Sağlıkta tüm yollar kapalı

Konu ile ilgili görüşlerini aldığımız sağlık örgütleri, yaşanan olayın sağlıkta dönüşüm politikalarının yarattığı ilaca ve tedaviye erişim sorunundan kaynaklandığını, hükümetin politikalarının kanser hastalığı gibi hayati hastalıklarda bile hastaları kaderine mahkum ettiğini söylüyor.

İLAÇTA TASARRUF DÖNEMİ

TTB Genel Sekreteri Bayazıt İlhan önemli sorunlardan birinin tedaviye ulaşım olduğunu aktarıyor. Sağlık sisteminde yaşanan dönüşümle birlikte ilaca ulaşımda daha önce hiç yaşanmayan zorlukların yaşanmaya başlandığına dikkat çeken İlhan, süreci ise şöyle özetliyor: “Türkiye’de muayene sayısı çok fazla artmış durumda. Bununla beraber ilaç kullanımı ve beraberinde ilaca ödenecek para miktarı da artıyor. Devlet ilaçlar için ödediği para miktarını yük olarak görünce, SGK ilaç şirketlerine ödenecek fiyatları düşürüyor. İlaç şirketleri bu düşük ilaç fiyatları nedeniyle ilaçları piyasadan geri çekiyor.”

İlhan, 2002 yılında Türkiye’de 699 milyon kutu ilaç tüketildiğini, bu sayının 2010 yılında 1 milyar 548 milyona çıktığını söylüyor. Aynı dönemde ilaç kullanımı neredeyse 3 kat artarken devletin ilaca ödediği para ise aynı yıllarda 12 milyon liradan 15 milyon liraya çıktı. İlaç kullanımındaki yüksek artışa rağmen devletin ilaca ödediği paranın aynı miktarda artmaması ilaç fiyatlarının baskılanması sonucu oluşuyor.

SOSYAL GÜVENLİK SADAKAYA DÖNÜŞTÜ

Bayazıt İlhan yeni sağlık sisteminin sadece ilaç alımında değil tedaviye ulaşma meselesinde de sorunlar yarattığını, SGK’nın özel hastanelerde verilen hizmetler için ödediği “paket fiyat” uygulamasında da önemli sorunlar yaşandığını söylüyor. İlhan bu durumu “Her türlü durumda asıl mağdur yine vatandaş oluyor” şeklinde açıklıyor  İlhan sağlık politikaları nedeniyle hastaların ilaçları kimi zaman cebinden ödemek zorunda kaldığını belirtirken hükümetin sağlık politikaları sonucu sosyal güvenliğin bir hak olarak değil bir sadaka olarak algılandığına vurgu yapıyor.

SAĞLIK İLAÇ TEKELLERİNE BAĞLI

SES Genel Başkanı Çetin Erdolu yaşanan sürecin birden fazla nedeni olduğunu dile getiriyor. İlk neden SGK’nin ilaç politikaları. Erdolu, 2002 yılından itibaren ilaç sektörünün ilaç tekellerine bağlı hale getirildiğini, bu dönemde kamuya ait SGK ilaç fabrikasının tasfiye edildiğine de vurgu yapıyor. Yeni sağlık politikaları nedeniyle karlılığı olmayan ilaçların temininde sorunlar yaşanıyor. SGK’nin tedavi ve ilaçların sigorta kapsamını belirleme konusunda tek başına yetki hakkı, bazı hastalıkların ve ilaçların kâr amacıyla kapsam dışına çıkarılmasına neden olabiliyor. Bu sorunların yaşanması aynı zamanda korsan ilaç firmalarını devreye sokuyor ve bu sistem karaborsa fiyatları ortaya çıkarıyor. İkinci ve asıl nedeninin ise sağlıkta ticarileştirme olduğunu ve yeni sağlık sisteminde her kademede para alındığını vurgulayan Erdolu, bu mantık nedeniyle “kâr getirmeyen ilaçlar”a ihtiyaç duyulan hastalıklarda tedavi de mümkün olmuyor.

İLAÇ ARTIK TEMİN EDİLEBİLECEK

Dilek Özçelik’in yaşadıklarının gündeme gelmesinin ardından SGK, Blemisin adlı ilacın Türkiye’de üretilen versiyonuna provisyon verdi. Bu ilaç artık eczanelerden temin edilebilecek.

HASTALAR SAĞLIK HİZMETİNE ERİŞEMİYOR

Hasta Hakları Derneği Başkanı Leyla Ezgi: Hastaların genel olarak karşılaştığı sıkıntı, sağlık hizmetlerine erişememek ve ilaçların çok pahalı olması. İnsanlar erişemediği için hastalık ilerliyor ve tedavisi zorlaşıyor. Bazen hiç olmuyor. SGK ilaçların bazılarını karşılıyor. Kanser ilaçlarının da öyle. Genç kadın arkadaşım Dilek son derece haklıdır. Sadaka değil ücretsiz, ulaşılabilir bir sağlık hizmeti istiyoruz.

