25 Haziran 2013 17:34

Bütün özneler 'biz' oldu

Başbakanın hakaret ve tehditleri ne Ankara’nın ne de İstanbul’un parklarını boşaltmaya yetmiyor. Neredeyse her mahallenin parkında forumlar her gün biraz daha ilerletilerek sürdürülüyor. Beşiktaş Abbasağa en kalabalık forumlardan. Forumu izleyen genç bir kadın yanındaki arkadaşına fısıldıyor, “Bak artık kimse ben diye konuşm

Bütün özneler 'biz' oldu
Paylaş
Özlem Temena


Önceki gün Başbakan Erdoğan Polis Akademisi mezuniyet töreninde konuşmuş ve polisin gereğini yaptığını üstüne basarak söylemiş hatta polisin olayları müdahalesini destansı olarak nitelendirmişti. Başbakanın bu konuşmasının ardından, Ethem Sarısülük’ü Ankara’da başından vurarak öldüren polis serbest bırakıldı. Polis’in serbest bırakıldığı haberi parklarda forumlar başlamadan önce duyulmuştu. Günlerdir Abbasağa’da toplanan Beşiktaşlılar, bu karara sessiz kalmak istemediler. Forumda alınan kararla Kartal Heykeli’ne “Katil polis hesap verecek” sloganlarıyla süren yürüyüşün ardından forum Abbasağa Parkı’nda yeniden başladı.

Çoğu gençlerden oluşan yaklaşık 1000 kişilik bir kitle, parkta tekrar bir araya gelmiş ve amfitiyatroyu doldurmuştu.
Yapılan yürüyüş hiç kimseye yetmemişti. Forumdaki bütün konuşmalarda bu günden yarına mutlaka bir eylem pratiği çıkarma çabası vardı..

ÇOK GEÇ KALDIK DEMEYİN

Katılımcıların çoğunun gençlerden oluştuğu forumdan, yaşlı bir adam söze “Biz çok geç kaldık gençler” diye başlıyor. “Çok geç kaldık katilleri yakalatmakta, katillerin peşine düşmekte, sesimizi çıkarmakta. Çok zaman kaybettik, siz bize benzemiyorsunuz, umarım siz de bizim gibi çok geç kaldık cümlelerini kurmazsınız.”

Ardından Ankaralı bir genç alıyor sözü. İstanbul’a Ethem’i anlatmaya gelmiş. Diğer konuşanlara göre çok daha sakin. Ethem’in selamlarını getirdim sizlere demesiyle gençler hep birlikte ellerini havaya kaldırıyorlar. Devam ediyor Ankaralı genç “Hükümete gözdağı veriyoruz, bizler yürüdükçe hükümet geri adım atacak.”

Ankaralı genç konuşmasını sürdürürken yanımdaki genç kadın, arkadaşını dürtüyor ve “Bak artık kimse ben diye konuşmuyor, öznelerimiz biz oldu.”

Forumun sonuna doğru,bir duyuru yapılıyor. DİSK, KESK, TTB ve TMMOB  Ethem’i vuran polisin serbest bırakılmasını protesto etmek için Taksim Meydanı’nda buluşma kararı almış, bu sefer alkış kuralı bozuluyor. Herhangi bir yasağı bölmüş olan gençlerin yüzünde yarattığı muzip gülümsemelere biz de katılıp, ayrılıyoruz forumdan.

VİCDANLARA ÇAĞRI YAPILDI

Forum ilerlerken bir genç ‘vicdanlara’ seslenen bir konuşma yapıyor. “Biz sadece bugünden ibaret değiliz” diyerek başlıyor söze: “Bizler mücadelemize devam ederken, kendimizle yüzleşmemiz gereken durumlar var. Uludere’de, Reyhanlı’da insanlar ölürken, bizler burada değildik. Sesimizi çıkarmadık. Vicdanlarımız rahat olmamalı bizlerin. Kendimizle yüzleşmeliyiz.” Bu sefer biraz şaşkın biçimde kalkıyor eller havaya.        

‘METİN’İN DAVASINI BİRLİKTELİK KAZANMIŞTIK’

Gazeteci Musa Ağacık da orada. Gençler dikkat kesiliyor. Ağacık, Metin Göktepe ile başlıyor söze. “Yıllar önce meslektaşımız Metin Göktepe öldürüldüğünde, biz gazeteciler hep birlikte mücadele ettik. Birleşik mücadelemiz örnek oldu. Bu sayede belki de az da olsa Metin’in katilleri cezalandırıldı, şimdi aynı mücadeleyi Ethem için vermeliyiz, katilleri yargılanana kadar hep birlikte mücadele etmeliyiz.” Ve gençlerin elleri yeniden havada...


BİZİM İÇİN BURASI METİN GÖKTEPE PARKIDIR

İstanbul’un Eyüp İlçesi’nde de birkaç parkta düzenli forumlar gerçekleştiriliyor. Hz. Halit Parkı’ndaki forum, yaklaşık 10 kişiyle başlıyor ve bir süre sonra 20 kişiye ulaşıyor.

Bu park çok önemli bir park. Çünkü bu park gazetemiz muhabiri Metin Göktepe’nin 1996 yılı 8 Ocak’ında, polislerce dövülerek yaşamdan koparılmış bedeninin bırakıldığı park... Bu yüzden Metin’in iş arkadaşı ve yoldaşı, Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat da katılıyor bu foruma.

Eyüp, İstanbul’da AKP’in en sadık tabanının yaşadığı ilçelerden biri. Eyüp’te çalışmanın zorluğunu bilseler de insanlar foruma katılmaya devam ediyor, neler yapılabileceğine dair fikir alışverişinde bulunuyorlar. Alibeyköy’deki forumlara dahil olmak yerine, Eyüp Hz. Halit Parkı’ndaki forumun kendi yerelinde devamının daha doğru olacağı fikrinde birleşiyor forum katılımcıları.
Gençlerden biri tüm forum notlarının paylaşıldığı platform olan “parklarbizim” isimli blog sayfasında düşüncelerini aktarıyor. “Şu an toplandığımız yere çok yakın olan bir Rami Parkı var. Orası yaşayanların profili açısından daha uygun olabilir. Orada daha güvenli hissedebiliriz” diyenler olmuş forumda, içine sinmemiş bu karar.  

Nedenini ise şöyle açıklıyor: “Burasının bizim için sembolik bir değeri de var. Metin Göktepe’nin cesedi cansız bedeni düştü bu parka. Bu civarda öldürüldü ve buraya bırakıldı. İşte şu duvar onun düşüp öldüğü iddia edilen duvar. Aslında bizim için burası Metin Göktepe Parkı. Bu yüzden buradan hemen vazgeçmemek gerekir. Bu gece aramızda tesadüfen Metin Göktepe’nin yakın arkadaşlarından olan kendisi de gazeteci bir arkadaşımızın bulunması ve bu konuşmalardan sonra kendini tanıtması benim için gecenin en anlamlı anlarından biriydi. Eminim diğer arkadaşlarım da benzer şeyler hissetmişlerdir...”
(İstanbul/EVRENSEL)


