06 Mayıs 2011 02:56

Sağlık emekçileri isyanda

19-20 Nisan'da gerçekleştirdikleri 'beyaz grev'le sağlıkta dönüşüme karşı eşit, parasız, nitelikli sağlık hizmeti ve insanca çalışma koşulları talep eden sağlık emekçilerinin yurdun dört bir yanındaki eylemleri devam ediyor. İstanbul, Ankara, İzmir'de birbirinden farklı taleplerle gerçekleşen eylemlerde sağlı

Sağlık emekçileri isyanda
Paylaş

‘BİZ HANCI, SİZ YOLCUSUNUZ’

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’ndan (SES), grev yapan hekim ve sağlıkçıları hedefe alan  Sağlık Bakanı ve Başbakan’a tepki geldi. SES’ten Sağlık Bakanı’na gönderilen mektupta, “biz hancı, siz yolcusunuz” hatırlatması yapıldı.

SES’ten yapılan yazılı açıklamada, Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a yazılan mektuba yer verildi.

Başbakan ve Sağlık Bakanı’nın “biz hancı siz yolcusunuz” diye uyarıldığı açıklamada, Başbakan’ın grev yapan sağlıkçılara, “Beğenmezseniz çeker gidersiniz, milletten beddua alırsınız iflah olmazsınız” sözlerine tepki yer aldı. Açıklamada, “Sayın Başbakan size şunu söylemek isteriz. Üniversiteye giriş sınavına giren 2 milyona yakın gencimizin bedduasını kim alıyor? Kübra bebeğin açlıktan ölmesinin sorumluluğunu bir Başbakan olarak hissediyor musunuz? soruları yöneltildi.

Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a da “Her gün bir sağlık emekçisinin şiddete uğramasının sizce anlamı nedir? Bir kaymakamın doktor dövmesini nasıl açıklarsınız? 2008 yılında Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bebekler neden öldü? 2009 yılında yürüttüğünüz kızamık kampanyasında sadece İzmir’de 60 hamile kadın neden kürtaj olmak zorunda kaldı?​” sorularına yanıt istendi. Açıklamada, “Biz hancı siz yolcusunuz. Bizler nice iktidarlar gördük. Nice baskılar, sürgünler yaşadık. Faili meçhullere kurban gittik, ama iktidarların hiç biri bizi yıldırmayı başaramadı. İleri demokrasiyi dilinden düşürmeyen sizin iktidarınız; sağlık emekçilerine yönelik baskı, sürgün, soruşturma ve cezaevlerini reva gördü. Ancak, geçmişimizi incelerseniz bunların nafile çabalar olduğunu görürsünüz.” denildi. (Ankara/EVRENSEL)


DİŞ HEKİMLERİNDEN 'UZMANLIK' PROTESTOSU

Ankara Diş Hekimleri Odası ve Türk Diş Hekimleri Birliği, diş hekimliğinde 8 ana dalda uzmanlığa yer veren kanunlara ve performans değerlendirmesiyle aynı işi yapan hekimler arasında farklı ücretlendirme getirecek düzenlemeye tepki gösterdiler.

Diş Hekimleri dün Sağlık Bakanlığı önünde Diş hekimliğinde 8 ana dalda ayrı ayrı uzmanlığın oluşturulmasına yer veren kanuna tepki gösterdiler. Türk Diş Hekimleri Birliği Yönetim Kurulu üyesi Süha Alpay, bu kanunun bilime ve toplumsal gereksinimlere aykırı olarak düzenlendiğini ve kamuda çalışan diş hekimlerinin farklı ücretler almasına neden olarak emeği değersizleştireceğini ifade etti. Alpay, bu uygulamanın iş barışını ve çalışma barışını da bozacağını kaydetti. “Hastanın diğer uzman diş hekimine başvurması ve yönlendirilmesi zorunluluktur” diyen Alpay, aynı işi yapan diş hekimi ile uzman arasındaki ayrımın ise haksızlık olduğunu dile getirdi.

KARIŞIKLIĞA YOL AÇAR!

Ankara Diş Hekimleri Odası Başkanı Merih Baykara kendilerinin de yıllardır bu uzmanlık konusunda çalışmalar yaptıklarını fakat uzmanlığın kaç dal olması ile ilgili değil, uygulama yöntemleri ile ilgilendiklerini belirtti. Uzmanlık alanlarının hak ve yetki sınırlarının net bir biçimde belirlenmeden 8 ana dalda uzmanlık belirlenmesinin karışıklığa yol açacağını ifade eden Baykara, “Çalışma alanları konusunda kanunla diş hekimi ünvanı almış bir meslektaşımızın alanının daraltılması düşünülemez” dedi. (Ankara/EVRENSEL)


Uzun süredir özlük ve ekonomik hakları için alkışlı eylemler yapan, İstanbul Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi asistan hekimleri, bugün acil servis önünde toplanarak bir basın açıklaması yaptı. “Asistanlar mağdur, hastalar yasta, hastane iflasta” pankartının açıldığı eyleme hastalar da alkışlarla destek verdi.

