Özgür Özel'den "yeni anayasa" mesajı: Hukuk tanımayanlarla müzakere edilmez, mücadele edilir
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Erdoğan'ın anayasaya dair yaptığı açıklamalara ilişkin, "Hukuk tanımayanlarla müzakere edilmez, mücadele edilir" ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Silivri Cezaevinde Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in duruşmasına katıldı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile görüştü. Ardından açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yeni anayasaya bir kez daha kapıyı kapattı. Özel, "Hukuk tanımayanlarla müzakere edilmez, mücadele edilir" dedi. Yargıyı siyasi operasyon yaptığına dair eleştiren Özel, AKP dönemine bakmadıklarını söylerek, "Sayıştay raporları elimde. Fatih Belediyesine operasyon yapabiliyor musunuz? Tüm dosyaları açıklayacağım" diye konuştu.
Özel, "PKK/KCK üyesi olmak" suçundan tutuklanmasının ardından görevden uzaklaştırılan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in yargılandığı davanın ilk duruşmasına dair değerlendirmelerde bulunan Özel, "İzleyen heyet için hiçbir şey diyemem, mutlaka onlar da çok şaşırdı ama iddia makamındaki savcı santim santim makama gömüldü. Tek tek ispatlıyor. Teker teker koydu. Deyim yerindeyse iddianameyi böyle uçak yaptı, attı savcıya doğru. Böyle başının üstünden geçti. Fiilen değil. Yapılan iş o. İddianameyi uçak yaptı yolladı, gemi yapsa yüzmez batar" ifadelerini kullandı.
"Ekrem İmamoğlu'nun kayıp telefonu bulundu" haberlerine de değinen Özel, "O telefon numarasını girince ben de Beylikdüzü Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu yazıyor. 2013'te kaydettiğim ilk numara. Ekrem Başkan da çok gülmüş ona. Graham Bell bile bir telefonu bulduğuna bu kadar sevinmedi. O telefondan bir şey çıkması dışında bir umudunuz yok. Hiçbir şey yok o telefonda" diye konuştu.
"Sayıştay raporlarına rağmen Fatih Belediyesine neden dokunulmuyor"
Özel, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yürütülen soruşturmayı sert sözlerle eleştirdi. Yargının “siyasi saiklerle” hareket ettiğini savunan Özel, Sayıştay’ın tespitlerine rağmen işlem yapılmayan AKP’li Fatih Belediyesi için süre verdi: “Salıya kadar harekete geçilmezse, bekletilen tüm dosyaları kamuoyuna açıklayacağım.”
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yalnızca CHP’li yönetim dönemine ait ihaleleri incelediğini belirten Özel, şöyle konuştu: “İstanbul Büyükşehir Belediyesinden şu ihale dosyalarını bir yolla diyorsunuz. İBB hepsini birden yolluyor. ‘Dur ya bu çok’ diyorsunuz. 2019 öncesini istemiyorsunuz. Niye istemiyorsunuz sen? Sen adalet mi arıyorsun yoksa bulduğun kişiye suç mu arıyorsun?”
Bazı şirketlerin özellikle soruşturma dışında bırakıldığını ileri süren Özel, AKP'ye yakın firmaların korunup kollandığını söyledi: “Aynı ihalede şu şirketleri getir, bunu getirme. Getirme dedikleri AK Parti’ye yakın, koruyup kolladıkları şirketler.”
Yargının bağımsız olması gerektiğini vurgulayan Özel, “Sen cumhuriyetin savcısı mısın, AK Parti’nin savcısı mısın? Suç varsa gereği yapılsın ama senin görevin Sayıştay’ın bulduğu kusurları kovuşturmak, olmayanı aramak değil.” ifadelerini kullandı.İBB’nin kendi iç denetçileriyle hataları tespit ettiğini ve gereğini yaptığını da hatırlatan Özel, “Sayıştay Dijital Deneyim Müzesi’nde kusur bulmuş. Ekrem Bey iç denetçi görevlendirip gereğini yapmış. Bu dosyada itirafçılık imkânı tanımış. Yine de soruşturuluyor. Bu ne vicdanla, ne hukukla bağdaşır.” dedi.
