16 Mayıs 2025 03:27

Direniş baskılarla, tehditlerle biter mi sandınız?

Biz, bu düzenin çarkları arasında ezilmeyi reddediyoruz. Üniversiteliler olarak buradayız. Parasız, bilimsel ve özgür bir üniversiteyi kuruncaya dek mücadeleye devam ediyoruz.

Direniş baskılarla, tehditlerle biter mi sandınız?

Fotoğraf: Evrensel

Azra Deniz YÜKSEL

Trakya Üniversitesi

19 Mart’tan beri Edirne’de sürdürülen öğrenci hareketiyle beraber 25 Mart’ta arkadaşlarımız Azra, Zeynep ve Özgür hukuksuzca tutuklandı. Bizler, Trakya Üniversitesi öğrencileri olarak, yalnızca tutuklu arkadaşlarımız için değil, üniversitemizin kayyım rektörünün kampüslerimize uyguladığı keyfi ve baskıcı müdahalelere karşı da bir arada mücadele etmeye devam ediyoruz.

Yıllardır öğrencilerin politikaya dahil olmamasına alışmış atanmış rektör, Trakya Üniversitesi Öğrencileri Platformu’nun varlığıyla artık üniversitelilerin de mücadele etmesini bir tehdit olarak gördü. Bu sebeple okul içerisinde yapılan bütün protestolar, yürüyüşler veya oturma eylemlerinde öğrenciler rahatlıkla ÖGB şiddetiyle karşılaştı, baskılanmaya çalışıldı. TEM’in (Terörle Mücadele Birimi) kampüs içerisinde dolaşmasını normalleştirmeye çalışılıyor. Rektör, öğrencileri hedef göstermeyi kendine görev edinmiş durumda.

Direnişimizi kampüsümüzde devam ettirdik

Fakat biz bu baskılar bizi sindirmeyi başaramadı. Trakya Üniversitesi öğrencileri olarak eylemlerin yalnızca yürüyüşlerden ve barikat zorlamalardan geçmediğini biliyoruz, eylemliliği kalıplaşmış hareketlerin dışına da çıkarabiliyoruz. Eylemlilik; birlik olmak, dayanışmak, beraber üretmek ve direnmektir.

20 Nisan Pazar günü Trakya Üniversitesi Öğrencileri, 15 Temmuz parkında üniversitelilerin bir arada ne kadar güçlü olabildiğini gösteren büyük bir etkinlik düzenledi. Birlikte tartıştık, konuştuk, paylaştık. Tartışmalarımızda ekonomik boykotun öneminden, ÖTK’nin (Öğrenci Temsilciliği Kurulu) gerekliliğinden ve kampüslerimizdeki çeşitli sorunlardan bahsettik.

Takas pazarında çeşitli kitapların, takıların ve kıyafetlerin takas edilmesiyle ekonomik boykotun önemini vurgulamakla kalmadık, aynı zamanda öğrencilerin üretkenliğini ve paylaşımcılığını da ortaya koyduk. Türkülerimizle, şarkılarımızla, dayanışmamızla oradaydık.

Sorunlarımızı kayyım rektörler değil biz çözebiliriz

Trakya Üniversitesi Öğrencileri olarak, SKS’nin (Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı) kulüplere uyguladığı sansür ve baskılar, kütüphane yetersizliği, tekelleşen ve fahiş fiyatlar uygulayan kantinler, hijyen sorunları, niteliksiz eğitim, anayasanın 20. Maddesi gereğince suç sayılan Kampüs 4.0 uygulaması, pahalı ulaşım gibi pek çok sorunla boğuşuyoruz. Bu sorunlara karşı sessiz kalmamız için türlü kılıflar uyduranları da çok iyi tanıyoruz. Atanmış rektör ve temsil ettiği düzen bütün bu gerçeklerin farkında.

Biz, bu düzenin çarkları arasında ezilmeyi reddediyoruz. Ne baskılar ne sansürler ne de keyfi tutuklamalar bizleri sindiremez. Biz, birbirine kenetlenmiş Trakya Üniversitesi öğrencileriyiz. Sırtımızı haklılığımıza ve dayanışmamıza yaslayarak birbirimizden güç alıyoruz. Bu mücadele yalnızca birkaç arkadaşımızın değil, hepimizin mücadelesidir. Üniversiteliler olarak biz buradayız, gitmiyoruz, susmuyoruz, boyun eğmiyoruz. Parasız, bilimsel ve özgür bir üniversiteyi kuruncaya dek mücadeleye devam ediyoruz.

ABONE OL

Evrensel'i Takip Et