01 Eylül 2013 23:03

Suriye: Vicdanlarda yaşayan ülke

Üzerinde ölüm kuşlarının dolaştığı Suriye’nin, Arap halklarının gönlünde hep farklı bir yeri oldu. Suriye, yakın tarihte dara düşen halklara kapılarını daima sonuna kadar açtı.İsrail’in işgalinden sonra büyük acılar yaşayan Filistinlilerin iki büyük kampı Suriye’dedir. İç savaş boyunca

Suriye: Vicdanlarda yaşayan ülke
Paylaş

Ali Karataş / Yusuf Ertaş

 

İsrail’in işgalinden sonra büyük acılar yaşayan Filistinlilerin iki büyük kampı Suriye’dedir. İç savaş boyunca Lübnanlıların ikinci vatanı Suriye idi. ABD işgalinden sonra Şam’a yerleşen Iraklıların yaşadığı Jaramana’nın nüfusu onbinlercedir. İç çalkantılar yaşadığı dönemde idamdan kaçan Ürdünlülerin de sığındığı ülke Suriye oldu.

Onun için Suriye’nin Araplar arasındaki diğer adı; “yoksul Arapların anası”dır. Sayfamızda yer  verdiğimiz Ürdünlü Ahmed Fahir’in “Suriye vicdanımızda” yazısı Suriye’nin bu özelliğine vurgu yapıyor.

İRAN’IN ÇIKARDIĞI DERSLER

Arap basınında bu dönem İbrahim Emin’in Suriye’ye saldırıya karşı çıkan ajitatif makaleleri yer aldığı gibi, oluşturulmaya çalışılan uluslararası koalisyondaki çatlamaların sonuçlarına değinen yazılar da yer aldı. Şark Al Awsat gazetesinden Tarık Elhamit’in “İran iyi dersler çıkardı” başlıklı makalesinde, İran’ın bölünmeyi nasıl okuduğunun esas önemli olan konu olduğu belirtildi. Elhamit yazısına,  “Beşar Esad’ın, kimyasal silah kullanımına karşı ABD’nin oluşturmak istediği koalisyona karşı İngiliz parlamentosunun ret kararını vermesine nasıl baktığı önemli değil.  Önemli olan İran’ın bu uluslararası bölünmeyi nasıl anlayacağı ve bunun bölgede nasıl gelişmelere yol açacağı” cümleleri ile başlıyor. Assafir’den Muhammed Ballut ise Suriye’ye yapılacak herhangi bir saldırının cihatçılara yarayacağına vurgu yapıyor.

IRAK AÇIK HAPİSHANE

Suriye’ye müdahale için hep bir ağızdan savaş çığırtkanlığının yapıldığı bu dönemde, haklı olarak karşı çıkanların verdiği ilk örnek Irak’ın bugünkü durumu. Irak’ta hemen her gün patlayan bombalı araçlar, arkasında yüzlerce ölü ve yaralı bırakıyor. Dar Al Hayat’tan aktardığımız ibretlik haber, bomba yüklü araçlara karşı güvenlik önlemi olarak şehirlerin çevresine derin siperlerin kazılmasıyla ilgili. Haber, Irak’ın içinde bulunduğu durumun vahametinin bir ifadesi. Irak, kazılan bu siperlerle adeta her şehri açık bir hapishaneye dönmüş durumda.

TAMARUD’TAN DARBECİ CUMHURBAŞKANI

Sayfada çatışma ve ölüm haberlerinin sonunun gelmediği Mısır’da, bundan sonra gerçekleşebilecek gelişmelerle ilgili önemli  ipucu içeren bir habere de yer verdik. Mursi’nin devrilmesinde dönüm noktası olan milyonların sokağa aktığı 30 Haziran gösterilerinin çağırıcısı Tamarud Hareketi, huzursuzluk devam ederse Cumhurbaşkanlığı için Sisi’yi destekleyeceklerini açıkladı. Bu açıklama darbeye desteğini açıklayan Mısır muhalefetinin ordunun işlediği bütün suçlara rağmen kısa süre içerisinde konumunu değiştiremeyeceğini gösteriyor.


