den kurtulma ve yeni bir iktidar kurmanın ikinci yılı vesilesiyle tebrik etti. Fakat Libya’nın hiçbir yerinde herhangi bir kutlama yapılmadı.
Trablus’ta merkez camiinden çıkan 41 yaşındaki Abdulhadi Al Sultan hiçbir şekilde hiçbir şeyin değişmediğini söyledi. Libya’da hiçbir şeyin düzelmediğini ve hatta fiili olarak ülkeye hakim olan silahlı milisler nedeniyle durumun çok daha kötü olduğunu ifade etti.
Kaddafi’nin iktidarı ile birlikte yıkılan devlet güvenliğinin tekrar sağlanması için yeni iktidar eski devrimcilere çağrıda bulundu. Eski devrimciler sadece kendi özel çıkarları ile ilgilenen onlarca silahlı milis oluşturdu. Bu arada Al Manar televizyonu Bingazi’de bir subayın meçhul kişiler tarafın öldürüldüğünü bildirdi.


ABD VE ARABİSTAN ARASINDA AYRILIK

Muhammed BALLUT
Assafir


SURİYE ve İran dosyasında iki tarihi müttefik arasında ortaklaşması zor seçenekler mevcut. Suudi Arabistan, İran-ABD yakınlaşması konusunda kızgın.
İki günlük toplantı boyunca Suudi Arabistan-ABD arasındaki diplomatik farklar 1970’lerden bu yana yaşanmamıştı. Amerikalılar toplantının son saatlerinde diplomatik çözüme yönelik bağlılıklarını açık bir şekilde ifade ederek Ruslarla beraber Cenevre 2 hazırlıklarına devam kararı aldılar.
Suudi yetkililer, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’den kendilerine ve körfez ülkelerine yönelik İran’dan gelebilecek herhangi bir saldırıya karşılık yazılı bir güvence istedi. ABD’li diplomatik yetkililer bu fikri reddettikleri ve mevcut güvencelerin yeterli olduğunu ifade ettiler.


MISIR’DA ANAYASA KOMİSYONUNDA ÇATLAK

Mısır al yavm

YENİ anayasanın hazırlanması ile görevlendirilen 50 kişilik komitenin Başkanı Amr Musa’nın, Selefilerin Nur Partisi, El Ezher ve Kıpti Kilisesi arasında arabuluculuk çalışması başarısızlıkla sonuçlandı.
Yaşanan hassas durumdan dolayı 50 kişilik komiteden adının açıklanmasını istemeyen bir kişi, perşembe günü Nur partisinden, El Ezher’den ve kiliseden yetkililerin buluştuğunu ama yeni bir sonuç alınamadığını söyledi.
Mısır’da 2012 yılında ihvan tarafında değiştirilen anayasanın, askeri darbeden sonra yeniden değiştirilmesi için 50 kişilik bir komite atanmıştı.

ÖNCEKİ HABER

Sendikaları sokağa indirmeliyiz

SONRAKİ HABER

Yüz yıllık suskunluk kırılıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...