Grevlerde sendikalar ortak mücadele etmeli

Gürsoy Turan / Emine Uyar

TABANDA BİRLİKTE KUTLAMA İRADESİ VARDI

Deri-İş İzmir Şube Başkan Makum Alagöz, İzmir’de şimdiye kadarki en kitlesel ve birleşik 1 Mayıs kutlamasının gerçekleştiğini belirterek, bunun altında yatan sebebin, özellikle geçen yıl İzmir Sendikalar Birliğinin ondan önceki 1 Mayıslarda da tabanda birlikte kutlanması yönünde gösterilen iradenin etkili olduğunu belirtti. 1 Mayıs’ın törensel bir miting olmaktan çıkıp mücadele günü olarak gerçekleşmesinde taleplerin belirlenmesinin önemli bir adım olduğunu belirten Alagöz, “İlk defa 1 Mayıs’ı düzenleyen sendika ve odalar ortak yönetim kurulları toplantısı yaparak 2013 1 Mayısı’nda hangi taleplerle çağrı yapacaklarını belirledi. Taşeronlaştırmaya, güvencesiz çalıştırılmaya, iş cinayetlerine, sağlıkta dönüşüme, kentsel dönüşüme karşı barış ve kardeşlik için asılan pankartlarla işçi ve emekçiler 1 Mayıs’a çağrıldı” dedi.

SENDİKALAR SORUMLULUĞUNU GÖRMELİ

İzmir’de işçilerin eş ve çocukları ile 1 Mayıs’a katıldığını belirten Alagöz, İstanbul’da günler öncesinden Hükümet tarafından gerginliğin körüklenip, 1 Mayıs günü yaşananlara zemin yaratıldığını ifade etti. Alagöz, “İstanbul 1 Mayısı’nda illa Taksim Taksim denilmesi tarihi anlamı bakımından haklı görülebilir ama mesele şudur; Taksim’i isteme kararının arkasında durulabildi mi, durulamadı mı? Yeterince birlik içerisinde davranılıp, bütün güçlerle dayanışmanın en iyi örneği sergilenebildi mi diye sormak gerekir” dedi.

Yaşanan grevlere de değinen Alagöz, Hava-İş’in grevi ile ilgili sermaye ve hükümetin açıktan sergilediği kararlı birlikteliği sendikalar olarak kendilerinin de sergilemeyi başarması gerektiğini belirterek, “Şimdi sendikalar, 1 Mayıs’ı aşan bir birlik ve dayanışma ile THY grevinde bir araya gelmeli” dedi.

YEREL MÜCADELE BİRLİKLERİ ÖNEMLİ

Tek Gıda-İş Genel Başkan Danışmanı Gürsel Köse de son yılların en kitlesel 1 Mayısı’nın gerçekleştirildiği İzmir’de barışın dilinin hakim olduğunu belirterek, “1 Mayıs’ın kitlesel ve coşkulu kutlanması biz sendikacılara yeni görev ve sorumluluklar yüklüyor. Bugün ÇAYKUR, THY grevlerindeki gelişmeler, metal işçilerinin sözleşme mücadelesi ve onlarca işyerindeki sendikalaşma direnişleri, İSB’nin ortaya koyduğu çizgide sendikaların iş kolu, işyeri, sendika konfederasyon farkı gözetmeden birleşerek mücadele edilmesine ne kadar ihtiyaç olduğunu gösteriyor” dedi. Taksim’in tarihsel bir öneminin olduğunu belirten Köse, bunu daha anlamlı kılmanın her yeri Taksim yapabilmekten geçtiğini belirtti.

ASIL AMAÇ GÜÇLERİ BİR ARADA TUTMAK OLMALI

Genel-İş 2 No’lu Şube Başkanı Taner Şanlı, İzmir’de son yıllarda arzulanan bir birlikteliğin gerçekleştiğini belirterek, “Çıkan yasalar herkesi etkiliyor. Dolayısıyla buna karşı oluşturulması gereken birliktelik dönemsel olsa da yakalanmış görünüyor. Buralarda oluşturulan platformlar işçinin talepleri yönünde kullanılmalı başka amaçlarla kullanılmamalıdır” dedi. Şanlı, İstanbul 1 Mayısı ile ilgili olarak da, “1 Mayıs günü yaşanacaklar daha önceden düşünülmeli, farklı önlemler alınmalıydı. Bütün güçler orada olabilirdi. Taksim’de ölenlerin anısı 1 Mayıs günü alana girilip girilmemesi ile değil farklı şekillerde de yaşatılabilir” dedi. Şanlı, “Sınıfın sorunlarının dile getirildiği ortak çalışmalar her yerde şimdiden başlatılmalı. Sendikalar kendi örgütlü gücüne dayanarak alanlara çıkmalı. Örgütlü güçleri talepleri etrafında bir arada tutmak asıl amaç olmalı” diye konuştu.

TALEPLER GERİ PLANA İTİLDİ

Eğitim Sen 4 No’lu Şube Başkanı ve KESK Dönem Sözcüsü İsmail Akyol da, 1 Mayıs’tan 2-3 ay önce KESK, DİSK, Türk-İş, TMMOB ve TTB olarak, sorunların arttığı bir süreçte sendikaların bağımsız hareket etme gibi bir lükslerinin olmadığı noktasında bir araya gelindiğini belirtti. Özellikle taşeronlaştırma, kamu çalışanlarının güvencesizleştirilmesine ve özelleştirmelere karşı 1 Mayıs öncesinden eylem ve etkinliklerin başladığına dikkat çeken Akyol, “2013 1 Mayısı’na hangi taleplerle çıkacağımızı ortak bir çalışma ile belirledik” dedi. İstanbul’da 1 Mayıs’ın sadece alan tartışması üzerinden gitmesinin işçi ve emekçilerin taleplerini geri plana ittiğini ifade eden Akyol, “Hükümet’in tavrına karşı sendikaların sağlıklı bir tutum geliştirmeleri gerekiyordu. ‘Çıkarız, çıkarmayız’ tutumu üzerinden şunu da gördük ki işçi ve emekçiler 1 Mayıs alanına gelemediler veya gelmediler” dedi. Bu yıl 1 Mayıs’ın Türkiye genelinde de yaygın kutlandığını belirten Akyol, “Sadece İstanbul’da yaşananlar üzerinden 1 Mayıs değerlendirmesi yapıldı. Gündemi çatışmalar belirledi. İşçi ve emekçilerin yakıcı sorunları ortaya konulamadı” dedi. (İzmir/EVRENSEL)