Bir yoksulluk ve çile kampı!
ADANA’nın Karataş ilçesine bağlı Tuzla beldesinde tarım işlerinde çalışan binlerce Kürt, kaldıkları çadırlarda ve çalıştıkları tarlalarda sefalet içinde, kölelik koşullarında yaşam mücadelesi veriyor. Ekonomik sıkıntılar ve Kürt sorunundan kaynaklı baskılar ile çatışmalardan dolayı Şırnak, Diyarbakı
BUNA YAŞAMAK DENİRSE... Naylondan çadırlarının etrafı güneşten ve soğuktan korunmak için kamışla örülü. Çocuklar taşımalı sistemle okula gidiyor, tatil günlerinde ise tarlalarda çalışıyor. Tuvalet ve banyo ihtiyaçlarını kurulan prefabrik tuvalet ve banyoyla karşılıyorlar. Hiçbir altyapı yok. Bu nedenle çevreye yayılan atık suların neden olduğu sağlıksız ortam ve kötü kokular arasında hastalıklarla boğuşuyorlar. Tarlalarda çalışıyorlar ama herhangi bir sosyal güvenceleri de yok. Barındıkları yerin konut statüsünde olmaması nedeniyle ikamet belgeleri de bulunmuyor. Hiçbir sosyal ya da sağlık hizmetinden yararlanamıyorlar. Barındıkları yerde herhangi bir sağlık merkezi de yok. Hastalarını Tuzla beldesine götürmek zorundalar. Çadırlara yakın yerde geçen Ceyhan Nehri’nin etrafında hiçbir önlem olmadığı için çocuklar bazen nehre düşüyor ve yaşamlarını yitiriyor. ‘KÖLE GİBİYİZ’ 52 yaşındaki Emine Aydın Şırnak’ın Çadırlı köyünden 1987 yılında gelmiş Tuzla’ya. Geliş nedenini ‘asker baskısı’ sözleriyle açıklıyor. “Tarım işçiliği yapıyoruz. Su ve elektrik sorunu yaşıyoruz. Kaymakama, valiye, Cumhurbaşkanı’na dilekçe gönderdik. Süs niyetine bir depo koydular. Ama bir türlü faaliyete geçmedi. Köle muamelesi görüyoruz” diyor. 25 yıl önce Nusaybin’den zorla göç ettirildiklerini söyleyen Abdurrahman Yılmaz ise “Köyümüzü, evlerimizi, tarlalarımızı yaktıkları için geldik. Burada da aynı zulüm devam ediyor. Burada hayvanlar bile yaşayamaz” diyor. ‘İNSANCA YAŞAM İSTİYORUZ’ ‘Çok zor şartlarda yaşam mücadelesi verdiklerini söyleyen Saliha Çakar ise “Sadece insanca bir yaşam istiyoruz” diyor. “Çamur ve rezalet içinde yaşıyoruz” diyen Meryem Kaya’ya ek yapıyor Fatma Işık; “Çadırda yaşamak rezillik. Yetmez gibi elektrik ve suyu da kesiyorlar. Biz devletin zulmünden, evlerimizi, köylerimizi, tarla ve bahçelerimizi bırakıp kaçtık. Buraya geldik burada da zulüm. Artık yetkililer buna bir son versin.” (Adana/DİHA)
AB, İran’a karşı Türkiye’ye rol verme peşinde
Türkiye İslamcı hareketi ve Filistin sorunu
İsrail’in İran’a ‘meşru müdafaa’ saldırısını açıkça ilan etmesi ne anlama geliyor?
Şiddetsiz bir geleceği birlikte inşa edelim
Diyanet İsrail’den vize aldı
1 Mayıs’ın tarihi ve 2024 1 Mayıs’ının önemi
Yapay zeka
Federasyon değişecek, işler düzelecek!..
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