SURİYE VİCDANIMIZDA

Ahmed Fahir*/ Al Ahbar

Doğu’nun davaları    
Ürdünlülerin kalpleri
Şam’ın kuzeyinde yanıyor
Biz Şam’a dönmek için doğmuşuz.
Ürdünlüler, Suriye için endişe içerisinde. Suriye; Batı koalisyonunun askeri müdahalesinin gölgesinde kalplerimiz için sevgili. Tarihi boyunca Suriye, emirliğin doğmasından bu yana Ürdün halk hareketini kucakladı. Ürdünlü vatanseverler defalarca Suriye’ye sığındı. 1928’de kabilelerin birleşmesinin başarısızlığından sonra güvenlik kovuşturmasında haklarında idam kararları verilen Ürdünlüler kaçarak Suriye’ye sığındı. Bunun yanı sıra Suriye, 1957’de İngiltere ve ABD’nin, Süleyman Nablusi’yi deviren ve diktatörlüğe yol açan karşı devriminden sonra binlerce sığınmacıyı kabul etti.
Ürdünlü askerler, 1973 savaşında ve Golan tepelerindeki çatışmalarda Suriye askerleriyle birlikte nasıl savaştıklarını gelecek nesillere gururla aktaracaklar. Suriye’ye müdahaleye karşı çıktıkları için geçen haftalarda dört üst düzey subayın istifasını da gururla anacaklar.
Ben Ürdün halkının, Suriyeli kardeşlerini yarı yolda bırakmayacakları kanaatindeyim. Hayali kurulan Suriye vatanının zaferine bugün geçmişten daha fazla yaklaştığımıza inanıyorum.

*Sosyalist sol hareket


KADERİMİZ DİRENMEKTİR!

İbrahim Emin
Al Ahbar


ABD, Fransa, İngiltere, Suudi Arabistan, Türkiye ve İsrail tarafından desteklenen demokrasi ile ilgili tüm konuşmaların canı cehenneme...
Katiller tarafından desteklenen tüm özgürlük çabalarının canı cehenneme…
Bugün bizden ne istiyorsunuz?
Irak deneyini tekrarlamamızı mı istiyorsunuz?
Afganistan ve Somali deneyini tekrarlamamızı mı istiyorsunuz?
Libya deneyini tekrarlamamızı mı istiyorsunuz?
Lübnan savaşları deneyini tekrarlamamızı mı istiyorsunuz?
Tekrar araştırmalara, yorumlara ve uyarılara bakmaya gerek yok. Suriye’ye karşı yürütülen savaş bir sömürge savaşıdır. Tüm katılanlar, destekleyenler, fonlayanlar korkaktır.  
Biz sadece onlara karşı koymayacağız.  Ellerimizin, aklımızın ve kanımızın sahip olduğu her şeyle direneceğiz. Hiçbir şey bizim birçok kılığa giren baş düşmanı görmemizi engelleyemeyecektir. Onların tek bir isimleri vardır; “Kan emici barbarlar… ” Ama bizim kaderimiz de direnmektir!


SURİYE’Yİ VURMAK CİHATÇILARA YARAR

Muhammed BALUT / Assafir

Beyaz Saray’ın, bir taraftan, “kimyasal ile ilgili kanıt bulmak için ABD istihbaratının yetersiz olduğunu” ilan etmesi diğer yandan “ABD hükümeti, Suriye hükümetinin sivillere karşı kimyasal silah kullandığından neredeyse kesin olarak emindir”  iddiasında bulunması ABD’nin kafa karışıklığını ortaya koymaktadır. Suudiler, Gota’da, Zahran Alluş önderliğinde 25.000 savaşçısı olan Liva Al İslam (İslam Tugayı) silahlı grubuna sahip. Şüphesiz Zahran Alluş, emirleri doğrudan Suudi İstihbarat Şefi Prens Bandar Bin Sultan’dan alıyor. Alluş, bir zamanlar bölgedeki Katar gruplarını zayıflatmak için Suudilere yardım etti. Son saatlerde, Suriye ordusunun, Abbasi bölgesine karşı yüksek yerlerdeki Nusra Cephesi’nin sitelerine saldırması mümkün olmuştu. 25 Ağustos sabahı Muhalifler, ordunun ilerleyişini durdurmak için intihar bombacıları kullanmak zorunda kaldı ve al-Kassa’a, BabTuma ve Burj al-Ras gibi yoğun yerleşim mahallelerine havan topu ve roket atışlarına başvurdular.
 