Özel, AKP’li belediyelere dokunulmadığını belirterek Fatih Belediyesi’ne dikkat çekti: “Fatih Belediyesine operasyon yapabiliyor musunuz? Salıya kadar Fatih Belediyesini alıyor mu, almıyor mu göreyim. İnsan gibi çağır ama. Öyle insanlık onuruna aykırı muameleyi Fatih Belediye Başkanı'na da yapman doğru değil. Hiçbir belediye başkanına yapma.”
Kamu vicdanına seslenen Özel, yaşananların halk nezdinde karşılık bulmadığını belirtti: “Bu kadar haksızlık milletin vicdanından döndü, dönüyor, dönecek. Her hafta Tayyip Bey’e ve Akın Bey’e inananların sayısı azalıyor, bize inananların sayısı artıyor. O anketleri de görüyorsunuz. İşte bu yüzden yerin dibine batıyorsunuz. Bu yüzden. Beter olun, beter olun.”
Yeni anayasa tartışmalarına da değinen Özel, Erdoğan’la masaya oturmayacaklarını şu sözlerle ifade etti: “Anayasaya uymayanla müzakere edilmez. Önce hukuk, sonra anayasa. Ben Erdoğan’ı seçenlerle yaparım demokratik anayasayı, Erdoğan’la değil.”
"Aday olma derdim yok açıklamasına yanıt; sözüne güvenilemeyecek biri"
Erken seçim çağrısını yineleyen Özel, “Erdoğan kaybedeceği için ‘badire’ diyor. Ama bu Türkiye’nin çıkış yolu. 20 milyona gidiyor imzalar. O sandık ya gelecek ya gelecek” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Benim tekrar aday olma derdim yok” sözlerine ilişkin ise “Sözüne güvenilemeyecek biri. Aday olsa da olmasa da cumhurbaşkanı Ekrem İmamoğlu olacak” dedi.
Özel, konuşmasını şu sözlerle bitirdi: “Bu kadar vicdansız, hukuk tanımayan adamlarla neyi müzakere edeceğim? Önce anayasaya uysunlar. O zaman oturur konuşuruz."
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın CHP'li tutuklu belediye başkanlarının pankart ve afişlerinin toplatılması yönünde İl Emniyet Müdürlüğü'ne yazı göndermesine de tepki gösteren Özel, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'e tepki göstererek, "Hayatımda duyduğum en hukuk tanımaz karar. İddianame bile yok. Başkanım biz asalım, gelsinler indirsinler. Hadi indirsin Akın GürlekTepemin tasını attırmasın gider odasının kapısına asarım" ifadelerini kullandı.
Açıklamalarının ardından soruları yanıtlayan Genel Başkan Özgür Özel, bazı “terör hükümlülerinin cezalarının Yargıtay tarafından bozulması ancak belediye başkanlarının içerde tutulması” hakkındaki soruya, “Bombada parmak izi bulunan terörist bu şekilde serbest kalıyorsa bu çok vahim bir durumdur. Bu konuyu en yakından Sayın Bahçeli’nin takip ediyor olması lazım. Cenazeye katılmış, biz o zaman katılamamıştık cenazeye. Aileye verdiği taziye vardır. Ben diyorum ki, ‘O aile bu süreçte kurulacak komisyonda sözü olsun’ diyorum. ‘O ailenin gözünün içine bakamayacağımız işler yapmayalım’ diyorum. İşte mesela bu anlattığınız, olay böyleyse yani. Ben de sabah gazetede böyle bir okudum haberi sadece. Devlet Bey’in cenazeye katıldığını okudum, 300 yıl ceza almış bozulmuş. Eğer buysa anladıkları, işte bu yapmaya çalıştıkları işler, bunlar olmasın diye biz yıllardır diyoruz ki ‘Meclis’te bir komisyon kuralım, oturalım, bütün boyutlarıyla konuşalım.’ Bir sürü kategori var. Suç işlemişler, işlememişler, örgüt üyeleri, üye gibi sayılanlar falan. Bunların hepsinin enine boyuna konuşulması lazım. Ondan sonra da sağlıklı adımlar atılması lazım. Biz terörsüz Türkiye istiyoruz, biz terörsüz ve demokratik Türkiye istiyoruz. Biz terörsüz Türkiye’nin en önemli yolunun demokratikleşme olduğunu biliyoruz. Bunun için en önemli katkıları vermeye hazırız. Ama bu dediğiniz gibi şehitlerin kemiklerini sızlatacak, gazilerin yüzüne bakamayacağımız, analara, çocuklara ne diyeceğimiz… “
“Tayyip Bey’i yeniden seçtirme üzerinden hesap kitap yaparak değil”
“Hadi Devlet Bey, şimdi gitsin o aileye bir şey söylesin” diye sözlerine Özel, “Bir süreci böylesine yönetirseniz, böyle zor durumda kalırsınız. Onu iterek, bunu kakarak kendince plan yaparak, Tayyip Bey’i yeniden seçtirme üzerinden hesap kitap yaparak değil, demokratikleşerek, sorunları çözerek ve her adımı doğru planlayarak, kimsenin de sinirine, yarasına, sinir ucuna basmadan, yarasını yeniden kanatmadan yapılması lazım. Yoksa öyle bu olacak şey mi? Bu mu yani yapacağınız?” yanıtını verdi.
“Biz herkesin tam eşit olduğu bir Anayasa istiyoruz"
Genel Başkan Özgür Özel, “sivil Anayasa ve azınlık tartışmaları” hakkındaki soruyu şöyle yanıtladı:
“Soruyu sahiplenmeden söylüyorum. Çünkü Kürtler azınlık değil, Aleviler azınlık değil. Azınlıklar Anayasal bir tanım ve o kanun çıktığında kimler azınlık sayıldıysa, azınlıklar onlar. Ama şunu söylemek isterim: Anayasa’ya uymayan biriyle, Anayasa’yı tanımayan biriyle, kendi iktidarı için Anayasa’yı ayaklar altına almaktan çekinmeyen biriyle, bekar, gencecik, yalnız bir annenin bebeğinin gözünün yaşına bakmayan biriyle, acıması olmayan biriyle, müzakere edilemeyen biriyle, yani oturup da şu arkada yarattığı hukuksuzluğu içine sindirebilen biriyle, Vera’yı üç yıldır babasız tutan biriyle, kendisinin annesine edilen küfrü elleriyle silmiş Osman Kavala’yı hala daha ‘Anneme küfür yazdı’ diye Ahmet Hakan’ın köşesinde yalanlandığı halde aylar önce, yıllar önce şahidi akademisyenler söylediği halde, sırf kendi iktidarını uzatmak için burada insanları tutan biriyle, siz diyorsunuz ki ‘Demokratik bir Anayasa yapar mısınız?’ Bakın onu seçenlerle yaparım. Geçmişte bir hata yapmış Erdoğan’ı seçmiş. Gelecekte o insanlarla Türkiye’nin en demokratik Anayasasını, en sivil Anayasasını yaparım. Dezavantajlı grupları kayıran Anayasa da yaparım. Hepimiz yaparız bunu. Biz sivil bir Anayasa istiyoruz, biz herkesin tam eşit olduğu bir Anayasa istiyoruz. O Anayasa’ya uygun kanunlar olsun, o kanunlar herkese eşit uygulansın istiyoruz. Kimse geride kalmasını istiyoruz” dedi.
Özel şöyle devam etti: “Ben geride İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin üç kez üst üste Tayyip Erdoğan’ın adaylarını yenmiş ve Cumhurbaşkanı Adayımı geride bırakacağım, sonra gideceğim Tayyip Erdoğan’a. Arkadaşlarım buradayken ne konuştuk? Can Atalay, seçilmiş milletvekili buradayken ne konuştuk? Anayasa Mahkemesi kararları varken ne konuşacağım? AİHM kararları varken ben bunlarla ne konuşacağım? Önce bir Anayasa’ya uyusunlar.”
