23 Mayıs 2025 23:08

Eskişehir’de katliam yasasına karşı açıklama: “Hayvan hakları anayasal güvence altına alınmalı”

Eskişehir — Eskişehir’de Yaşam Hakkı Savunucuları Espark önünde katliam yasasına karşı açıklama yaptı. “Kısırlaştır aşılat yerinde yaşat”, “Katliam yasası geri çekilsin”, “Hayvan cinayetleri politiktir” sloganlarının atıldığı açıklamada, 3 günlük açlık grevine başlandı.

Yerel yönetimler ve kamu kurumlarının yıllardır sorumluluklarını yerine getirmediğine kısırlaştırma, aşılama ve rehabilitasyon çalışmaları için ayrılması gereken kaynakların nereye harcandığının belirsiz olduğuna vurgu yapılan açıklamada, yerel yönetimler ve kamu kurumlarının üzerine düşen görevleri yapmadığı dile getirildi.

“Hayatı değersizleştiren bu yıkım politikalarıdır”

Basın açıklamasını Yaşam Hakkı Savunucuları adına Merve Akbulut okudu. Akbulut, “Bugün köpekler, algı operasyonlarıyla toplumun düşmanı ilan edilmiş, çocukların güvenliği bahanesiyle nefretin hedefi haline getirilmiştir. Oysa biz biliyoruz ki, çocukların güvenliğini bahane edenler bu ülkede çocuk istismarını aklayan, çocuk işçiliğini görmezden gelenlerdir. Kamusal huzuru tehdit eden, sokak köpekleri değil; hayatı değersizleştiren bu yıkım politikalarıdır” dedi.

Yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte, toplama ve katletme olaylarında ciddi bir artış yaşandığını söyleyen Akbulut, hayvanların yaşam hakkı için İzmir, Eskişehir ve İstanbul’da açlık grevine başladıklarını duyurdu.

“Bu yasa anayasal ilkelere aykırıdır”

Akbulut, “Bu grev, yalnızca bir protesto biçimi değil; barınak denen ölüm kamplarında açlıkla, susuzlukla, hastalıkla boğuşan, diri diri gömülen, aç bırakılan can dostlarımızla kurduğumuz bir dayanışma köprüsüdür. Açlığımız onların açlığıdır. Direnişimiz onların sesi, onların nefesidir. Bu yasa, bilime, vicdana, kamu yararına ve anayasal ilkelere aykırıdır” diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in “yasaya uymayacağız” yönündeki açıklamalarına rağmen CHPli belediyelerin, ölüm politikalarını fiilen uyguladığına şahit olduklarını söyleyen Akbulut, “Hayvanların geleceği ve politik olarak son derece hayati bir mesele, yalnızca maaş kaygısıyla ya da işini kaybetme korkusuyla hareket eden kişilere bırakılamaz. Bu konuda etik, vicdani ve bilimsel temellere dayanan, şeffaf ve denetlenebilir yapılar kurulmalı; süreçler hak savunucularıyla işbirliği içinde yürütülmelidir” dedi.

“Ölüm kampı barınaklar derhal hayvan hastanesine dönüştürülmeli”

Akbulut, taleplerini şu şekilde sıraladı;

  • “Katliam Yasası” derhal geri çekilmeli, hayvanların yaşam ve özgürlük haklarını güvenceye alan yeni bir yasa oluşturulmalı. Yeni yasada 5199 sayılı kanunun 6. maddesindeki “kısırlaştır, aşılat, yerinde yaşat” ilkesi korunmalı. Hayvan hakları anayasal güvence altına alınmalı.
  • Ölüm kampı barınaklar derhal hayvan hastanesine dönüştürülmeli. Kırdan kente kısırlaştırma seferberliği başlatılması için tüm il ve ilçelerde kısırlaştırma ve ilkyardım üniteleri oluşturulmalı.
  • Toplamalar derhal durdurulmalı. Hayvanlar için tedavi merkezine dönüşene kadar tüm barınaklarda şeffaf yönetime geçilmeli; gönüllülerle ortak protokoller imzalanmalı. Barınaklar 7/24 halkın ziyaretine açık olmalı; hayvanların haklarına yönelik ihlallerin tespit edilebilmesi için her bölümün net şekilde gözlenebildiği kamera sistemine geçilmeli. Çalıştığı kurumda bulunmayan ama çağrıldığında gelen “icapçı veteriner hekim” uygulaması tamamen kalkmalı, her il ve ilçede 7/24 çalışan veteriner hekim ve teknik kadro sağlanmalı. Özellikle “muhalefet” partileri belediyelerinden bu konuda açık beyan ve somut adımlar talep ediyoruz.
  • “Pet” olarak kategorize edilerek bir meta gibi alınıp satılabilen tüm hayvanların üretim ve satışı yasaklanmalı, yasağa aykırı hareket ederek suç işleyenlere caydırıcı ceza uygulanmalı.
  • Hayvana şiddete caydırıcı cezalar getirilmeli ve hayvana şiddeti kurumsal hale getiren belediyeler de bu kapsama alınmalı.
  • Toplum huzuru ile barışını bozacak şekilde hayvanları hedef haline getirip, hayvanlara ve hayvan hakkı savunucularına yönelik şiddeti ve öldürmeyi aşılayan, güzelleyen yazılı ve sözlü medya şirketlerine ve sorumlularına caydırıcı idari para cezaları getirilmeli, Güvenli Sokaklar Derneği ve benzer hayvan düşmanı oluşumlar kapatılmalı, yöneticileri yargılanmalı.

(Evrensel)

ABONE OL

Evrensel'i Takip Et