Suriye’ye müdahale çözüm getirmez

DTK ve BDP tarafından 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısı ile Diyarbakır’a davet edilen ve dün İstasyon Meydanı’nda kendisini heyecanla dinleyen on binlere Rojava’daki gelişmeleri anlatan PYD Eş Başkanı Asya Abdullah, Suriye’ye dönük batılı güçlerin müdahale tartışmalarını, Rojava’daki gelişmeleri ve Rojavalıların geleceğine ilişkin DİHA’ya değerlendirmelerde bulundu.
Asya Abdullah, parti olarak, Suriye’de çözüm için siyasi, demokratik ve barış temelinde adımların atılması gerektiğin belirtti. Abdullah, “Suriye’nin özgür geleceği için ortak kararların alınması gerekiyor” dedi. Suriye’ye yönelik müdahalenin Ortadoğu’ya etkisine ilişkinde Abdullah şunları ifade etti: “Bize göre demokratik çözüm olursa, o zaman savaş olmaz. Ancak maalesef bugün Ortadoğu’da bölge ve Kürt halklarının sorunları var. Bölgedeki çelişkiler, iç müdahale ve dış müdahalelere zemin hazırlıyor. Ortadoğu için yeni bir değişim lazım. Bu değişim de ancak demokratik bir sistem temeli üzerinde gelişirse tüm bölgedeki sorunu çözer. Ancak şu anda bu güç çok zayıftır”

ORTAK KARAR VERİLMELİ

Müdahalenin Rojava’ya yansımasına ilişkin de Abdullah şu değerlendirmede bulundu: “19 Temmuz devriminden sonra Rojava haklarları kendi kendini yönetiyor. Olası bir saldırı Batı Kürdistan dışına yapılmalıdır. Zaten bugün Rojava haklarına yönelik çetin bir savaş yürütülüyor. Kürt halkı Kürdistan bölgesinde savunma hakkını kullanıyor. Dış güçler tarafından Rojava halkına yönelik bir saldırı olursa Rojava halkı müdahalelere karşı savunma hakkını kullanacaktır.” Asya Abdullah AKP’nin Rojava politikasına ilişkin, Kürtlerin Suriye’de inkar politikasına tabi tutulduğunu hatırlatarak, “Devrimin ilk gününden bu yana Kürt ve Rojava halkının mesajları çok açıktır. Hem bölgenin hem de tüm Suriye’nin sorunlarını demokratik çözüm temelinde ele alıyor ve Suriye’nin var olan tüm sorununu çözme taraftarıdırlar. Eğer Kürt halkının hakları inkar ediliyorsa, o zaman sorunun çözümü istenilmiyor.AKP hükümeti de her ne kadar bu tutumunu Suriye halkına destek amaçlı olduğunu söylese de bu demokratik bir tutum değil, demokratik çözüme katkı sunmaz” değerlendirmesinde bulundu.

KAPILARIN KAPANMASI SİYASİ

Abdullah, Türkiye ve Federal Kürdistan Bölgesi’ne göçlerine ilişkin de sınır kapılarını kapalı tutularak, Rojava halkının göçe zorlandığını ve Rojava’nın boşaltılmasına yönelik özel bir siyasetin yapılmak istendiğini belirtti. Federal Kürdistan Bölgesi’ndeki sınır kapısının kapalı olmasını yönelik soruya Abdullah, sınır kapısının kapalı olmasının siyasi olduğunu belirtti. “Kapıların açılması ve halkın Federal Kürdistan Bölgesi’ne göç etmesi bize göre yardım değildir” diyen Abdullah, “Ulusal çıkarlar ekseninde Rojava halkına ve devrimine yardım etmek istiyorsa; o zaman sınır kapılarını ticaret ve insani yardımların geçişi için açmalıdır”. Kürdistan bölgesinin bu tutumu bizler tarafından eleştirilmiştir. Bizim bu konudaki yaklaşımımız nettir. Biz umut ediyoruz ki; Kürdistan bölgesi bu konudaki yaklaşımını gözden geçirir.” Abdullah, Rojava için yapılan kampanyaların anlamlı olduğunu belirterek, ancak bunun nihai çözüm olmadığı söyledi. Abdullah, “Birçok alan ve bölge var. Bundan dolayı sınır kapıları açılmalı. Açılması da gerekiyor ki; sorunlarımızı da kendimiz çözebilelim” dedi.

HAZIRLANAN RAPORU DEĞERLENDİRECEĞİZ

Esad’ın kimyasal silah kullanıp kullanmadığına ilişkin Abdullah, “Suriye’de kimyasal silahlar kullanıldı. Daha önce de Halep bölgesinde Şêxmexsud Mahallesi’nde bu silahlar kullanıldı. Bu saldırıda çok sayıda sivil insan yaşamını yitirdi. Bu insanlık dışı bir katliam idi. Bu son katliamda da çok sayıda çocuk öldürüldü. Biz PYD olarak bu katliamı kınadık. Biz bunun incelemesini istedik. Biz PYD olarak bu katliamların karşısında duruyoruz. Her zaman kimyasal silahlara karşı tutumuz olacaktır. Şu anda araştırmamız sürüyor. Hazırlanacak raporu değerlendireceğiz” şeklinde değerlendirmesinde bulundu. (HABER MERKEZİ)