“Kavgayı tercih ettiler, zulmü tercih ettiler”
Ben 31 Mart’ta seçimi kazandım, Mayıs ayının 6’sı mıydı neydi, Sayın Erdoğan’la görüştük. Dedim ki ‘Bu zehirli dilden Türkiye’yi kurtaralım. Birbirimize bağırmakla çağırmakla, emeklinin de karnı doymuyor, asgari ücret de artmıyor, insanların demokratik talepleri de olmuyor, cezaevleri de boşalmıyor. Gelin hukuka ve Anayasa’ya uyalım.’ Yanımdaydı Namık Bey, satır satır not tuttu. Tarihin önünde utanacak değil, övünülecek bir görüşme yaptık orada. Bizim açımızdan. O gün dediklerimizi söyleseler, bugün yaşanan bunca olumsuzluğun hiçbirisi yaşanmayacak. Ne bu kadar yoksulluk, ne bu kadar haksızlık, ne bu kadar adaletsizlik. Ama neyi tercih ettiler? Kavgayı tercih ettiler, zulmü tercih ettiler. İstanbul İl Başkanlığı’nın önündeydik beraber. Ne dedim o gün? Bu yaptıklarını sordunuz. ‘Savaş ilanı kabul ediyorum’ dedim. ‘Siz ne yapacaksınız?’ ‘Savaş ilan edilmiş bir parti ne yaparsa onu yapacağım, mücadele edeceğim’ dedim.
“Önce Anayasa Mahkemesi, AİHM kararlarına uysunlar”
Mücadele ediyorum arkadaşlar, mücadele ediyoruz hep beraber. Mücadele edeceğiz. Bunlarla müzakere edilmez, bu kadar vicdansız, acımasız, hukuk tanımayan adamlarla neyini müzakere edeceğim? Önce bir normal, böyle bir müzakere edilebilir bir zemine getirsinler bakalım Türkiye’yi. Bütün Anayasa Mahkemesi kararlarına uysun, AİHM kararlarına uysun. Desin ki ‘Ben tamamım.’ Ben de tamamım o zaman. Oturalım bir bakalım ne yapabiliriz diye. Bir Anayasa çiğnemenin müeyyidesini konuşmak lazım ilk önce bu ülkede. Anayasa’ya ilk onu yazmak lazım, böyle alnına. Anayasa’ya uymayana ne müeyyide yapılacak? Çünkü bu müeyyidesizlik şımarttı bunları bu kadar.”
“Bir kez daha aday olabilmek için yapıyor”
”Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Yeni Anayasa’yı kendim için istemiyorum. Benim tekrar seçilme ya da aday olma gibi bir derdim yok” sözleri hakkında, “Anayasa tartışmaları üzerinden bunu nasıl okumak gerekir?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Anayasa masasına çağrı için toplumdaki en büyük çekince şu: Bir kez daha aday olabilmek için yapıyor. Bu itirazı durdurabilmek, toplumun bu itirazının önüne geçebilmek için gerçekleri konuşmuyor. Hepimiz biliyoruz ki tek derdi… O derdi yüzünden Ahmet Özer içeride. Tek derdi, ‘Hiç kaybetmiyorum’ diyordu, kaybetti. Birinci parti olmakla övünüyordu, ikinci parti. Beşinci parti ile birlikte kör topal, zorla ayakta tuttukları bir iktidar var. O yüzden bundan sonraki süreçte de Erdoğan bu tip taleplerde bulunur. Ama daha önce sözüne güvenilemez olduğunu defalarca ispatladığı için bizim onun sözüne bu anlamda bir itibarımız yok maalesef. Ayrıca da biz AK Parti’nin adayıyla değil, kendi adayımızla ilgileniyoruz. Sayın Erdoğan aday olsa da olmasa da bir sonraki Cumhurbaşkanı, milletimizin takdirleriyle Ekrem İmamoğlu olacak.”
(Politika Servisi)
Evrensel'i Takip Et