DİRENİŞİN GELECEĞİ TARTIŞILIYOR

Ali Günaydın

Rumeli Hisarüstü Mahallesi halkı ve Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, Doğatepe Parkı’nda forum düzenledi. Forumun açılışında Ethem Sarısülük’ü vuran polisin serbest  bırakılmasına karşı tepkiler dile getirildi. Forumun ikinci bölümünde, “Direnişçiler kimler ve direniş süresince neden alanlara çıktınız?​”, başlığı altında görüşler paylaşıldı ve tartışıldı.
Öğretmen ve anne olduğunu belirten bir konuşmacı, Gezi Parkı’nda çadırların yakıldığı müdahaleyi televizyondan izlediğini ve işten çıkar çıkmaz Gezi’ye gittiğini söyledi. “Ben bir anneyim, oradaki bütün çocuklar benim çocuklarım ve ben KESK’li  bir öğretmen olarak o çocuklara neler yapabileceklerini öngörebiliyordum. O yüzden oraya gittim, o gece sabaha kadar uyumadan onların başında bekledim ve o günden sonra her gecemi orda geçirdim” dedi ve ekledi: “Durduramayacaklar coşkun akan selimizi.”
Bir başka konuşmacı, kendisinin de doğanın ticarileştirilmesine, hükümetin enerji kaynaklarıyla birilerini zengin etme uğraşında olmasına karşı olduğunu ve insanlar meydana çıkıp düşüncelerini söylediğinde ‘Yasa dışı bir örgütle aramda ilişki üretip beni  hapse atarlar mı’ korkusunun yaşanmadığı bir ülkede yaşamak istediği için direnişe destek verdiğini söyledi.
Konuşmaları not alırken 10-11 yaşlarındaki Timur Efe yaklaşıyor. Taksim’e çok istemesine rağmen gidememiş Efe, “Ama buradaki forumlara ilk günden beri katılıyorum, üç gündür de bu görevi aldım çünkü burası da Taksim, burası da Gezi Parkı” diyor. Forumda yaşıtlarının olup olamadığını sorunca onların sıkılıp oyuncakların olduğu yere gittiklerini söylüyor ve kendisinin bu tür etkinlikleri daha çok sevdiğini belirtiyor.
Direnişten nasıl haberinin olduğunu ve gelişmeleri nereden takip ettiğini  soruyorum, “Direniş ağaçlar için başladı ama artık sadece ağaçlar değil mesele, polis sert müdahale etti insanlar öldü. Direnişten ilk olarak çevremdeki insanlardan duyduklarımla haberdar oldum, şimdi de Halk TV, Hayat TV, Ulusal Kanal gibi  daha önce isimlerini duymadığım kanallardan takip ediyorum. diyor, “Diğer kanallara artık güvenmiyorum hatta bazılarını hiç izlemiyorum” diye eklemeden de edemiyor küçük Timur Efe. (İstanbul/EVRENSEL)


Birkan Bulut

Kızılay Meydanı, önceki akşam yapılan sokak etkinlikleriyle Ankaralıların buluşma noktası oldu. Her akşam yapıldığı gibi toplu okuma etkinliğinde, yere serilen kitaplar, gazeteler okundu, gençlerin verdiği sokak konseriyle her yöreden oyunlar oynandı. Forumu düzenleyenler Kızılay esnafını dolaşarak polis saldırısı sırasında vatandaşlara kapılarını açtıkları için teşekkür ettiler.
Forum saati geldiğinde ise kalabalık artarak toplandı. Nâzım Hikmet’in şiirleriyle başlayan forumda, Ethem Sarısülük’ü vuran polisin tutuksuz yargılanacağı haberi yuhalamalara neden oldu. Forum masrafları için 1 lira toplama çağrısı ise anında bir kumbara kuyruğunu oluşturdu.

Foruma katılan vatandaşlarda en dikkat çeken durum, herkesin büyük bir ilgiyle söz almasıydı. Her söz alan teklemeden anlattı öneri ve eleştirisini. Katılımın yoğunluğu her zamanki gibi gençler ve kadınlardı.

Bir kadın Mevlana’nın “Kırk kere tövbeni bozsan da yine gel” sözüne atıfta bulunarak konuşması sırasında bir döviz açtı; “Tayyip Mevlana seni görse gelme derdi”. Başka bir kadın da polis saldırısı nedeniyle yorgunluktan foruma gelmeyeceğini ancak televizyonda Başbakanın konuşmasını gördüğü anda kendini Kızılay’da bulduğunu ifade etti. Kadın “İkiz çocuklarım var ikisi de işsiz” dedi.

Bir çağrı da Ankara’dan Diyarbakır’aydı. Barış sürecini desteklediğini, kardeşliği savunduğunu söyleyen bir vatandaş Kürt halkının sokaklara daha fazla inmesi gerektiğini dile getirdi. 28 Şubat sürecinde bugünkü AKP’nin yanında sokağa indiğini, başörtülü kadın öğrencilerin eğitim hakkını desteklediğini söyleyen başka biri de medya tarafından Kürtlerin terörist olarak gösterildiğini belirtti ve kardeşlik mesajları verdi.

