07 Eylül 2013 13:36

Barış sürecinde akil insanlar deneyimi

Türkiye Barış Meclisi tarafından gerçekleştirilen“Barışı tartışıyoruz” panelinin ilk oturumunda barış sürecinde akil insanların çalışmaları değerlendirilerek, bölgelerden gelen raporlarda öne çıkan talepler ve öneriler aktarıldı. Açılış konuşmasını yapan Dönem Sözcüsü Hakan Tahmaz, New

Barış sürecinde akil insanlar deneyimi
Paylaş
Derya Kaya / Suat İnal

‘TÜM BÖLGELERDE BARIŞ SÜRECİNE DESTEK VAR’

“Barış için olanaklar, engeller ve akil insanlar” başlıklı ilk oturumda Öğretim Üyesi Levent Korkut akil insanların çalışmaları sonucu ortaya çıkan sonuçları genel olarak değerlendirdi. Korkut, ülkenin doğusunda sürece destek olduğunu, batıda ise desteğin yanında protestolarında yaşandığına dikkat çekti. Sürece en fazla tepkinin İç Anadolu Bölgesinde olduğunu kaydeden Korkut, toplantılara ilginin hemen her bölgede yoğun olduğunun altını çizdi. Korkut, yedi bölgenin raporlarından çıkan taleplerde eşitlik, anadilde eğitim hakkı, kültürel haklar, idari karar alma mekanizmalarının oluşturulmasın öne çıktığını kaydetti. Korkut, ülkenin batısında ise sürecin desteklendiğini ama “Bölünecek miyiz” kaygısının ön plana çıktığını söyledi. Korkut, öneriler kısmında kısa vadede seçim barajının düşürülmesi, şehir isimlerinin orijinalleriyle değiştirilmesi, koruculuğun tasfiyesi, hasta mahkumların mahkumiyetlerine son verilerek, tedavilerinin sağlanması, uzun vadede, yerellerin güçlendirilmesi, anadil ve kültürel haklar konusunda ciddi adımların atılmasına ilişkin taleplerin ön plana çıktığını söyledi.

KÜRTLER “KANDIRILIYOR MUYUZ?​” TÜRKLER “BÖLÜNÜYOR MUYUZ?​”

TUAD-FED Genel Başkanı Zübeyde Teker de, görüşmelerde öne çıkan talepleri paylaştı. Teker, demokratik yeni bir anayasanın yapılması, anadilde eğitim sorunun çözümü, TMK’nın kaldırılması, Abdullah Öcalan’ın durumunun yeniden gözden geçirilmesi, sürece ilişkin dilin değiştirilmesi, tek dil, tek vatan söyleminden vazgeçilmesi, devletin herkesten özür dilemesi, andımızın kaldırılması, Kürt Tarih Kurumu ve Kürt Dil Kurumunun kurulması gibi taleplerin ön plana çıktığını kaydetti. Teker, Kürtlerin hukuk zeminin de bir eşitlik istemine vurgu yaparak “devlet bizi yine kandıracak mı” algısının sürece ilişkin kaygıya sebep olduğunu vurguladı.
Mazlum-Der Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal çalışmalar sonucu ortaya çıkan raporların, basılarak kamuoyuyla paylaşılmamasını eleştirdi. Ünsal, çözüm sürecinin hükümet açısından bir tıkanmışlık ve mecburiyet olarak görüldüğünü, eşitlik konusunun yeterince özümsenmediğini kaydetti. Ünsal, hükümetin Suriye konusunda attığı yanlış adımların, Rojava’daki Kürtler açısından ironik bir şekilde fırsata dönüştüğünü ifade etti. Bir an önce varılan mutabakatın veya tartışması devam eden konuların kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini vurgulayan Ünsal, akil insanlar heyetinin görevini layıkıyla yaptığını kaydetti.
İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ise, “Akil insanlar çalışmasını çok olumlu buluyorum. Bileşimi eksik olabilir, kuruluşu yeterince tartışılmamış olabilir ama tarihte ilk defa böyle bir süreç yaşadık” dedi. Sürecin nasıl işlediğine ilişkin tüm bilgilerin Kürt hareketinden edinildiğini söyleyen Türkdoğan, hükümetten herhangi bir bilgi gelmemesini eleştirdi. Türkdoğan, müzakerelerin eşitsiz koşullarda yapıldığını vurgulayarak, “zihinlerde henüz bir masa etrafında müzakere resminin” oluşmadığının altını çizdi. Parlamentoda BDP’nin muhatap alınarak bu resmin oluşturulabileceğini belirten Türkdoğan, Abdullah Öcalan’ın koşullarının iyileştirilmesinin sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi açısından vazgeçilmez olduğunu vurguladı. Türkdoğan, otuz yıllık savaş sürecinde karanlıkta kalan tüm yaşananların açığa çıkması için “Hakikat Komisyonu” kurulmasını da istedi. (Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

ODTÜ, gözaltına alınlar serbest bırakıldı.

SONRAKİ HABER

İnsani müdahale ve savaş karşıtlığı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...