‘Seni çılgın, hadi oradan (!)’ Demeye, TMMOB Mitingine…
Gazeteciler, eczacılar ve doktorlardan sonra şimdi de mühendis, mimar ve şehir plancıları 15 Mayıs’ta büyük bir mitinge hazırlanıyor. Hükümet ve sermaye çevrelerinin mühendislik alanına da pervasızca el atma(!) çabaları TMMOB mitingini hazırlayan en temel sebep.
Mühendislik eğitiminden başlayarak planlı bir şekilde ilerletilen mesleğin içinin boşaltılması ve toplumun çıkarları yerine sermayenin kârını gözeten bir mühendis tipi yaratılmaya çalışılması, ülkemizde mühendislik alanına dair yaşanan son gelişmelerle birlikte düşünüldüğünde artık kuvvetli bir muhalefetin yükseltilmesini bir gereklilik haline getiriyor.
Bir taraftan plansız programsız artırılan üniversite kontenjanları, bir taraftan açılmaya çalışan teknoloji fakülteleri ve tüm eğitim sistemi için geçerli olan bilimsellikten ve uygulamadan uzak müfredatlar biz mühendislik öğrencileri için henüz öğrenciyken mesleğe ve geleceğe dair kendine güvensizlik yaratıyor. Sonrasında işsizliği veya düşük ücretleri kabul etmek zorunda kalınacak olması adeta bizlere üniversite sıralarında kabul ettirilmeye çalışılıyor. Zar zor iş bulan genç mühendisten mesleğe başladığında ise yapması istenenler kentsel dönüşümler, HES’ler, nükleer santraller, boğaza 3. Köprüler, hatta yetmezmiş gibi çılgın kanallar vs. Bu projelerin tamamına hem halk hem de bilim karşıyken bir mühendisin gönül rahatlığı ile bunların yapımında rol alması düşünülemez. İşte bu ve benzeri durumlarda devreye giren; hem üyelerinin hem de toplumun, doğanın çıkarlarını savunmaya çalışan TMMOB ve bağlı odalar da artık iyice hükümet ve sermaye çevrelerinin baskı ve karalama politikalarına maruz kalmaya başladı. ‘Yapılacak baraj tarihi eserleri sular altında bırakacak’, ‘Termik santraliniz halkı zehirliyor’ diyen odaları hedef tahtasına koyan yandaş basın ‘oda terörü’ manşetleriyle karalama yapabiliyor.
’İstanbul depreme güvensiz, çünkü malzemeleri ben sattım. Çelikleri hurdacıdan, kumu da denizden çektim. Bu İstanbul’u yıkalım, yerine yenisini ben yapayım’ diyen yaptım olacakçı Ali Ağaoğlu, karşısında halkın menfaatini düşünen mühendisleri bulunca hiçbir mühendislik bilgisi de olmamasına rağmen ‘bence odalar kapatılmalı’ diyebiliyor rahatlıkla.
Ya başbakanın yaptıklarına ne demeli? ‘3. köprünün yerini ben helikopterle belirledim’ derken nedense hiçbir rahatsızlık hissetmiyor. Zaten bu ülkenin 330bin mühendisinin, şehir plancısının bilgisi, düşüncesi onlar için hiçbir şey ifade etmiyor. Japonya’da nükleer sızıntı olunca ‘Tüp de patlayabilir ama kullanıyoruz’ diyerek mühendislik bilgisini(!) ortaya döküveriyor.
Şimdi de Kütahya’da siyanür tehdidiyle karşı karşıyayız. Mühendislerin tüm uyarılarına, yöre halkının tepkisine rağmen alınmayan önlemler siyanür göletlerindeki setlerin yıkılmasına neden oldu. Ve yine bildik bir görüntüyü tekrar izliyoruz. Vali bakın bana bir şey olmayacak diyor ve siyanürlü olması muhtemel suyu içiyor.
Mühendislik bilgisi ve toplumun hayatını birebir etkileyen meselelere tepkisi o kadar hiçe sayılır hale geldi ki, Enerji eski Bakanı ile aynı programa konuk olan profesörler sırayla profesörlük, doçentlik belgelerini yırtıp tepkilerini gösteriyorlar.
HES, nükleer santral gibi ÇED raporları alınması, halka sorulması gereken meselelerde iş ya kitabına uyduruluyor ya da kaçak göçek halledilmeye çalışılıyor. Ve yine eski bakanın açıklamasına göre halk onları iktidar yaparak gerekli onayı vermiş oluyor. Yani seçim beyannamelerinde’ en az 3 çocuk yapın’ dedikleri gibi ‘en az 3 nükleer santral yapacağız’ diye boşuna demiyorlar. Seçimde de gerekli onayı(!) alırlarsa odaların ayaklarına dolanma ihtimali var. İşte onun için bakanlıktan üst düzel bir bürokrat ‘seçimlerden sonra odaların içine tam olarak gireceğiz’ diyerek niyeti açıkça ortaya koyuyor. Planlarına göre seçimden sonra odaların da icabına bakılacak(!) 15 mayıs mitinginin belki de en önemli gündemlerinden birisi belki de bu.
TMMOB merkezi aydınlatma çalışmalarında gerekli vurguda eksik kalsa da ; Toplumun tüm kesimleriyle benzer sıkıntıları olan mühendisler bu kez odalarına,meslek onurlarına, doğaya ve emekçi halkın çıkarlarına; halkla beraber sahip çıkmak için Ankara’da olacak. Çılgın projelere karşı ‘Seni Çılgın,Hadi Oradan’ diyecek
*Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği
Bölümü genç-İMO Temsilcisi
Evrensel'i Takip Et