AYM’den Suruç Anmasında polis şiddetine hak ihlali kararı
Anayasa Mahkemesi, 2019’da Ankara’da düzenlenen Suruç Katliamı anmasında polis müdahalesinin insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele yasağını ve toplantı hakkını ihlal ettiğine hükmetti.

Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel
Anayasa Mahkemesi, (AYM) 2019 yılında Ankara’da düzenlenen Suruç Katliamı’nın yıldönümü anmasına saldırı sırasında polis tarafından güç kullanılması nedeniyle yapılan bireysel başvuruda, insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele yasağının ve toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiğine karar verdi.
Sendika.Org'un haberine göre Anayasa Mahkemesi’nin 2 Mayıs 2024 tarihli kararına göre, protestoya müdahale sırasında insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele yasağının ve toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının ihlal edildiğine hükmederken, Ankara Bölge İdare Mahkemesi ise 28 Şubat 2025 tarihli kararıyla olayda adı geçen kamu görevlileri hakkında ön inceleme yapılmaksızın verilen “işleme konulmama” kararını kaldırdı.
Başvurucular, 20 Temmuz 2019 tarihinde, Suruç Katliamı’nın yıldönümünde Ankara’nın Sakarya Caddesi’nde bir anma etkinliği düzenlemek istemiş, ancak polisin saldırısıyla gözaltına alınmışlardı. Başvurucuların gözaltı sırasında darbedildiği ve başında ödem ve sıyrıklar oluştuğu adli raporlarla belgelendi. Ancak yapılan suç duyurusuna rağmen savcılık, kamu görevlileri hakkında “kovuşturmaya yer olmadığına” karar vermişti.
AYM: Müdahale orantılı değildi, soruşturma etkili yürütülmedi
Avukat Deniz Altaylı’nın müvekkilleri için başvurduğu Anayasa Mahkemesi, kolluk kuvvetlerinin güç kullanımının gerekliliğinin ve orantılılığının ortaya konulamadığını vurguladı. Ayrıca, savcılığın yürüttüğü soruşturmanın etkili olmadığı değerlendirilerek, insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele yasağının hem maddi hem de usul boyutuyla ihlal edildiğine karar verildi.
Toplantı hakkının kanunsuz şekilde engellendiği tespit edildi
Mahkeme, Valiliğin “Zeytin Dalı Harekâtı süresince” tüm eylem ve etkinlikleri izne bağladığı kararın, olağanüstü hâl sona erdikten sonra geçerliliğini yitirdiğini ve bu gerekçeyle yapılan müdahalenin kanuni ölçütünü karşılamadığını belirtti. Bu nedenle tüm başvurucular yönünden toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının da ihlal edildiğine hükmedildi.
AYM, itiraz eden başvuruculara manevi tazminat ödenmesine karar verdi. Ayrıca, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yeniden etkin bir soruşturma yürütmesi gerektiği belirtildi.
Bölge İdare Mahkemesi: İşleme koymama kararı hukuka aykırı
Olayla ilgili Ankara Valiliği, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun kapsamında, Emniyet Müdürü ve diğer kolluk amirleri hakkında yapılan şikâyetleri işleme koymamıştı. Ancak Ankara Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesi, 28 Şubat 2025 tarihli kararıyla bu kararı hukuka aykırı buldu.
Mahkeme, başvurucuların iddialarının soyut ve genel olmaktan uzak olduğunu, ön inceleme yapılmasını gerektirecek yeterlilikte olduğunu belirtti. Bu nedenle Valiliğin şikâyeti doğrudan işleme koymama kararını kaldırarak, kamu görevlileri hakkında ön inceleme yapılmasına hükmetti. (Haber Merkezi)
Evrensel'i Takip Et