BULUNMAYAN İLAÇLARIN YÜZDE 40'I KANSERLE İLGİLİ

İstanbul Eczacılar Birliği Sekreteri Hakan Ertem aşağı çekilen ilaç fiyatları yüzünden bugün Türkiye’de 310 kalem ilacın bulunamadığını belirtiyor. Bu ilaçların 70 tanesinin yerine geçebilecek ilaç yok. 310 kalem ilacın yüzde 40 gibi yüksek bir oranı ise kanser ile ilgili hastalıklarda kullanılan ilaçlar.

Bu sonuç SGK’nin sağlık harcamalarında tasarruf politikaları nedeniyle ortaya çıkıyor. SGK’nin, ilaç firmalarından daha düşük fiyata ilaç alma talebi sonucunda firmalar maliyetlerini karşılamadığını söyleyerek Türkiye’ye ilaç satmak istemedi. Bu da düzenli kullanılması gereken kanser, kalp gibi önemli hastalıklarda bazı ilaçların piyasada bulunamamasına ve bu ilaçları kullanması gereken hastaların tedavilerinin aksamasına neden oldu.

Yaratılan mağduriyetleri gidermek için Türk Eczacılar Birliği (TEB) İthal İlaç Birimi talep edilen ilaçlara eş değer ilaçları, Sağlık Bakanlığı ile anlaşmaları sonucu tedarik etti.  Ancak bu ilaçlara daha yüksek fiyat ödenmesi ve devletin kasasından daha çok para çıkması sonucunu doğuruyor. Örneğin, bir damar tıkanıklığı ilacının öngörülen fiyatı 381 lira. Hasta, bu ilacı sosyal güvencesini kullanarak almak isterse, kurum ilaç firmasına 274 lira ödemek istiyor. Ancak firma ilacı Türkiye’de bulundurmadığı için, Sağlık Bakanlığının anlaşma yaptığı TEB İthal İlaç Birimi devreye giriyor ve ilaç ithal ediliyor. İlaç, TEB tarafından ithal edildiğinde, aynı ilaca SGK 977 lira ödüyor.

SGK, yurt dışından ilacın 15 gün içerisinde getirildiğini söylüyor. Ancak Ertem ilaçların yurt dışından gelmesinin neredeyse 1 ayı bulduğunu belirterek, kanser, kalp gibi hastalıklarda 1 ay gibi bir sürenin hayati sonuçlara yol açabileceğini ifade ediyor.  
Sonuç olarak bütün bu süreç SGK’nın daha çok para harcamasına, hastaların ilaçlara ulaşamamasına ve hayati ilaçlara erişimde zorluklara yol açıyor.

SAĞLIKTA EL YAKAN ÜCRETLER

* TÜİK verilerine göre sağlık hizmetlerine ulaşmak yüzde 57.8 zamlandı.
*  Laboratuvar giderleri yüzde 209 oranında arttı.
* Sağlık harcamalarındaki en büyük gideri hastane faturaları oluşturuyor. Hastanelere yapılan müracaatlardaki artış 2011’de yüzde 15 iken bu sayı 2012’de ek bir ivme ile yüzde 23 olarak gerçekleşti.
* Tüm Eczacı İşverenler Sendikası’nın (TEİS) yeni yayımladığı bir araştırmanın sonuçlarına göre, SGK’nin eczacılara ödediği para son 3 yılda değişmezken, hastanelere ödediği para, yüzde 24 arttı.
* İlaç harcamaları 2012’de son 4 yılın en düşük seviyesinde gerçekleşti. SSGSS kapsamındaki çalışan ve emekliler ile sağlık primi devlet tarafından ödenenler için geçen yıl 336 milyon reçete ödemesi yaptı ve reçete bedeli olarak ilaç harcamalarına 13 milyar 865 milyon TL ödeme yaptı. Bu tutar, devletin son 4 yılda yaptığı en düşük ilaç harcaması.
* Türkiye’de kişi başına sağlık harcamaları 2000 ile 2007 yılları arasında 433 dolardan 767 dolara yükseldi. (İstanbul/EVRENSEL)

DR. ZEKİ GÜL: SAĞLIK METALAŞIRKEN KANSER İLAÇLARI - http://www.evrensel.net/news.php?id=54311

BEN 'İLAÇ' DEDİM, BAKAN İSE 'PARA' - http://www.evrensel.net/news.php?id=54263