İZENERJİ işçileri greve hazırlanıyor

İŞÇİ İÇİN ADALET YOK

İZSU işçilerinin temel talebinin eşit işe eşit ücret ve çalışma saatlerinde esnekliğin düzeltilmesi olduğunu dile getiren Murat Seven “Büyükşehir Belediyesi ‘Biz işçileri taşerondan kurtardık bünyemize aldık’ diyor ama maalesef kendi taşeronunu yaratmıştır. Böyle bir gerçek var. Biz mücadelemizi birleştirerek kazanacağız. İZELMAN ve İZNERJİ işçisi olarak ortak hareket edersek taleplerimizi kabul ettirebiliriz. Aziz Kocaoğlu için düzenlenen eylemlerde büyükşehir için Aziz için, şunun için, bunun için adalet istiyoruz denildi ama bugün bakıyoruz işçi için neden adalet yok. İşçiler kendi adaletini alanlarda arayacak birilerinden medet ummayacak” dedi.

İŞÇİNİN SESİNE KULAK VERMELİ

26 Temmuz’daki grev için komitelerin oluşturulmaya başladığını dile getiren Seven şunları söyledi “26 Temmuz çok önemsediğimiz bir tarih. Birim birim dolaşarak süreçle ilgili arkadaşlarımızı bilgilendiriyoruz. İşçinin tavrı net 26 Temmuz’da kesinlikle bir arkadaşımız bile çalışmayacak. Bedel ödenecekse de ödeyeceğiz. Kendini İzmir halkına işçi dostu olarak gösteren Aziz Kocaoğlu meydanların sesine kulak vermeli. Üreten biziz güç olan da biziz, bunu herkes böyle bilmeli, Kocaoğlu da, meclistekilerde”

KAZANCAĞIMIZA İNANIYORUZ

ESHOT’un Çiğli’deki garajında 6 yıldır temizlik işçisi olarak çalışan Hasan Erdoğan ise elinde bordroyu göstererek yol, yemek ve sosyal yardımlarla beraber bin 110 TL aldığını gösteriyor. Bu maaşla nasıl insanca bir şekilde yaşayacağını soran Hasan Erdoğan “Bu süreçteki beklentim kesinlikle insanca hakça yasabileceğimiz bir ücret talep ediyoruz ve alacağımızı da inanıyoruz. Çünkü biz bu kararlılığa sahibiz. Bunun her türlü mücadelesini vermeye hazırız” dedi. 26 Temmuza yönelik işyerlerinde çalışma başlattıklarına da değinen Erdoğan şunları dile getirdi “Aslında geç kalındı. Grev silahımızı bir an önce kullanmalıyız, başka türlü haklarımızı elde etmenin imkanı yok. Bize dayatılan sefalet ücretine hayır diyoruz. TİS’i zaferle sonuçlandırmamız için grevin şart olduğunuz biliyoruz. Bu konuda hiçbir arkadaşımızda bir şüphe ve tereddüt yok”.

BORÇ BATAĞI İÇİNDEYİZ

Maaşlarının insanca bir yaşam için en aşağı 1500 TL olması gerektiğini vurgulayan 4 yıllık Park Bahçe İşçisi Orhan Çiçek de “Başkanımızın yapılan işi, verilen emeği görmesi gerek. Geçim şartlarımız zor dört nüfusuz geçinemiyoruz. Kira, elektrik, su maaşın çoğu bunlara gidiyor. Her ay 600 TL bankaya kredi yatırıyoruz. İZENERJİ personelinin hemen hemen hepsi kredi çekmiş durumda. Hepsi de borcun batağın içinde” dedi.

KOMŞULARIMIZA ANLATMALIYIZ

Reyhan Kaplan (Çocuk Gençlik Merkezi İşçisi): “Tek beklentimiz maaşlarımızın iyileştirilmesi değil, sosyal haklarımızın da düzeltilmesini istiyoruz. İşyerlerinde yapılan sözleşmelerin uygulanması da önemli. Bunların bazen uygulanmadığını görüyoruz bazen Pazar mesailerini alamıyoruz. Müdürlerimiz, bazı genç kadın arkadaşlarımıza bebek doğurmamalarını daha beklemelerini gerektiğini söylemiş. Bunlar da birer mobbingdir.. Grevimizi, eylemlerimizi mahallemizde de anlatmalıyız komşularımıza. Niçin greve çıkacağız, bunları bilmesi gerek desteklemeleri için.

İŞÇİYE GELİNCE YOK!

Ümit Atıcı (İZENERJİ Trafik Birimi İşçisi): “Aziz Kocaoğlu daha önce ‘Eşit eşit ücret verilecek’ demişti, bunu yerine getirmesini istiyoruz. Başka yerlere yapılan yatırımlar neden işçiye de yapılmıyor. İşçiler neden insanca yaşamasın? Biz bunu talep ediyoruz. Açıkça söylemek gerekirse Aziz Kocaoğlu bu dönem işçiden yana tavır almadı. Bu da sadece Aziz Kocaoğlu’nun değil onu yönlendiren bürokratların da suçu. 26 Temmuz’daki grev çok büyük bir ses getirecek. Tüm bürokratlar duysun bunu. Bu hem partiye hem belediyeye zarar verecektir. Anlaşalım AKP’nin memurlarının eline düşmeyelim. Masada bu toplusözleşmeyi bitirsinler.”

BIÇAK KEMİĞE DAYANDI

Büyükşehire ait Eşrefpaşa Hastanesinde 6 yıldır çalışan Simge ise tek amaçlarının emeklerinin karşılığını almak olduğunu vurgulayarak “Aynı iş yapıp da farklı maaşlar alıyoruz. Bunun mücadelesini veriyoruz. Günlerdir haftalardır alanlardayız. Olmaya da devam edeceğiz. Öncelikli olarak sosyal yardımlarda ve yevmiyelerimizde iyileştirme istiyoruz” dedi. İşçilerin yıllık izinlerinde bile çalışmak zorunda kaldığını ifade eden Simge sözlerini şöyle sürdürdü “Sosyal yaşantısı kalmayan, borçların icraların kapısına dayandığı, maaşına haciz gelen işçi arkadaşlarımız var. Bıçak artık kemiğe dayandı. Herkes intiharın eşiğine geldi. Toplu sözleşme muhakkak haklarımızın verilerek aşılması gereken bir şey oldu artık. Çok da uzadı. Onlar uzattıkça bizde belediye önünde olmaya devam edeceğiz. Eğer süreç bu şekilde devam ederse 26 Temmuzda ve 26 Temmuzdan sonraki her günde büyükşehir önünde olacağız”.  (İzmir/EVRENSEL)