GÜNDE 35 SAAT HAFTADA 110 SAAT ÇALIŞIYORUZ

Asistan hekimler adına basın açıklamasını okuyan aynı hastanenin psikiyatri servisi asistanı Ulaş Yılmaz, uzun ve yıpratıcı çalışma koşullarında çalıştıklarını ancak  emeklerinin karşılığını alamadıklarını belirtti. Günde 35 saat, haftada 110 saate varan çalışma koşullarında çalıştıklarını belirten Yılmaz, “Canını dişine takarak çalışan biz asistan hekimler, ciddi bir ekonomik dar boğaz ile karşı karşıyayız ” dedi. Döner sermayeden de aylardır ödenek alamadıklarını söyleyen Yılmaz, “Hastane yetkilileri bu durumun  mazereti olarak , hastane borçlarının gelirleri aşmasını gösterdi ” diye konuştu. Halka kaliteli hizmet vermek istediklerini bu yüzden talepleri karşılanana kadar alkışlı protestolar başta olmak üzere daha ciddi eylem kararları da alacaklarını vurgulayan Yılmaz, “Bu süreçte doğacak mağduriyetlerden bu talepleri karşılamayanlar sorumludur” dedi.

HALKA KALİTELİ HİZMET VERMEK İÇİN

Eyleme katılan Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Hasan Oğan, “Bizim eylemimizin amacı, halka daha kaliteli hizmet vermek ve sağlıklı çalışma koşullarında emeğimizin hakkını alarak çalışmaktır” diye konuştu.

Burada konuşan, Türk Tabipleri Birliği Merkez Yönetim Kurulu üyesi Hüseyin Demirdizen, başbakana seslenerek, “Bize “beğenmiyorsanız çekip gidin’ diyemezsiniz. Siz bu feryadı dindirmek için o koltuktasınız” dedi. Beyin cerrahisi sevisinde ameliyat asistanı olan bir hekim, ağır çalışma koşullarına rağmen  halka kaliteli sağlık  hizmet vermeye çalıştıklarını belirterek “Ben 36 saate varan çalışma koşullarında çalışıyorum ve doğru düzgün uyumadan, dinlenmeden ameliyatlara giriyorum, hastalara bakıyorum ve kimi zaman yorgunluktan görev sırasında uyuya kalıyorum ama ben verdiğimin emeğin karşılığını alamıyorum” diye konuştu.

Asistan hekimler talepleri karşılanıncaya kadar eylemlerine devam edeceklerini belirtti. (İstanbul/EVRENSEL) 


DOKTORLARA KARŞI ŞİDDET KINANDI

İzmir Bozyaka Eğitim Araştırma Hastanesi’nde dün gece acil serviste görevli bir doktorun hasta yakınlarının saldırısına uğradığını belirten İzmir Tabip Odası, saldırıyı kınadı.

Tabip Odası tarafından yapılan açıklamada, “Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İzmir’de acil hizmetlerinin en yoğun verildiği hastanelerimizin başında gelen kuruluşlardandır. Tüm çalışanlarımız büyük iş yükünü büyük bir özveri ile karşılamaktadırlar. Hekime ve sağlık çalışanlarına yönelik saldırıları lanetliyoruz. Saldırganların cezalandırılmasını talep ediyor ve bu işin takipçisi olduğumuzu bütün kamuoyuna duyuruyoruz.” denildi.

DUR DEMENİN ZAMANI GELMEDİ Mİ?

Meslektaşlarına hukuki ve manevi her türlü desteği vereceklerini açıklayan oda yetkilileri açıklamada, ”Birçok zorluklarla uğraşan, zor ve yoğun çalışma koşullarında nitelikli sağlık hizmetleri vermeye çalışan sağlık çalışanları bu davranışları hak etmediklerini düşünüyorlar. Meslekten uzaklaşma eğilimi giderek artıyor. Buna dur demenin zamanı gelmedi mi?

Hekime ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olgularında timsah gözyaşları döken idarecilere sesleniyoruz. Yaptığınız açıklamalarla ve uygulamalarla sağlık çalışanlarını boy hedefi getiren siz idareciler, mutlu musunuz? ‘Sağlık çalışanlarının şiddete uğramasını kabullenmiyoruz’ açıklaması yapan ancak hiçbir önlem almayan idareciler, ne kadar samimisiniz? Meslek örgütünün önerilerine, sağlık çalışanlarına şiddete karşı hazırlanan yasa tasarılarına niçin kulağınızı tıkıyorsunuz? Hekime şiddetin faili, bu saldırılara karşı hiçbir idari ve hukuki önlem almayan, hastaları sağlık çalışanlarına yönelik kışkırtan idarecilerdir. Bizler, sağlık çalışanları ve sağlık çalışanlarının temsilcileri, hastalarımıza sahip çıkmaya, sağlık hizmeti sunmaya devam edeceğiz.” denildi.

Öte yandan Genel Sağlık İş Sendikası da saldırıyı kınadığını açıkladı. (İZMİR)

ÖNCEKİ HABER

Demiryolu emekçileri Ankara'ya yürüyecek

SONRAKİ HABER

Türk ve Kürt kadınları el ele çalışacak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa