İtiraf ediyorum: Sendikalıyım
Ben 26 Eylül 2012 tarihinde Standart Profil Ege Fabrikasında işe başladım. İki günlük kurstan sonra üretime çıktık. Kursta fabrikayı öyle bir anlattılar ki... Ve o ana kadar başkalarından da fabrikayla ilgili o kadar güzel şeyler duyuyordum ki benim için güzel bir başlangıç olacağını düşünüyordum. Çünkü ben 9 yıl çalıştığım iş yerini burası için bırakmıştım. Üretime girdiğimde tam bir faciayla karşılaştım. Kimyasal dolu, kirli bir ortam. İşe giderken hangi bölümde olduğum belli değildi. Ekip lideri denilen kişiler, işçileri, tipine bakıp bölümüne alıyorlardı. Lavaboya gitmek bile sorundu. Fabrika müdürleri lavabo önünde bekliyorlardı; kaç dakika kaldın, izin aldın mı, diye sormak için. Benim bildiğim fabrika müdürleri işçiyle bu yüzden muhatap olmaz. Bir iş pantolonu veriyorlar, bir mevsim onunla idare ediyorsun. Biz kadınız, iş yerinde kadın çalıştırıyorsan onların ihtiyaçlarına cevap vereceksin. Orada amirlerimizle gülüp muhatap olup konuşursanız, rahatsınız; ama çalışarak orada kalmaya çaba gösterirseniz eğer işiniz zor. Çocuğunuz rahatsız olsa bile izin alamazsınız, hamile kalamazsınız, hasta olamazsınız. Eğer bunlardan biri olursa kartınız basmaz, yani kapı önündesiniz.
Ben 2 haftadır kapının önündeyim zaten. Nedenini biliyor musunuz? İşten çıkarılan arkadaşlarımıza destek için onların yanına katıldık. Bu yüzden ücretli izin verip fabrikanın içine bile almıyorlar 2 haftadır. Daha iyi şartlarda çalışmayı istemek, insan gibi muamele istemek suç mu? Ücretimizin biraz daha üst seviyeye çıkmasını istememiz suç mu? Biz kadınlar olarak neden çalışıyoruz? Ev bütçesine katkı olsun, özellikle çocuklarımız daha iyi yaşasın diye. Evet, itiraf ediyorum: Sendikaya üyeyim ve hiç pişman değilim. Müdürlere sesleniyorum: Sizden de özür dilemiyorum. Özür dilersem geri alacaklarmış. Ya oraya sendikalı olarak iyi şartlarla geri döneriz ya da bize iş çok. Ama size bizim gibi çalışan elemanlar yok !
*Manisa
Evrensel'i Takip Et