30 Temmuz 2013 17:19

Bir ‘vandal’ın hikayesi...

Saltanatları uğruna yaşamları hapis etmekten korkmayanlar hırslarını gizlemeden her haber bülteninde boy göstermekten çekinmiyor. Meydanda yer alan herkes bu ara kullanmayı eksik etmedikleri bir sıfatla ödüllendiriliyor. Bu sıfat “vandal”lık. Size bir “vandal”ın hikayesini anlatmak istiyoruz.İzmir’de Gezi eylemlerinde topl

Bir ‘vandal’ın hikayesi...
Paylaş
Kırıklar F Tipinden Tutuklular

Saltanatları uğruna yaşamları hapis etmekten korkmayanlar hırslarını gizlemeden her haber bülteninde boy göstermekten çekinmiyor. Meydanda yer alan herkes bu ara kullanmayı eksik etmedikleri bir sıfatla ödüllendiriliyor. Bu sıfat “vandal”lık. Size bir “vandal”ın hikayesini anlatmak istiyoruz.
İzmir’de Gezi eylemlerinde toplam 50 kişi tutuklandı. Sözde suçlamalar ve tutuklamaya neden olacak bir tek suçlama olmayan bu dosya ve tutanaklardan tutuklanan arkadaşlarımızdan biri Burcu Koçlu. Peki Burcu’yu diğer 49 tutukludan ayıran fark nedir? Burcu da her birimiz gibi “vandal”, “terörist” ve “kemirgen” aslında, devletin sözlüğünde. Burcu Koçlu’yu bizlerden ayıran nokta yüzde 52 özürlü raporu ve cezaevi koşullarında artan hayati tehlikesi.
Burcu 2007 yılında timus bezi ameliyatı oldu. Timus bezindeki yapısal bozukluk onu hayati tehlikesi olan ağır bir ameliyatla yüzleşmek zorunda bıraktı. Bu ameliyat sırasında kaburgaları açıldığı için “ameliyat hediyesi” olarak kaburgaları kalkanlarla birbirine bağlandı. Burcu’nun herhangi bir darbede ölüm ile burun buruna geleceğini söylememize gerek yok. Aslında en önemsiz sorunu bu. Daha önemlisi timus bezinin alınması sonrasında kas hastası olması. Kas hastası olan yoldaşımız günde onlarca hap kullanmak zorunda. Kullandığı hapların da birçok yan etkisi var. Depresyon, kilo, kızarma bunlardan birkaç tanesi.
En önemlisi ise Burcu’nun her an kriz geçirmekle karşı karşıya olduğudur. Kriz geçirmesi durumunda cezaevinde ölüm ile kavgaya girecek. Cezaevi koşullarında kriz geçirmesi durumunda gerçekleşmesi gereken müdahale geç olacaktır.
İlaçlarının yan etkisini azaltmak için tuzsuz yemesi gereken yoldaşımızın bu sorunu bile çözülmemişken kriz anında müdahale beklemek saflık ve aptallık olur. Düzenli süt ve süt ürünleri tüketemediği, diyetlerine uyamadığı cezaevi koşullarını düşünürsek Burcu kriz ile karşı karşıya.
“Vandal”lıkta sınır tanımayan bizler bile sermaye iktidarının yaptıklarının yanından geçemeyiz. Yüzde 52 özürlü raporu devletin hastanesinden almış ve yargılama sırasında hakim ve savcıya hatırlatılmış.
Bu durum karşısında Burcu’yu tutuklamak ölüme davetiye göndermektir. Burcu kriz geçirmeden derhal serbest bırakılmalıdır.
Burcu ile dayanışmayı büyütmek, Burcu için ilaçlardan daha önemli. Gezi direnişinin ruhu ile Burcu Koçlu’ yu sahiplenmeliyiz ve yalnız olmadığını göstermeliyiz.
Burcu Koçlu’ya özgürlük!

ÖNCEKİ HABER

Utanç Müzesi’ne yeni utançlar

SONRAKİ HABER

İSDEMİR işçilerine ve Çelik İş Başkanına

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...