01 Ağustos 2013 19:54

Rojava: Kürtler’in arka bahçesi

Rojava’da Kürtler’in PYD öncülüğünde kurduğu demokratik özerklik sadece Kürt halkının değil, Türkmen, Arap, Süryani, Keldani, Ezidi, kısacası bölgedeki tüm halkların esenliği içindir. Kürt Özgürlük Hareketinin tüm dünyaya önerdiği demokratik özerklik, çok uluslu top

Rojava: Kürtler’in arka bahçesi
Paylaş
İshak Karakaş

Rojava’ya karşı kurulmuş bu düşmanlık ittifakındaki devlet ve örgütleri bir araya getiren Rojava’daki demokratik özerkliğin ulus devletlerin sınırları içinde yaşayan halklar için bir rol model teşkil etmesinden duyulan korkudur. Herkes artık Kürtlerin bölgedeki ulus-devletlerin boyunduruğunda yaşamayacağını biliyor. Ulus-devletlerin ve onların hamisi emperyalistlerin Rojava korkusu Rojava’nın Kürtlerin yanı sıra başka halkları da cezbeden bir yapı olmasından kaynaklanıyor.
Bu ittifak içinde özellikle T.C.nin Rojava politikası tam bir garabet halini aldı. Bir yandan ülke içinde Kürt Özgürlük Hareketi ile müzakere yapan T.C. hükümeti, diğer taraftan Rojava’ya karşı diplomatik ve askeri bir savaş örgütlüyor, PYD Eş Başkanı Salih Müslim’i Türkiye’ye davet edip ona kendi politikasını dikte etmeye, Rojava devrimini maniple etmeye çalışıyor. Kendi 20 milyon yurttaşının, eşinin, dostunun, akrabasının özgürlüğü seni bu kadar rahatsız ediyorsa, sen kiminle niye neyin müzakeresini yapıyorsun ey T.C. hükümeti?
Rojava, Kürdistan, özellikle de Türkiye Kürdistan’ı için çok kıymetlidir. Türkiye Kürtleri için bir arka bahçe, bir özgürlük bahçesi olagelmiştir. Çünkü burası cumhuriyetten sonra yapay bir sınır ile Suriye’ye dahil edilmiştir. Kürtler hiçbir zaman Rojava halkını ayrı bir devletin vatandaşı olarak görmedi. Bizim için orası her zaman, ‘Bine Xet’ yani ‘Hattın altı’ydı. Bine Xet, T.C. ile başı belaya giren her Kürt’ün sığınacağı yerdi.
Türkiye Cumhuriyeti, Rojava halkı ile iyi ilişkiler geliştirmeli. Bu onun Sayın Abdullah Öcalan ile sürdürdüğü müzakeredeki samimiyetinin de sağlaması olacaktır.
Türkiyeli Kürtler, Rojava devrimi konusunda çok hassas. Rojava halkı ile yoğun bir dayanışma içindeler. Ama Türkiye kamuoyu ve hatta solun bir kesimi Rojava’dan habersiz ya da Rojava karşıtı cephe içinde. Uzaklarda bir yerde, bir Latin Amerika ülkesinde olsa övgülere mazhar olacak bir devrim, Türk entelijansiyası ve solun bir kesimi tarafından görmezden geliniyor. HDK-HDP’nin Rojava devrimine destek yürüyüşü böylesi bir konjonktürde çok anlamlıdır.
Rojava, Ortadoğu’da herhangi bir yer değil. Yazının başında da dediğim gibi sadece Kürdistan bağlamında değer kazanan bir yer de değil. Özellikle son senelerdeki birçok gelişme Ortadoğu’nun artık bu ulus devletler ile devam edemeyeceğini gösteriyor. Kürt Özgürlük Hareketi ise uzun bir süreden beri ulus devletçi yaklaşımları reddediyor ve Kürtlerin kurtuluşunu demokratik özerklik ve demokratik konfederalizmde görüyor. Rojava bu siyasi önerinin nüvesini içeriyor. Bu haliyle Kürt Özgürlük Hareketinin dünyaya sunduğu önemli bir alternatif, bir örnek, bir umuttur.

ÖNCEKİ HABER

Tartışıyoruz, netleşmedik

SONRAKİ HABER

Ethem Sarısülük memleketinde anıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...