13 Mayıs 2025 16:15

Trump’ın Körfez turu Arap basınında: Asıl öncelik ekonomi

Trump'ın Körfez turuna dair Arap basınında yer alan değerlendirmelerde, ziyaretin güvenlik krizlerinden ziyade, büyük ölçekli ekonomik ve yatırım anlaşmalarına odaklandığına dikkat çekildi.

Trump’ın Körfez turu Arap basınında: Asıl öncelik ekonomi

Fotoğraf: Suudi Arabistan Kraliyet Divanı

İLGİLİ BAŞLIKLAR

Yusuf Ertaş

ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni kapsayan Körfez turuna başladı. Arap basını, bu ziyareti hem içeriği hem de zamanlaması açısından dikkat çekici bir gelişme olarak değerlendiriyor. Ziyaretin merkezinde ise güvenlik krizlerinden ziyade, büyük ölçekli ekonomik ve yatırım anlaşmaları yer alıyor.

Ekonomik anlaşmalar öncelikli

Al Arabiya Al Cedid haber sitesi, Trump’ın Körfez turunu “Ekonomik anlaşmaların ağırlıkta olduğu bir ziyaret” olarak tanımladı. Siteye göre Trump, bu ziyarette Gazze savaşı ya da İran’ın nükleer programı gibi bölgeyi sarsan güvenlik krizlerinden çok, yatırım ve ticaret alanlarında anlaşmalar imzalamayı amaçlıyor. Aynı çerçevede, Suudi Arabistan merkezli El Mecelle haber sitesi, Trump’ın ziyaretini “İki ülke arasındaki tarihi ortaklıkta bir dönüm noktası” olarak nitelendirerek, Riyad’da yapılması beklenen milyarlarca dolarlık anlaşmaların, özellikle ABD ve Çin ile gerilimlerin arttığı bir dönemde stratejik önem taşıdığına işaret etti.

Trump’a Riyad’da, ABD’nin önde gelen finans ve teknoloji şirketlerinin üst düzey yöneticilerinden oluşan bir heyet eşlik ediyor. Bu heyette BlackRock CEO’su Larry Fink, Citi Group’tan Jane Fraser, Blackstone’dan Steve Schwarzman, Franklin Templeton’dan Jenny Johnson, Alphabet’ten Ruth Porat, IBM CEO’su Arvind Krishna ve Qualcomm’dan Cristiano Amon gibi isimler yer alıyor. Bu durum, gezinin ekonomik niteliğini daha da belirginleştiriyor.

İsrail’de soru işaretleri

Al Arabiya haber sitesi, ziyaretin Tel Aviv’i kapsamamasının İsrail kamuoyunda soru işaretlerine neden olduğuna dikkat çekti. Bölgedeki bazı yorumcular da, Trump’ın İsrail-Gazze savaşı ve İran tehdidini gözetmekle birlikte bu ziyaret aracılığıyla daha çok Körfez ülkeleriyle stratejik bağları pekiştirmeyi hedeflediğine dikkat çekiyor.

Lübnan merkezli Al Mayadin, gözlemcilerin Trump’ın bu turunu, Cumhuriyetçi Parti içindeki “Önce Amerika” kanadının etkisinin artmasıyla birlikte, geleneksel ortakları ikinci plana atma pahasına ekonomik ve stratejik kazanımlar elde etme politikasının bir yansıması olarak gördüğünü yazdı.

Trump’ın bu turu, 2017 yılında başkanlığının ilk yurt dışı ziyaretini yine Suudi Arabistan’a yapması nedeniyle sembolik bir anlam da taşıyor. Suudi sermayeli Şarkul Awsat, bu benzerliğe dikkat çekerek, Trump’ın Körfez ülkeleriyle kurduğu özel bağa işaret etti. Bu tekrar, Trump’ın dış politikasında Ortadoğu’nun vazgeçilmezliğine dair bir mesaj olarak okunuyor.

Trilyonluk hedef şüpheli

Russia Al Youm haber sitesi, Trump’ın Körfez turuna “Trilyonluk anlaşmalar ve karşılıklı yatırımlar” başlığıyla yer verdi. Haberde Trump’ın 1 trilyon dolarlık yatırım hedefini dillendirdiği, ancak uzmanların düşük petrol fiyatları ve bölgedeki ekonomik belirsizlikler nedeniyle bu hedefin ulaşılabilirliği konusunda şüphe taşıdığı aktarıldı.

Trump’ın Körfez turu, Arap basınına göre hem bir “geri dönüş” mesajı hem de ABD’nin bölgede ekonomik diplomasi üzerinden nüfuzunu artırma stratejisi olarak okunuyor. Gazze, Yemen ve İran gibi sıcak başlıkların gündemdeki ağırlığına rağmen, Trump’ın bu turda askeri ve güvenlik dosyalarından çok, ABD ekonomisine kazanç sağlayacak iş birliklerine yönelmesi dikkat çekici. Her konuşmasında “önce Amerika” sloganına vurgu yapan Trump’ın kendisini bu turda, uluslararası krizlerden ziyade doğrudan ABD çıkarlarını öne çıkaran bir lider olarak konumlandırdığına işaret ediliyor.

ABONE OL

EVRENSEL'İNMANŞETİ

İran’a yönelik saldırılar birçok ülke tarafından kınanırken ABD ve İsrail müttefikleri ise destek verdi. Türkiye’nin de içinde bulunduğu bazı ülkeler ise ABD’yi doğrudan kınamayarak ‘endişe’ dile getirmekle yetindi. Kongre onayı dahi olmadan gerçekleştirilen saldırı ABD içinde tartışmaya yol açtı.

ABD Başkanı Trump ise saldırının “tarihi” olduğunu iddia etti, “Artık barış zamanı” dedi. Trump İran boyun eğmezse “gelecekteki saldırılar çok daha büyük ve kolay olacak” sözleriyle tehdit etti. Trump’a teşekkür eden İsrail Başbakanı Netanyahu da “Önce güç gelir, sonra barış gelir” mesajı paylaştı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Soykırımcı İsrail’e her türlü desteği verdiği yetmezmiş gibi bir de İran’ı tehdit eden Trump, Nobel barış ödülü istiyor.

Evrensel'i Takip Et