6 Temmuz 2025 04:09

Temmuzda ara zam için davranın kardeşler

Rapsodi işçisi


Temmuzda ara zam için davranın kardeşler

İstanbul Esenyurt’tan Rapsodi işçisi

Ev sahibiyle her yıl yenilediğim kira sözleşmesinin süresi bu ay doldu. Geçen gün haber yollamış “Bana uğrasın” diye. Benden büyükler. Severim kendilerini. Yıllardır kiracısıyım, her zaman piyasanın en alt seviyesinde tuttular kira bedelini. Yine öyle olmasını umarak gittim yanına. Hoşbeşten sonra yeni kira sözleşmesini uzattı. Şimşek hızıyla aylık kira bedeli yazan noktaya baktım. Yüzde 100 artış olduğunu gördüm. Beklentimden çok yüksek olmamasına rağmen yine de huzursuz oldum. Hemen kafamda hesap kitap yapmaya başladım. Emekli maaşıma temmuzda enflasyon farkı olarak yüzde 16 civarında artış olacaktı. Bu artış, kiradaki artışı karşılamaya yetmeyecekti. Mecburen işten aldığım maaştan takviye etmem gerekecek. Peki patron temmuzda ara zam yapmazsa? Yapmazsa diyorum çünkü iş yerinde sendika olmadığı için zam yapılıp yapılmadığını ve ne kadar yapıldığını ancak maaş hesaba yattığında öğrenebiliyoruz. İşin daha kötüsü şu ki patron bu temmuzda zam yapmayacağına dair güçlü sinyaller veriyor. Çünkü siparişlerin düşmesiyle küçülmeye gidiyor. Örneğin gece vardiyasını kaldırdı. Günlükçü işçileri artık getirmiyor. Görev alanı değiştirildiği için işten ayrılan operatör ve düz işçilerin yerine yeni alımlar yapmıyor. Bu gelişmelerden dolayı işçilerde de zam beklentisi oldukça zayıf. Zam yapılmazsa işten ayrılacağını söyleyen işçiler var. Yılbaşında enflasyon yüzde 48 iken patron da hükümetin asgari ücrete yaptığı yüzde 30 oranında zam yapmıştı ücretlerimize.

Şimdi temmuzda iyileştirme yapılmazsa bizi zor günler bekliyor. Aslında bu zorlukları yaşamaya başladık . Örneğin geçen hafta fabrikada stok sayımı yapıldığı için bütün işçiler bir hafta izne çıkarıldı. Ben de hemen tatil planı yapmaya başladım. Tatil dediğim de öyle Marmaris, Bodrum tatili değil elbet. Bizim için tatil, doğup büyüdüğümüz memlekete gidip eş-dost ve akrabalarla hasret gidermekten ibaret. İki senedir bayramlarda da memlekete gidememiştim. Bu defa gideyim diyordum ki evdeki hesabın çarşıya uymadığını üzülerek gördüm. Kiradaki yüksek artış, maaşa temmuzda zam yapılmayacağı beklentisi, enflasyon karşısında her gün eriyen ücretimi düşününce ek hesaptan para çekerek tatile gitmenin ileriki aylarda daha ciddi ekonomik sorunlara yol açacağını düşünüp bu sene de memlekete gitmemeye karar verdim. İstanbul’da da geçirebiliriz tatilimizi diye düşündüm.

Kum, deniz, güneş burada da var. Güzel sahiller, eğlence mekanları, sonuçta İstanbul dünyanın her köşesinden turistlerin akın ettiği bir şehir. Biz işçiler İstanbul’da yaşıyoruz ama bu şehrin güzelliklerini görecek zaman ve paramız olmuyor. Bu bir haftalık tatilimi İstanbul’u gezerek değerlendireyim dedim. İlk gün ailecek sahile gittik. Denize girdik. Yedik içtik. İkinci gün oğlumla sinemaya gittik. Üçüncü gün Darıca Hayvanat Bahçesi’ne gittik. Orman hayvanlarını görüp mini bir safari yapalım dedik. Ama ters giden bir şeyler vardı. İstanbul’da yaşamanın ne kadar pahalı olduğunu unutmuştum. Bir işçi ailesine İstanbul’da tatil yapmanın imkansız hale getirildiğini gördüm. Tatilin üçüncü gününde frene basmak zorunda kaldım.

