1.200 yıllık direnişin izleri: Irak’ta Zenc İsyanı’na ait kanal sistemi ortaya çıktı
Irak’ta 9. yüzyılda köleleştirilmiş Afrikalılar, Abbasi Halifeliği’ne karşı ayaklandı. Basra yakınlarında tarım için inşa ettirilen devasa kanal sistemine dair yeni bulgular ortaya çıktı.

Günümüzde Irak olan bölgede kanal sisteminin bir kısmının kalıntılarını gösteren bir drone’dan çekilmiş bir kare. | Fotoğraf: Peter Brown
Günümüz Irak’ında yaklaşık 1.200 yıl önce, köleleştirilmiş insanların otoriteye başkaldırarak inşa ettiği devasa kanal sisteminin kalıntıları yeniden gündemde. Arkeofili'nin yazısına göre; bilim insanları, MS 9. yüzyılda gerçekleşen Zenc İsyanı sırasında inşa edilen bu sulama sistemine dair yeni bulgulara ulaştı.
Abbasi Halifeliği'ne karşı büyük isyan
MS 869 ile 883 yılları arasında, çoğu Afrika’dan getirilen köleleştirilmiş insanlardan oluşan Zenc adlı grup, Abbasi Halifeliği’ne karşı isyan etti. Tarihi kaynaklara göre, isyan öncesinde Zencler, Basra yakınlarında tarım alanlarını sulamak amacıyla yaklaşık 800 kilometrekarelik bir alanda büyük bir kanal sistemi inşa etmişti.
Bugün kullanılmayan bu kanalların izleri hâlâ arazide görülebiliyor. Yaklaşık 7.000 kadar toprak sırt kalıntısı, o dönemin izlerini taşıyor. Ancak bu yapıların gerçekten Zenc İsyanı döneminde mi yapıldığı bugüne kadar kesinleşmemişti.
Toprakların yaşı belirlendi
Bu soruya yanıt arayan bilim insanları, kanal sistemindeki dört toprak sırtından örnekler alarak yaşlarını belirlemeye çalıştı. Optik Uyarımlı Lüminesans (OSL) yöntemiyle yapılan analizler, bu yapıların MS 9. yüzyıl sonları ile 13. yüzyıl ortaları arasında inşa edildiğini ortaya koydu. Bulgular, Antiquity dergisinde yayımlandı.
Çalışmanın birinci yazarı, Radboud Kültür ve Tarih Enstitüsü ile Durham Üniversitesi’nden arkeolog Peter J. Brown, “Bazı sırtların tarihiyle isyan dönemi arasındaki yakınlık, bu yapıların en azından bir kısmının inşasında isyanda yer alan kişilerin de rol aldığını güçlü şekilde düşündürüyor” dedi.
Ancak araştırma, kanal sisteminin isyandan sonra da inşa edilmeye devam ettiğini gösteriyor. Brown, “İsyandan sonra tam olarak ne olduğu konusunda bilgimiz sınırlı. Bu sistemde köleleştirilmiş insanların mı yoksa özgür çiftçilerin mi çalışmaya devam ettiği bilinmiyor” dedi.
Araştırmacılara göre bu yapıların 13. yüzyıl ortalarında terk edilmesi, 1.258 yılında Bağdat’ın Moğollar tarafından yağmalanmasıyla bağlantılı olabilir.
Zorbalık ve direniş
Zenc İsyanı, bölgedeki köleleştirilmiş insanların ilk başkaldırısı değildi. MS 689-690 ve 694-695 yıllarında da benzer isyanlar yaşanmış, ancak kısa sürede bastırılmıştı. Üçüncü isyan ise Abbasiler’in bölgedeki hakimiyetini uzun yıllar sarsacak bir ayaklanmaya dönüştü.
İsyan öncesinde bölgede köleleştirilmiş işçilerin bulunduğu kamplarda 50 ila 500 kişi yaşıyordu. Brown’a göre bu insanlar “efendi” olarak adlandırılan kişilerin yönetimi altındaydı ve ağır koşullarda çalışıyordu.
“Bu insanlar kanalları kazmak, çıkan toprağı bugünkü sırt yapıları hâline getirmek zorundaydı. Muhtemelen eşek gibi hayvanlardan da faydalanıyorlardı. Ayrıca kanallar inşa edildikten sonra sürekli temizlenmeleri gerekiyordu” diye anlatıyor Brown.
Tarih yazımında yeni tartışmalar
Toronto Üniversitesinden İslam tarihi uzmanı Adam Ali, araştırmanın dikkat çekici olduğunu ancak sadece dört sırt örneğiyle sınırlı kalındığını, daha fazla çalışma yapılması gerektiğini belirtti.
Virginia Üniversitesinden tarih profesörü Kristina Richardson ise bulguların, Zenc İsyanı bastırıldıktan sonra köleleştirilmiş Doğu Afrikalıların tarımsal köle olarak kullanılmaya devam ettiğini ortaya koyabileceğini ifade etti. Richardson, “Bu bulgular, Orta Doğuluların isyan sonrası Doğu Afrikalı köleleri tarımsal iş gücünden çıkardığına dair genel kabul gören tarihsel görüşü sorguluyor” dedi.
(Alıntı)
Evrensel'i Takip Et