15 Haziran 2013 06:46

İkinci devrim mi yaşanacak?

Bassem Sabry

Halktaki tüm heyecana ve beklentilere rağmen dikkat çeken şey ise o güne (30 Haziran) dair kimsenin bir fikri veya vizyonunun olmaması. Ne muhalefet fark edilir bir düzeyde işin örgütleyicisi ne de net bir planları var. Ayrıca ‘çok büyük şeyler’ olacağı yönünde genel bir kanı olmasına rağmen, özellikle daha az iyimser olası senaryolar konusunda çok az tartışma söz konusu. Bu yüzden, gerçekte neler olabilir? Bazı temel olasılıklar burada sıralanıyor.

BÜYÜK PROTESTO GÖSTERİLERİ

Mısır’ın yoğun gündem başlıkları arasına 30 Haziranda yapılması planlanan Mursi ve Müslüman Kardeşler karşıtı protesto gösterisi eklendi. Türkiye ve Tunus’ta yaşanan son hükümet ve radikal İslam karşıtı gelişmelerin ardından gösteriye katılımın yoğun olması bekleniyor. Muhalif kamuoyu gösterileri başbakanlığa ve Müslüman Kardeşler’e karşı duyulan öfkenin yansıması olarak görüyor. Talepler Mursi’nin istifası ve erken başkanlık seçimlerine gidilmesi yönünde. Selefi Nur Partisi Lideri Yasser Borhami yaptığı basın açıklamasında “Eğer milyonlar devrim sürecinde sokaklara çıkmışlarsa Mursi’nin istifa etmesini kendisinden talep ederim” sözleri de gösterilere katılımın yüksek olacağının sinyalleri şeklinde yorumlandı.

YÖNETİME DAHA YOĞUN TEPKİ

Mısır medyası 30 Haziran gösterilerini geçen seneki “24 Ağustos devrimi” olarak anılan gösterilere benzetiyor. Ancak 30 Haziran’daki gösterilerin Mursi yönetimi ve Müslüman Kardeşler’e karşı duyulan tepkiden dolayı geçen seneye kıyasla daha yoğun bir katılım olacağı ve kalıcı izler bırakılacağı söyleniyor. Gösterilerin şiddetlenmesi ve polis müdahalesi ihtimali karşısında Mursi ve Müslüman Kardeşler’in bu durumu muhalefetin kendi içinde kopuş yaşadığı şeklinde yorumlanıyor.

MURSİ BASKISI

Protestolar ve toplumsal karışıklık devam ederken ve artık şiddet olayları ortaya çıkıp kontrol edilemeyecek hale gelirken, Mursi ve Müslüman Kardeşler’in bu olayları karşı bir darbe için bahane olarak kullanma ihtimali de diğer bir seçenek.

ASKERİ MÜDAHALE

Protestolar gün geçtikçe büyüyor ve şiddet kontrolden çıkmaya başlıyor; buna karşılık hükümetin müdahalesi ve tavrı akabinde bu olayları daha da körüklemesi ulusal ve uluslararası alanda eleştirilip kınanıyor. Bu senaryonun da  devamında gelecek, yakın zamanda yer alacak herhangi bir cumhurbaşkanlığı seçimleri çok düşük bir ihtimal ve herhangi bir nihai yeni başkan çok büyük olasılıkla ölü olur. Bu senaryonun devamında görülecek. “Ölü olurdu” değil de “başlamadan biterdi” demek daha mantıklı olacaktır. Geçenlerde eğer asker devreye girerse bunun doğuracağı türlü karışıklık ve istikrarsızlık hakkında bir şeyler kaleme aldım. Bu karışıklıklar da, işte büyümeye engel teşkil eden şeyler, güvenliği kaosa sürükleyecek olan yetersizlikler...

BAŞARILI OLDU VE ERKEN SEÇİM KARARI ALINDI

Büyük, uzun süreli protestolar ve halk baskısı karşısında Mursi istifa etmek zorunda kalacak. Anayasal olarak Şura Konseyi’nin başkanı (MK üyesi) yönetimi devralacak ve yeni bir başkanlık seçimi çağrısında bulunacak. En fazla dile getirilen hedef bu olmasına rağmen, ironik bir şekilde en az mümkün olan da yine bu. Elbette tüm olasılıklar bunlarla sınırlı değil. Gerçekten Mısırlıların protesto için gerçek nedenlere sahip olduğuna inanıyorum. Fakat tüm bunların söylenmesi, olasılıkların olup olmaması değil burada önemli olan şey ilk defa sivil bir Başbakan seçen Mısırlıların karşılaştığı zorluklar.

Bugün Mısır’da, anayasa, derin bir bölünme yaratıyor. Ekonomi giderek bir boğulma içine giriyor, devlet giderek işlevsizleşiyor, hükümet tarafından kuşatılmış yargı sivil toplumu tehdit ediyor. Mursi’nin iktidara gelişinin yıl dönümü yaklaşırken, belki de ironik bir şekilde yeni başkanı iktidara getiren, eski diktatörü hapse gönderenler, Mursi’nin karşısında olacaklar.

Evrensel'i Takip Et