IRAK ŞEHİRLERİ SİPERLERLE KORUNACAK

Dar Al Hayat

Irak’ta devam eden şiddet olayları geleneksel olmayan çözümlerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Kerkük’ün siper kazacağını ilan etmesinden aylar sonra Zikar şehrini de bombalı araçlardan korumak için çevresine siper kazılıyor. Irak’ta, iç savaş başladığından bu yana güvenlik çöktü ve ülke, arkasında yüzlerce ölü ve yaralı bırakan bombalı saldırılarla karşı karşıya kaldı.
Zikar ili valisi Yahya Nasıri, Al hayat’a verdiği beyanatta güvenlik güçlerinin yöneticilerinin bombalı saldırıları gerçekleştiren çetelerin güvenlik noktalarının uzağından gerçekleşen sızmaları nedeniyle bu önlemi aldıklarını aktardı. Nasıri, teröristlerin kullandıkları boşlukları önlemek için siperlerin kentin bütün çevresi boyunca kazılacağını ekledi.
Kerkük, yıllardan beri siper kazma niyetini açıklamıştı. Kararın uygulanması, Arap partilerinin, siperlerin kenti Arap varoşlardan ayıracağı endişesi nedeniyle gecikti. Kerkük yaklaşık üç ay önce etrafını çevirecek olan siperlerin kazılmasına güneyden ve batıdan başladı.
Hükümet Bağdat’ın içindeki çitleri ve duvarları kaldırmayı ve eski öneriye dönmeyi planlıyor. Al Hayat’ın ulaştığı kaynaklarda güvenlik gerekçesiyle 2006 yılında önerilen Bağdat’ın çevresine siper kazılması planına başlanabileceği belirtildi. İsminin açıklanmasını istemeyen bir güvenlik görevlisi, terörist gruplar için siperlerden köprü yaparak geçmenin zor olmadığını söyledi. Uzmanlar alınan önlemin güvenliği sağlayabilmesi noktasında şüpheli.


İRAN İYİ DERSLER ÇIKARDI

Tarık ELHAMİT
Şark Al Awsat


Beşar Esad’ın, kimyasal silah kullanımına karşı ABD’nin oluşturmak istediği koalisyona İngiliz parlamentosunun ret kararını vermesine nasıl baktığı önemli değil.  Önemli olan İran’ın bu uluslararası bölünmeyi nasıl anlayacağı ve bunun bölgede nasıl gelişmelere yol açacağı.
İran, ABD’nin Irak’ı işgali sırasında işbirliği içerisinde oldu. Kelimenin tam anlamıyla bölgede oluşan kaostan faydalandı. ABD’de  2001’de meydana gelen terör saldırısından da faydalandı. Bu temeller üzerinde bölgedeki nüfuzunu genişletti. Bugün Suriye‘ye karşı oluşan uluslararası bölünmeyi de algılamış durumda.  Kimyasal silah kullanımına karşı müdahaledeki sıkıntılı durum, özellikle uluslararası koalisyondan İngiltere’nin çıkması; sadece bölgenin bölünmediğini bunun yanı sıra uluslararası bir bölünmenin de olduğunu gösterdi. Bu durum İran’ın nükleer programı için yeni bir fırsat yarattı. Bölgede nüfuzunu arttırması, varlığını daha belirgin hale gelmesi veya kaosu büyütmesine olanak sağladı.
Diyoruz ki, Esad’a karşılık verilmesi önemli değildir. Hikaye, Suriye’ye müdahale konusunda ortaya çıkan çatlamadan sonra ABD ve Fransa’nın gerçekleştirebilecekleri saldırının etkileri ile ilgili değildir. Hikaye, İran’ın uluslararası bölünmeyle ortaya çıkan zayıflığı nasıl okuduğudur.  Tahran, en azında Barack Obama döneminde bölgenin uluslararası anlamda “çıplak” olduğunu iyice anladı. Arap Baharı döneminde bölgedeki ittifakların Arap devletlerinin eliyle bozulduğunu da anladı.


TAMARUD SİSİ’Yİ DESTEKLEYEBİLİR

Egypt Independent

Tamarud Hareketinin kurucusu Muhammed Bedir, eğer Mısır’daki güvenlik koşulları yakın bir zamanda istikrara kavuşmazsa Savunma Bakanı Sisi’nin Cumhurbaşkanı adayı olması halinde ona destek verebileceğini söyledi. Bedir, güvenlik koşulları istikrarlı olursa Mısır için sivil bir başkanı destekleyeceğini belirtti. Önde gelen Tamarud  üyesi, huzursuzluğun azalacağını beklediğini vurguladı. Al Arabiya İnternet sitesine göre Bedir, ordunun “30 Haziran devrimi”nin bir ana bileşeni olduğunu ifade etti. Kanalın web sitesinde yayınlanan aynı röportajda Bedir, Müslüman Kardeşlerin Cumhurbaşkanlığı seçimlerine değil ama parlamento seçimlerine katılmalarının beklendiğini söyledi. Bedir, ülkenin zorluklarla karşı karşıya olduğunu hatırlatarak, Tamarud’un Mısır siyasetinde öncü bir rol oynamaya devam edeceğini vurguladı. “Tamarud Mısırlıları birleştirmeyi amaçlayan siyasi parti haline dönüşecek” diyen Bedir, partinin başkanı olabileceğini ve adaylık için yasal yaş olan 40’a ulaştığında Cumhurbaşkanı adayı olabileceğini de belirtti.

evrensel.net
ÖNCEKİ HABER

614 gündür kanayan yara: Roboskî

SONRAKİ HABER

‘Başbakan yine bize çalışacak’

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...