Asker ölümleri için komisyon talebi
Milli Savunma Bakanlığının ve İnsan Hakları Komisyonunun verilerine göre son on yılda kışladaki asker ölümlerinin sayısının 961’i bulduğunu dile getiren Levent Tüzel, bu ölümlerin mutlaka sorgulanması ve aydınlatılması gerektiğini belirtti.
ÜSTÜ KAPATILDI
Askerliğini yaparken öldürülen Ermeni Er Sevag Balıkçı’yı hatırlatan Tüzel, “Ermeni Er Sevag Balıkçı’nın arkadaşı tarafından öldürülmesinin de üzeri kapatılmıştır” dedi. Yine, 21 Şubat 2013 tarihinde, Emek Partisi Darıca İlçe Yöneticisi Mazlum Aksu’nun, ölümünün kayıtlara ‘şüpheli’ şeklinde geçtiğini aktardı.
Bu örneklerin son olması için acılı aileleri dinlemenin ve taleplerine kulak verilmesinin gerektiğini bildiren Tüzel, “Aileler öncelikle bu soruşturmaların güven ortamını ortadan kaldıracak askeri mahkemelerde değil sivil mahkemelerde yapılmasını istiyor. Ve gerçekten İnsan Hakları Komisyonunun bir alt komisyonu olarak bu konudaki bütün şüpheli ölümleri soruşturacak bir incelemenin ve görevlendirmenin yapılmasını istiyor. Gerçekten zorunlu askerlik yasalarımızdan, anayasadan çıkartılmalı, bütün çağdaş ülkelerde olduğu gibi vicdani ret hakkının tanınması, ölmek, öldürmek istemeyen gençler için zorunlu tutulan bu askerlik hizmetinin artık ortadan kaldırılması gerekmektedir” dedi.
TSK’NIN YAPISI ANTİDEMOKRATİK
Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) yapısının başlı başına antidemokratik olduğunu ifade eden Tüzel, “Sadece savaş ortamı değil, sadece toplumsal eşitsizliklerin, kimlik eşitsizliğinin, inanç eşitsizliğinin yol açtığı haksızlıklar ve psikolojik sorunlar değil, aynı zamanda ordunun yapısı da bu intiharlara ve şüpheli ölümlere yol açmaktadır. Bunlar Meclisimiz tarafından ciddi bir şekilde soruşturulmalı ve masaya yatırılmalı” diye konuştu. Tüzel, bu konudaki Meclis araştırması önergesini sundu.
GENÇLİK BASTIRILMAYA ÇALIŞILIYOR
Tüzel konuşmasında, gençlik hareketi önderleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam edilişlerinin 41. yılında Denizleri anmak isteyenlere yönelik polis saldırısına da değindi. Denizleri anmak isteyen gençlerin, Başbakanın talimatıyla ve İstanbul Valiliğinin emirleriyle gaz bombalarıyla susturulmak, bastırılmak ve eylemlerinin engellenmek istendiğine dikkat çeken Tüzel, “Hükümet, Dilanları, Zeynepleri, İbrahimleri, Serdalları kafalarından gaz fişekleriyle adeta öldürmeye kastederek bu gençlik yakarışlarını, gençlik isteklerini boğmaya, bastırmaya çalışmıştır” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et