Sendikacı da patron da işçiye yükleniyor
ETİ fabrikasında çalışan bir grup işçi yazdı: Evrensel'in yaptığı haberler sayesinde toplu sözleşme sürecinin hızlandığını, patron ve Tekgıda-İş’in de paniklediğini gördük.

Fotoğraf: DHA
ETİ işçileri
Merhaba Evrensel okurları. Bizler ETİ Gıda Fabrikasında çalışan işçileriz. Yeni imzalanan toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecimiz, fabrikadaki gelişmeler ve sendika yönetiminin paniklemesi hakkında birkaç söz söyleme gereği hissettik. Öncelikle TİS sürecinde biz işçilerin yanında olan, bizim haberlerimizi yapan, sesimizi tüm Türkiye’yle paylaşan gazetenize teşekkür ederiz. Yapılan haberler sayesinde sürecin hızlandığını, patron ve Tekgıda-İş’in de paniklediğini gördük.
TİS süreci yeni bitti ve ardından da Kurban Bayramı’na girdik. En düşük küçükbaş kurban fiyatının 20 bin TL olduğu ortamda 7 bin 350 lira kurban parasının yatmış olmasını sendikacılar zafer diye karşılamamızı bekledi. Geçim derdi ve zorluğu herkesin malumu, o nedenle o konulara çok girmeyeceğiz. Sadece şunu belirtmek isteriz; bizlere zafermiş gibi sunulan 7 bin 350 TL ne çocuklarımıza bayramlık kıyafetler alabilmeye ne de bir kurban almaya yetti. Bizim işverene kazandırdıklarımızın yanında bize 7 bin 350 TL gibi komik bir rakamın bayram ikramiyesi olarak verilmesi ve sendikacıların bunu kazandık diye sunması sendikanın içinde bulunduğu acziyeti göstermektedir.
Sendikacıların içine düştüğü bir başka acziyet ise TİS sonrası Evrensel’in yaptığı haberin Facebook paylaşımının altına üşüşmesidir. Çünkü yorumlarda bir sürü yalan, iftira, karalama olduğunu gördük. Hem TİS süreci hem de sonrasında yapılan haberlerden ne kadar büyük bir rahatsızlık içinde olduklarını biliyorduk. Ancak Facebook paylaşımının altına gelen yorumlar bunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Burada yapılan bazı yorumlarla sendika temsilcilerinin hem ne kadar bilgisiz hem de ne kadar patron yanlısı olduklarını gördük. Örneğin biri “Evrensel gitsin asgari ücretle çalışan işçilerin sorunlarını yazsın o fabrikaları haber yapsın. Sendikalı sözleşme imzalanan iş yerlerine bulaşmasın” gibi şeyler yazmış. Bu yorum, arkadaşın Evrensel gazetesinden bihaber olduğunu, gazeteyi hiç okumadığını gösteriyor. Biraz gazeteyi okumuş olsaydı, Evrensel’in sendikalı-sendikasız tüm işçilerin sorunlarını yazdığını bilirdi. Bir de sendikalı iş yerlerinde sorunlar yokmuş ya da olamazmış gibi konuşuyor. Evet, bizim iş yerimiz sendikalı ve sözleşme yapıyor. Fakat ETİ işçisinin onlarca sorunu var. Bir başka sendikacı da ETİ işvereninin de sendikanın da yanındayız demiş. Ne kadar patroncu olduklarını, patron sendikası olduklarını gizleme gereği bile duymamışlar. Bu arkadaşlar sendikacılığı o kadar ayağa düşürdüler ki işçilerin sendikaya olan güveni kalmadı.
Hem işveren hem sendika işçilerin hiç sesi çıkmasın, hiç konuşmasın, hiç itiraz etmesin istiyor. İşçi gazetelere nasıl konuşur, nasıl sorunlarını anlatır, nasıl yazar-çizer diye düşünüp, biz işçiler bunları yaptıkça da şok oluyorlar. Onlar kendilerine köle istiyorlar. Ama biz köle olmayacağız. İnsanca bir yaşam bizim de hakkımız ve hakkımız için mücadele edeceğiz.
Evrensel'i Takip Et