Ethem Sarısülük yaşamını yitirdi
Ankara Kızılay’da 1 Hazirandaki gösteriler sırasında polis kurşunuyla başından vurulan ve Numune Hastanesi Yoğun Bakım’da hayat mücadelesi veren Ethem Sarısülük’ün önceki gün gerçekleşen beyin ölümü sonrası bugün de kalbi durdu.Ethem Sarısülük'ün cenazesi otopsi için Adli
Ethem Sarısülük'ün cenazesi otopsi için Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. Sarısülük'ün ailesi, yakınları, İHD, Alınteri, çok sayıda kurum ve temsilcisi de Adli Tıp Kurumu önünde beklemeye başladı.
Otopsi işlemlerinin yarın öğleden sonra yapılacağı belirtilirken, cenaze törenine ilişkin ise KESK, DİSK, TMMOB ve TTB öncülüğünde yarın saat 12.00'da Mülkiyeler Birliği'nde basın toplantısı düzenleneceği ve cenaze programının bu toplantıda açıklanacağı bildirildi.
ETHEM'İ VURAN POLİS NEDEN SAVCILIĞA TESLİM EDİLMİYOR?
Öte yandan İstanbul Milletvekili Levent Tüzel, Ethem Sarısülük’ü vuran polisin neden Savcılığa teslim edilmediğini İçişleri Bakanı Muammer Güler’e sordu. Levent Tüzel Meclis Başkanlığına İçişleri Bakanı Muammer Güler’in yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.
Gezi Parkı direnişine destek için 1 Haziranda Ankara Kızılay’da yapılan eylemde, polisin kitleye ateş açması sonucu Ostim Organize Sanayi İşçisi Ethem Sarısülük’ün başından vurulmasını hatırlatan Tüzel, olay yerinde keşif yapıldığı ve soruşturma sonucu savcılık tarafından Sarısülük’e doğrudan ateş edildiğinin tespit edildiğine de atıf yaptı. Emniyetten polisin kimliğinin ve olay görüntülerinin istendiği halde, polisin savcılığa sevk edilmemesinin kaygı verici ve adalet duygusunu zedeleyici olduğunu kaydeden Tüzel, saldırgan polisin neden cumhuriyet savcılığına sevk edilmediğini sordu.
Olay günü kaç polisin görevlendirildiğini, polislere verilen silah ve mermilerin zimmetli olup olmadığını, kaç mermi kullandığını soran Tüzel, Taksim Meydanı’ndaki saldırılar sırasında, tekerlekli sandalyeli bir yurttaşı hedef alarak tazyikli su sıkan polis hakkında ne işlem yapıldığını da sordu. Tüzel ayrıca, Gezi Parkı eylemlerinde polisin uyguladığı vahşi saldırı nedeniyle ölen, ağır yaralanan, gözünü ve kimi vücut uzuvlarını kaybeden, sakat kalan yurttaşlarımızın açtığı davalar nedeniyle sorumluların yargılanmasını sağlayıp sağlamayacağını da sordu.
Tüzel, olaylarda binlerce insana gözaltı işlemi yapılıp, tonlarca tazyikli su, binlerce gaz bombası, binlerce eli coplu, çivili sopalı kolluk kullanıldığına dikkat çekti.
Polisin aşırı şiddeti nedeniyle binlerce insanın yaralandığını, metropol kentlerin hastanelerinin savaşın sürdüğü kentlerin hastaneleri gibi; kolu, bacağı alçılı, kafası sargılı, gözü bantlı, ortopedi, acil ve yoğun bakım ünitelerinin yaralı yurttaşlarla dolduğunu belirten Tüzel, “Biri polis dört yurttaşın yaşamını yitirdiği bu olayları önleyemediğiniz için istifa edip, Gezi Parkı ‘ileri demokrasi’ tarihine dipnot düşmeyi düşünmez misiniz?” diye sordu. (Ankara/EVRENSEL)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