Bir kez daha anladım ki iki dünya, iki yaşam, iki gerçeklik vardı. Bir tarafta zenginlerin, patronların, popüler kültürden beslenenlerin dünyası ve onların lüks ve şatafatla süren pırıltılı yaşamları. Diğer tarafta açlık sınırında ya da bir tık üzerinde maaşla köle gibi çalışan biz işçilerin dünyası ve yaşadığımız şehri dahi gezmekte zorlandığımız, yılda bir kez bile olsa baba ocağına gitmekten sakınarak sürdürdüğümüz bizim yaşamımız.

Bu iki gerçek üzerine düşünmeden yapamıyor insan. “Neden böyle?​” Çünkü kapitalizm denen bu düzen toplumu ikiye bölmüş. Bir tarafta ülkenin servetini elinde tutan patronlar, diğer tarafta emek gücünü satmaktan başka kazancı olmayan biz işçiler. Bu bölünmüşlükte sermayeyi elinde tutan patronlar, hakim oldukları devletin gücünü de kullanarak emeğimizle yarattığımız bütün ekonomik değerlerimizin üstüne çöküyorlar. Bize ise sadece geçimlik bir pay veriyorlar. Son yıllarda ise o geçimlik payı da azaltmaya başladılar. Biz işçilerin dağınık, örgütsüz, “Sandıkta hesap sorarız” tutumundan aldıkları güçle öylesine pervasızlaştılar ki bizi yoksulluk kuyusunun dibine doğru hızla itiyorlar. Bu adaletsizliğe karşı sesini yükseltenleri de grev ve direniş yasaklarıyla, tutuklamalarla, olmadı polis şiddetiyle susturmaya ve ezmeye çalışıyorlar. Ama bu baskıcı yağma düzeninin böyle gitmeyeceğini söyleyenlerin sesi gittikçe çoğalıyor.

Biz işçiler büyük bir sınıfsal sorumlulukla karşı karşıyayız. Bir an önce temmuzda ara zam için fabrikalarda örgütlenmeli, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz” diyerek yürüyen işçi kardeşlerimizin saflarında yerimizi almalıyız. Davranın işçi kardesler!Zaman dişimizi değil, yumruğumuzu sıkma zamanı!

15 Temmuz 2025 11:34

LGS bitti tartışması sürüyor: Eşit ve kamusal eğitim hakkı yok

Eskişehir Eğitim Sen Şube Başkanı Özkan Demirkol, LGS sınavının adil ve eşit olmadığını belirterek, eğitim hakkının piyasa koşullarına terk edildiğini belirtti.

LGS bitti tartışması sürüyor: Eşit ve kamusal eğitim hakkı yok

Fotoğraf: Evrensel

İçerik yükleniyor...

(Evrensel)
15 Temmuz 2025 11:37

Ünye Devlet Hastanesi yoğun bakımında klimalar arızalandı: 20 gündür müdahale edilmiyor

Ordu’nun Ünye ilçesinde bulunan Devlet Hastanesi’nin yoğun bakım ünitesinde klimaların 20 gündür çalışmadığı ortaya çıktı. Durum, hem hastaları hem de sağlık çalışanlarını kritik risklerle karşı karşı

Ünye Devlet Hastanesi yoğun bakımında klimalar arızalandı: 20 gündür müdahale edilmiyor

Fotoğraf: Google Street View

15 Temmuz 2025 13:16

Batman'da düğün malzemeleri satılan iş yerinde yangın çıktı

Batman'da düğün organizasyon malzemeleri satılan bir iş yerinde çıkan yangın söndürüldü. Bir hafta önce de aynı sokakta benzer malzemeler satılan bir iş yerinde yangın çıkmıştı.

Batman'da düğün malzemeleri satılan iş yerinde yangın çıktı

Fotoğraflar: DHA | Kolaj: Evrensel

İçerik yükleniyor...

(DHA)
15 Temmuz 2025 14:25

Tutuklu Avukat Pehlivan'dan çağrı: "Savunma hakkı için yarın Silivri'de olun"

Ekrem İmamoğlu'nun avukatı Mehmet Pehlivan, tutuklandığı için müvekkili İmamoğlu'nun yarın görülecek karar duruşmasına katılamayacağını belirterek, avukatlara ve barolara çağrı yaptı.

Tutuklu Avukat Pehlivan'dan çağrı:

Fotoğraf: İBB

İçerik yükleniyor...

(ANKA)
15 Temmuz 2025 13:59

Zonguldak'ta ruhsatsız işletilen beş maden ocağı kapatıldı

Zonguldak'ta ruhsatsız işletildiği belirlenen beş maden ocağı kapatıldı.

Zonguldak'ta ruhsatsız işletilen beş maden ocağı kapatıldı

Fotoğraf: AA

İçerik yükleniyor...

(AA)

Evrensel'i Takip Et