İzmir’den Filistin’e destek: “Madleen’e özgürlük, Vela’ya ambargo”
İzmir’de çeşitli siyasi partiler, kurumlar ve üniversite öğrencileri, Filistin halkı ve Madleen için basın açıklaması gerçekleştirdi: “Madleen Gemisi’nin taşıdığı iradenin yanındayız.”
İzmir — İzmir’de çeşitli siyasi partiler, kurumlar ve üniversite öğrencileri, Filistin halkı ve Madleen için bir araya gelerek basın açıklaması gerçekleştirdi. Alsancak’ta yer alan ÖSYM binası önünde bir araya gelen kitle, “Emperyalistler, işbirlikçiler altıncı filoyu unutmayın”, “Katil İsrail işbirlikçi AKP”, “Nehirden denize özgür Filistin” ve “Emperyalizm yenilecek, direnen halklar kazanacak” sloganları ile Türkan Saylan Kültür Merkezi önüne yürüdü ve burada basın açıklaması gerçekleştirildi.
Ortak basın açıklamasını okuyan ESP MYK Üyesi Birkan Polat, Filistin’e yönelik saldırılar karşısında susan tüm devlet, hükümet ve kurumların bu suça ortak olduğunu belirterek, “Türkiye dahil olmak üzere neredeyse tüm dünya devletleri Filistin soykırımı karşısından bölgesel ve emperyalist çıkarları doğrultusunda açık destek ya da sessizlikle bu suça ortak olmaktadır. Filistin halkının üzerine yağan bombalar yalnızca İsrail’in değil; onunla diplomatik, askeri ve ekonomik ilişkilerini sürdüren tüm devletlerin suç ortaklığıyla yağmaktadır” diye konuştu.
“Saray rejimi Vela’nın Mersin’den geçmesine izin verdi”
AKP’nin ikiyüzlü bir tutum içerisinde olduğunu vurgulayan Polat, “Saray rejimi her yerde Filistin halkı için yalandan destek açıklamaları yaparken, soykırımcı İsrail ordusuna silah üreten İsrail Askeri Endüstrileri şirketine yüzlerce ton çelik götüren VELA adlı ölüm gemisinin, Mersin Limanından geçmesine izin vermiştir. İsrail ile ticari ilişkilerini, ihracatı artarak devam ettirirken, Suriye’de İsrail ile işbirliği içinde rejimi düşürüp yeni katliamlara ortak olurken Filistin’i sahiplenmek islamcı ikiyüzlülüğün sıradanlaşmış örnekleridir” ifadelerini kullandı.
“Madleen Gemisi’nin taşıdığı iradenin yanındayız”
Gazze’ye yönelik ablukanın yıkılması için yola çıkan Madleen Gemisi’nin yalnızca insani yardım değil aynı zamanda Filistin halkına ulaştırılmak istenen uluslararası dayanışma iradesini taşıdığını kaydeden Polat, “Gemide gönüllü aktivistler, sağlıkçılar, gazeteciler ve insani yardım malzemeleriyle birlikte, dünyanın dört bir yanından yükselen ‘ablukayı tanımıyoruz’ iradesi bulunmaktadır. Emperyalist ülkelerin İsrail desteğine rağmen dünyada halkların ve emekçilerin Filistin’e özgürlük haykıran sesi susturulamamıştır. Bu cesur ve onurlu girişime karşı, soykırımcı, işgalci İsrail güçleri Filistin halkının yardımına koşanlara bile saldırmakta, engel çıkarmakta, sansür uygulamaktadır. Vela adlısavaş gemisiyle Gazze açıklarında tehdit estirilirken, emperyalist çıkarları koruyanlar Madleen’in barış ve direniş taşıyan çağrısını susturmaya çalışmaktadır. Bizler, Madleen Gemisi'nin taşıdığı iradenin yanındayız! Ablukayı değil, direnişi büyütüyoruz” diye konuştu.
“İsrail ile ilişkiler kesilmeli, siyonist rejimin savaş suçları tanınmalıdır”
Son olarak çağrıda bulunan Polat, “İsrail’le askeri, ticari ve diplomatik ilişkileri kesilmeden, elçilikler kapatılmadan, tüm anlaşmalar iptal edilmeden yapılan her açıklama sadece ikiyüzlü bir oyalamadır. Bu nedenle; İsrail ile tüm ilişkiler kesilmeli, Siyonist rejimin savaş suçları tanınmalıdır. Aynı zamanda Filistin halkının gerçek dostları olan dünya emekçilerini, gençliğini, kadınlarını, işçilerini ve tüm halklarını bu zulme karşı ayağa kalkmaya, sokaklara çıkmaya, sesini yükseltmeye davet ediyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.
Basın açıklaması ardından üniversite öğrencileri adına söz alan Gizem Ezan Dilan Dündar, üniversite öğrencileri olarak ’68 ruhu ve geleneğinin mirasçısı olduklarını belirterek, şunları kaydetti:
- "ABD ve İsrail emperyalizmini lanetliyoruz. Filistin halkının meşru direniş hakkının yanındayız. Soykırıma, işgale, sömürüye karşı küresel direnişin bir parçasıyız.
- AKP iktidarının işbirlikçi politikalarını kınıyoruz. İktidarın, emperyalist güçlerle olan kirli bağlarını derhal kesmesini, İsrail’e yönelik somut yaptırımlar uygulamasını ve gerçek anlamda uluslararası hukuku savunmasını talep ediyoruz. Söylemde ‘Kudüs’ diyerek pratikte İsrail'e silah satışını sürdürmek ikiyüzlülüktür.
- Üniversite yönetimlerini sorumluluğa çağırıyoruz. Kampüslerimizde Filistin ile dayanışma eylemlerine, tartışmalara, akademik çalışmalara özgürlük tanınmalıdır. Bilim insanlarının, öğrencilerin bu konuda sesini yükseltmesinin önündeki her türlü engel kaldırılmalıdır.
- Emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı mücadele, üniversitelerin özgürleşmesi mücadelesiyle iç içedir. Bu mücadelede, öğrenci gençliğin tarihsel rolünün bilincindeyiz. Barış, adalet, bağımsızlık ve bilim için mücadelemiz sürecek.”
Evrensel'i Takip Et