10 Mayıs 2025 13:57

Anadolu Üniversitesinde öğrenciler okullarındaki sponsorlu etkinliği protesto etti

Anadolu Üniversitesi öğrencileri, İletişim Fakültesi öğrenci temsilciliği kurulunun çağrısıyla üniversite yönetimine yakın olan Sosyal Medya Kulübü'nün yaptığı etkinliği protesto etti.

Anadolu Üniversitesinde öğrenciler okullarındaki sponsorlu etkinliği protesto etti

Fotoğraf: Evrensel

Eskişehir - Anadolu Üniversitesi kulüplerinden olan Sosyal Medya Kulubü, Ala Toker ve Şafak Sezer'in de katıldığı "SMIT SUMMİT" isimli bir etkinlik düzenledi. İletişim Fakültesi öğrenci temsilciliği kurulunun çağrısıyla etkinliği prtotesto eden öğrenciler, kampüs içinde ancak rektörlüğün 'müsaade ettiği' sponsorlu etkinliklerin yapılmasına tepki gösterdi.

Anadolu Üniversitesi içinde bulunan, Öğrenci Merkezi önüne giden öğrenciler "Müşteri değil öğrenciyi", "Yaşasın öğrenci dayanışması",  "Parasız, bilimsel, demokratik eğitim" sloganları attı. Sosyal Medya Kulübü başta olmak üzere kampüs içinde sponsorlarla şirketvari etkinlikler düzenlenmesine de tepki gösterildi.

"Kulüpler, yönetimin ve şirketlerin kulübü haline geldi"

Bilimsel ve demokratik eğitimin tehlikede olduğunun vurgulandığı basın açıklamasında "Artık kulüplerin ne kadar konuşabileceğine rektörlük karar veriyor. Kulüpler, öğrencilerin değil, üniversite yönetiminin, sponsor markaların ve kişisel çıkarların temsilcisi haline gelmiş durumda" dendi. Etkinlik konuklarından Ala Tokel'in İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil'in katledilmesine dair kayıtsızlığınin tepki çektiğinin de hatırlatıldığı açıklamada, "Öte yandan bu etkinliğin sponsorlarından biri olan Social Casual, öğrenciler sokağa çıktığında mekânlarının kapılarını öğrencilere kapatmış, öğrencilerin karşısında durmuştur. Bugün hala aynı sponsorla işbirliği sürüyor. Çünkü bu kulüpler artık öğrencinin değil, markaların yanında saf tutuyor. Üniversiteler, öğrencilerin bir araya geldiği, birlikte düşündüğü, tartıştığı, ürettiği yerlerdir. Kulüpler ise bu üretimin taşıyıcısıdır. Ancak bugün, atanmış rektörlerin ve iktidarın baskısıyla, üniversitelerdeki demokratik yapılar tasfiye ediliyor. Kulüpler, idarenin ve sermayenin belirlediği sınırlar içinde hareket etmeye zorlanıyor. Öğrencilerin söz hakkı gasp ediliyor. Etkinlikler, içerikleriyle değil, sponsorlarıyla var oluyor. Kulüpler yöneticilerinin kişisel CV malzemesi haline geliyor, içinde ise torpilli görev dağılımları, hiyerarşi, sessizlik ve itaat dayatılıyor. Dahası, sadece kulübün tutumunu eleştirdiği için bir kadın sıra arkadaşımız, kulüp üyeleri tarafından etnik kimliği de öne sürülerek açıkça hedef gösterilmiştir. Sessiz kalmak bir tercihten öte, baskıcı ilişkilerin örgütlü hale gelmesidir. Bu yalnızca bireysel bir tutum değil, kulüplerin içindeki hiyerarşik ve dışlayıcı yapının da göstergesidir. Oysa kulüpler öğrencinin nefesidir, sözü, dayanışmasıdır. Bu tabloda ise kulüpler öğrencilerin sesi olamaz. Öğrencilerin yararına değil, üniversite yönetiminin hoşuna gidecek işler yapan yapılar öğrenciyi temsil edemez. Bu nedenle biz boykottayız. Etkinliğe gitmiyoruz, sıra arkadaşlarımızı da gitmemeye davet ediyoruz. Çünkü bu düzene ortak olmayacağız, olmamalıyız"' ifadeleri kullanıldı. Basın açıklamasının sonunda, yarın devam edecek etkinliği protesto etmek üzere, 12.00'de Öğrenci Merkezi önüne çağrı yapıldı. (Evrensel)

Evrensel'i Takip Et