KENDİ ADAYLARIMIZI ÇIKARALIM

Bütün forumların sıkça dile getirilen talebi seçim barajı yeniden tartışıldı. Parti kanunun değiştirilmesi gerektiği belirtilen forumda, seçim barajının düşmesi talep edildi. Barajla ilgili iki görüş var. Birincisi barajın en fazla yüzde 5 olması, ikincisi ise barajın tümden olmaması. Forumda en çok yapılan çağrı oylara sahip çıkılması ve ortak adayların çıkmasıydı. Forumun somut önerilerden biri de komiteler oldu. Meydan toplantılarının her yerde komitelerinin kurulması gerektiği ifade edilen forumda, “Bu komitelerin birleştirilmesiyle yerel seçimlerde adaylar belirlenmeli” denildi.


‘KUŞAKLAR GÜVEN TAZELİYOR’

Forum katılımcılarından Üniversite Öğrencisi Aslıhan Oğuroğlu ile konuştuk. Direnişin Güvenpark ve çevresini değiştirdiğini belirten Oğuroğlu, kitap okuma eylemlerine başladıklarında çevik kuvvetin ‘kanunsuz’ diyerek dağılın çağrısı yaptığını söyledi. “Bugün ne polis, var ne de TOMA. Hiçbir sorun yaşamadan Kızılay Meydanı’nda istediğimizi yapabiliyoruz” diyen Oğuroğlu, Güvenpark’ın bir savaş alanı gibi gösterilmeye çalışıldığını dile getirdi. Yıllardır süren baskılara tepki gösterdiklerini ifade eden Oğuroğlu, “Herkes direniş bitti mi diye kaygılanıyor. Hayır devam edecek” dedi. Merdivenin diğer yanında yaklaşık 50 yaşlarında iki vatandaşa soruyoruz. Yeni nesli ‘apolitik’ diye nitelendiren bir nesilden iki amca. Eski kaygıları halen var. Örgütsüzlüğün yaygın olduğundan yakınıyorlar. Ancak eski karamsarlık yok amcalarda. Güvenle “başaracaklar” diyorlar.

ETHEM YALNIZ DEĞİL

Ethem Sarısülük’ün vurulduğu yer ise binlerce Ankaralı’nın Kızılay’da uğramadan geçemediği bir yer. Ethem’in vurulduğu yer çiçekler, fotoğraflar, kitaplar ve mumlarla dolu. Vatandaşlar burada gece gündüz nöbet tutuyorlar. Kitap okuyanlar, dua edenler, panoya Ethem için notlar bırakanlar hiç eksik olmuyor. Gelenler için ücretsiz yiyecek ve içecek temin edilen yerde bir imza kampanyası başlatıldı. Ethem’i vuran polisin tutuksuz yargılanması üzerine, katilin ceza alması için bir günde 15 bini aşkın imza toplandı. (Ankara/EVRENSEL)


ANKARA MAMAK’TAN SOMUT ADIMLAR

Duygu Ayber

Mamak'ta iki gündür süren forumda somut adımlar atılmaya başlandı. Ethem Sarısülük adına kütüphane ve direniş gazetesi çıkarma kararı alındı. Sivas ve Çorum Katliamlarını anmak için de 2- 3 Temmuz’da yerelde eylemler örgütlenecek.
Tuzluçayır Meydanı’ndaki forumda söz alan genç İşçi Bayram Uluat, Gezi’de barikatın ön saflarında yer alan gençlerin forumlarda konuşmaktan çekinmesini eleştirdi. “Dolmuşta yer vermiyor diye kızdığınız gençler direnişte yer aldığı gibi, semtlerde de somut kararlar alabilmelidir” diyen Uluat, Ethem adına kütüphane talep etti. Akşam Gazetesi Muhabiri Ali Ekber Ertürk, Ethem’i öldüren polisin serbest bırakılma kararına tepki göstererek, “Ailesiyle resmen dalga geçiyorlar. Rezalet bir karar” dedi. Forumların her sokağa yayılması gerektiğini belirten İşçi Süleyman Aydın ise, “Komiteler direniş gazetesi çıkarsın” dedi. Yapılan oylama sonunda, Ethem’in ailesinin ziyaret edilmesi, kütüphane kurulması ve gazetesi çıkarılması kararları çıktı. (Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Amaç hekimliği mezara gömmek

SONRAKİ HABER

Rant 'ecdat' dinlemiyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...