08 Mayıs 2013 12:45

1 Mayıs, sol ve şampiyonluk kutlayan taraftarlar

1 Mayıs’tan günler sonra Galatasaray da ligde şampiyonluğunu ilan etti. Devletin ‘inşaat çukurlarına düşerler’ gerekçesiyle emekçilere Taksim’de miting yapmayı yasaklaması tartışmaları sürerken binlerce Galatasaray taraftarı şampiyonluğu kutlamak için Taksim’deydi.  1 Mayıs’ı kutlamak isteyenlere

1 Mayıs, sol ve şampiyonluk kutlayan taraftarlar
Paylaş
Faruk Ayyıldız

TAKSİM YASAĞINDA TARAFTARIN SUÇU NE?

Türkiye’de sosyalistler için futbol ve tribün yeterince çekici olmamıştır. Türkiye’de sosyalistler tüm sorunları çözdü tribünler mi kaldı diye düşünenler de olacaktır.  Son Newroz sürecinde tribünlerin milliyetçi çevrelerce ne denli etkili kullanıldığını hatırlatmak gerekiyor. Kadıköy’de kadınlara, Kocaeli’de devrimcilere saldıranlar ve Newroz’un engellenmesi için şehirlerde sokaklara dökülmesi istenenler de yine futbol ‘taraftar’larıydı. Tribünler özellikle ‘genç’lik açısından fazlasıyla potansiyeli olan bir alan. Türkiye’de sosyalistler için tribün, endüstriyel futbol tartışmaları ve ‘sol’ tandanslı taraftar gruplarına duyulan ilgiden ötesine geçememiştir.  AKP’nin, Taksim’i yasaklaması ve taraftarların bu süreçte Taksim’de şampiyonluk kutlamasına çıkması Taksim yasağı için hükümeti eleştirenleri de farklı bir noktaya çekti. Devletin Taksim yasağında savunulacak mantıklı bir taraf yok ancak; “Taraftarlar neden kutlama yapıyor” diyerek taraftarı suçlamaya çalışmanın da mantık çerçevesinde olduğunu söylemek mümkün değil. Eleştiriyi bu noktaya getirenler Taksim yasağında taraftarların suçu olup, olmadığını da cevaplamalı. Ya da sosyalistler tümden ‘taraftar’a bakış açılarını değiştirmeli mi?

MUHALİF TARAFTAR GRUPLARI NEREYE DOĞRU?

Türkiye gibi tribünlerin devlet tarafından ‘bilinçli’ şekilde sağcılığa teslim edildiği bir ülkede böylesi muhalif gruplara ihtiyaç var. Ama bu grupların olumlu işleri kadar eleştirilmesi gereken yönleri de var. “Tribünler sağcılarla dolu o yüzden güçlenemiyorlar” tezini savunmak fazlasıyla yavan ve tribün dışı bir gerçek. Tribün grupları ‘lider’lerinin siyasi görüşleri üzerinden şekillense de, bu liderlerin büyük bölümü muhafazakâr görünümlü milliyetçiler olsa da tribünlerin geneline bakıldığı vakit sayısız sol, sosyalist, demokrat taraftar görmek de mümkün. Ancak bu insanları etrafında toparlayabilecek gruplar sadece siyasi değil aynı zamanda ‘tribün’ grubu da olması gerekiyor. TekYumruk, Sol Açık gibi grupların çelişkisi bu. Tribün grubundan öte sadece siyasi faaliyet yürüten dernek konumunda olmaları tribünlerde büyüyememelerine sebep oluyor. ‘Taraftarlar birbirlerine girdi’ haberleri dışında tribünler sayısız problemlerle de boğuşuyor. Böyle bir ortamda muhalif ‘tribün’ grubu olarak sadece siyasi eylemlere, mitinglere katılıp, tribünlere dair en ufak bir çaba harcamazsanız farklı bir konuma düşüyorsunuz. Son dönemde e-bilet, deplasman yasakları gibi tribünlerde mücadele gediği açabilecek, insanları o grubun etrafına toparlayabilecek sorunlar vardı ama muhalif gruplar bu konulara fazlasıyla ilgisiz kaldı.  Hal böyle olunca muhalif gruplar taraftarlar arasında ‘tribün ile alakası olmayan başka dertleri olan grup’lar olarak kaldı. Sol Açık grubunun,  TekYumruk ile benzer problemleri yaşadığını söyleyebiliriz. Verilebilecek diğer örnek ise; Vamos Bien grubu. Diğer muhalif gruplarının yeteri kadar ‘siyasi’ bulmadığı V. Bien tribünlerde varlığını kabul ettirmiş bir grup. Vamos Bien’in politik tutumu, tavrı ayrıca tartışılır ancak bu sayılan gruplar içerisinde ‘tribün’e en yakın grup oldukları da bir gerçek.


GRUPLARDAN TAKSİM AÇIKLAMALARI

Taksim’in emekçiye yasaklanıp, taraftara izin verilmesine dair muhalif gruplardan yapılan açıklamalar ise eleştirilerimizin ne kadar haklı olduğunu gösteriyor. Sol Açık, Galatasaray Başkanı Ünal Aysal’ın ’20 milyon Galatasaraylı AKP’ye oy veriyor’ sözlerini hatırlatarak Taksim’de şampiyonluğu kutlayan binlerce Galatasaraylının AKP karşıtı gösteri yapamayacağını vurguladığı konuyla alakasız bir açıklama yaptı. Emekçiye kapatılan Taksim’in taraftara açılmasını da kabul etmeyeceklerini belirttikleri, fanatiklik ile sol sekterlik arasında kalmış açıklamalarının yanlışlığını umarım fark ederler. TekYumruk da yaptığı karşı açıklamada Taksim’in hem emekçilere, hem de taraftarlara açık olması gerektiğini savunmuş ve Sol Açık’ın açıklamalarına tepki göstermiş.

ÖNCEKİ HABER

Kendilerine vekiller!

SONRAKİ HABER

Fotoğrafın keşfi İTÜ’de

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa