07 Ağustos 2013 17:28

Bir devam kitabı: Dönüş

Son yıllarda çok satan yazarlardan biri olmayı başaran Ayşe Kulin, geçtiğimiz sene Bora’nın kitabı ile kitap listelerini altüst etmişti. Ayşe Kulin’in son kitabı Dönüş, Bora’nın Kitabı’ndaki karakterlerden İlhami’nin, Bekir’in ve Eda’nın hayatlarının nereye gittiğini merak eden okurlar için biç

Paylaş

Zeynep Gizem Şenel

Bu romanda İlhami’nin küçük kızı olarak tanıdığımız Derya karakterinin gerçekler ile yüzleşmesi anlatılıyor. Hayatı normal akışında devam eden ve her şeyin yolunda gittiğini düşünen Derya, tesadüfen bulduğu mektupların yaşamını değiştireceğinden habersizdir. Mükemmel olduğunu düşündüğü hayatının aslında sandığından çok farklı olduğunu anlar. Yıllardır gizlenen gerçekler bir bir su yüzüne çıkarken, geçmişle yüzleşmek ve olanları kabullenmek hayli zor olacaktır.
Yazar, Dönü’te aldatma ve bağışlama üzerine bir hikaye anlatıyor. Babasının bilmediği yönlerini öğrenen Derya, ilk aşkı Bora hakkındaki gerçeklerle de yıkılıyor: “Gecenin o saaatinde babamın bağ evinden çıkıp koşa koşa gidebildiğim kadar uzağa gitmek, denize ulaşmak, yüzmek, yüzmek, yüzmek, denizin bittiği noktada ufuk çizgisini aşıp öte yana geçerek gökyüzüne düşmek... Yeryüzünden kurtulup uzayda kalmak, annemle babamın hatta hiçbir anneyle babanın bulunmadığı bir başka gezegenin insanı olmak.”

Derya, gerçeklerin ağırlığıyla buhran geçirirken Hakan adında mimar bir gençle tanışır. Hayli idealist olan Hakan, bir yarışmada ünlü bir caminin kopyasına verilen ödülü eleştirince işinden olmuştur. Bu arada Eda, yeni eşi David ile balayındayken eşinin ölümcül bir virüs kapmasıyla kendini bir kabusun ortasında bulmuştur. İlhami de yıllar sonra kendisini bulan kızını kazanmak için tüm gerçekleri açıklar.
İlhami karakteri, pişman, günah çıkaran pişman bir adamken, Eda aşırı korumacı, hastalıklı ve hatta zayıf bir kadın imajı çiziyor. Yazarın her şeyden habersiz Derya karakterini idealist bir gençle eşleştirmesi de çok anlamlı. Anlatım dili, hikayeyi kurgulama biçimi diğer kitaplardan pek farklı olmasa da, Bora ‘nın yazarın birinci kitabındaki derinliği ve şaşkınlık veren dönüşleri yakaladığı söylenemez.

Babasının tercihlerini öğrenen Derya’nın ilk aşkını başkasına kaptırmış olmaktan mı yoksa babasını başka biriyle paylaşmış olmaktan mı esef duyduğunu anlayamıyoruz. Eda karakterinin güç timsali görünmeye çalışan vasat bir ev hanımı imajından öteye gidememesi, kızını Bora’nın kazasıyla başlayan süreçten korumaya çalışan kararlı anne portresini de zedeliyor. İlhami de münzevi bir hayat yaşayan günah keçisi durumunu kitabın sonuna kadar koruyor. Çelişkilerle dolu karakterler, finalde eski eş ve üvey kızının izinde yeni bir hayata adım atan yeni eş konusunu da inandırıcı kılamıyor.
Dönüş, bir devam kitabı olarak hayli vasat bir manzara ortaya koyuyor. Seri kitapların kendini tekrarlaması döngüsüne kapılan yazarın hikayeyi tadında bırakması, ilk kitabı beğeniyle okuyan kitle için de daha mutluluk verici olabilirdi.
[email protected]