3 Nisan 2024 15:01
/
Güncelleme: 23:17

“Vergide Adelet” eylemlerinde 7. Hafta: "Ücretimizden değil patronların kârından vergi alın"

Sağlık emekçilerinin "Vergide adalet" eylemleri 7. haftasında. Kendileri en yüksekten vergi verirken patronlara vergi affı geldiğini belirten sağlık emekçileri “Patronların kârından vergi alın" dedi.

“Vergide Adelet” eylemlerinde 7. Hafta: "Ücretimizden değil patronların kârından vergi alın"

Fotoğraf: Evrensel

Vergide adalet isteyen aile hekimleri ve sağlık emekçilerinin eylemleri 7’nci haftada sürdü. Birçok ilde yapılan "Vergide adalet" eylemlerinde yapılan açıklamalarda kendileri en yüksekten vergi verirken patronlara vergi affı geldiğini belirten sağlıkçılar “patronların kârından vergi alın’ dedi

Ankara'da Vergide adalet isteyen aile hekimleri ve sağlık emekçileri, 7’nci haftada da eylemlerini sürdürdü. Ücretlileri erkenden yüksek vergi tarife dilimine girerken patronlara vergi afları geldiğini vurgulayan Dr. Alpertan Açar, “Ücretlerden ve tükettiklerimizden değil, kârdan, ranttan daha fazla vergi alınan, az kazananın az, çok kazanın çok vergi ödediği bir vergi düzeni için; gelirde, vergide ve memlekette adalet için bugün bu metinde imzası olan sağlık emek ve meslek örgütleri ile birlikte vergide adalet mücadelemiz sürecektir” dedi.

Hacettepe Üniversitesi’nde yapılan açıklamaya Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu, Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası, Birlik ve Dayanışma Sendikası, Dev-Sağlık İş, Genel Sağlık İş, Hekim Birliği Sendikası, Sağlık Çalışanları Hak ve Mücadele Derneği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Türk Tabipleri Birliği, Türk Dişhekimleri Birliği, Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği üye ve yöneticileri katıldı.

Açıklamada konuşan Ankara Tabip Odasından Dr. Alpertan Açar , yüksek enflasyon ve durmak bilmeyen zamlarla her gün yoksullaştıklarını vurguladı. Gelir dağılımının bozulduğunu belirten Açar, “Düşük ücretlerle, azalan alım gücümüzle, sendikalaşmanın ve hak aramanın önündeki engellerle, meslek örgütlerinin işlevsiz hale getirilmeye çalışıldığı bir düzende emek sömürüsü her gün biraz daha katmerleniyor. Enflasyonun altında ezilen ücret artışları dahi cebimize yansımadan vergilerle geri alınıyor. Türkiye’de vergi yükü giderek daha fazla işçilerin, emekçilerin, emeklilerin dar gelirlilerin omuzlarına yıkılmaktadır” dedi.

“PATRONLARA SÜREKLİ VERGİ AFFI GELİYOR”

En düşük vergi tarife dilimi artışının bilinçli biçimde düşük artırılmasıyla tüm ücretlilerin erkenden daha yüksek vergi tarife dilimine girdiğini söyleyen Açar, “Zenginin de fakirin de işçinin de patronun da aynı oranda ödediği ve bu yüzden adaletsiz olan KDV gibi dolaylı vergiler devletin tüm vergi gelirlerinin dörtte üçüne ulaşmış durumda. Herkes bilmektedir ki KDV gibi dolaylı vergiler bir ülkede ne kadar fazlaysa, o ülkede vergi sistemi o kadar adaletsizdir. Bizler ücretimizi almadan peşin gelir vergisi öderken, üstelik bu gelir vergisinin oranları çok yüksek iken zenginlere, patronlara sürekli olarak vergi afları geliyor” dedi.

Açar taleplerini şöyle sıraladı:

  • “Gelir vergisi dilimleri üst sınırı, ücretlilerde yüzde 15’e düşürülmelidir.
  • Vergi tarife dilimleri en az yeniden değerleme oranı veya asgari ücret artış oranı kadar artmalıdır.
  • Asgari ücret vergi istisnası vergiden indirim yoluyla değil matrahtan indirim yöntemiyle uygulanmalıdır. Böylece bu istisnadan çalışanlar yararlanmalıdır.
  • İşverenlere sağlanan 5 puan SGK prim desteği herkese sağlanmalıdır.
  • Çağdışı damga vergisi tümüyle kaldırılmalıdır”

“MÜCADELEMİZ SÜRECEK”

Vergide adalet olmadan gelirde adalet olmayacağını vurgulayan Açar, “Ücretlerden ve tükettiklerimizden değil, kardan, ranttan daha fazla vergi alınan, az kazananın az, çok kazanın çok vergi ödediği bir vergi düzeni için; gelirde, vergide ve memlekette adalet için bugün bu metinde imzası olan sağlık emek ve meslek örgütleri ile birlikte vergide adalet mücadelemiz sürecektir. ASM emekçilerinin kesintisiz bir şekilde vergide adalet için yaktığı çoban ateşlerini bugün biraz daha büyütüyoruz. Tüm emeği ile geçinenleri ve ücretlileri bu mücadeleyi birlikte büyütmeye çağırıyoruz” (Ankara/EVRENSEL)


ANTALYA: VERGİDE ADALET İSTİYORUZ

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Antalya Şubesi ve Antalya Tabip Odası (ATO) öncülüğünde başlayan “ Vergide Adalet İstiyoruz” eylemi yedinci haftasında da devam etti. Aile Sağlığı Merkezlerinde başlatılan eylemler diğer sağlık kuruluşlarını da kapsayacak şekilde genişletildi. Bu haftaki eylem Antalya Atatürk Devlet Hastanesi önünde yapıldı. Eylem öncesi dün İstanbul Gayrettepe’de iş cinayetinde hayatını kaybeden emekçiler anıldı. Yapılan anmada  “dün İstanbul Gayrettepe’de 16 katlı bir binanın eksi 1 ve eksi 2. katında faaliyet gösteren gece kulübünde tadilat yapıldığı sırada, sahnenin yanında patlama sonucu çıkan yangında hayatını kaybeden 29 işçimizin kederli ailelerine baş sağlığı diliyor acılarını paylaşıyoruz. Artık yeter! Denetimsiz şekilde, hiç bir işçi sağlığı ve iş güvenliği önleminin alınmadığı koşullarda yaşanan bu facia bir cinayettir. Bu cinayetten, patronlar kadar patronların kar hırsının önüne geçemeyen, denetlemekle yükümlü idare de sorumludur. Tüm sorumluluk bir kaç çalışana yüklenemez, patronlar dahil, denetlemekle yükümlü kişi ve kurumlar ortaya çıkarılmalı ve cezalandırılmalıdır” denildi. Anmanın ardından kurumlar adına ortak basın açıklamasını SES Antalya Şube Eş Başkanı Dr. Kaan Taşer yaptı.

"HER GÜN YOKSULLAŞIYORUZ"

İşçilerin, emekçilerin, sağlık emekçilerinin yüksek enflasyon ve durmak bilmeyen zamlarla her gün yoksullaştığını vurgulayan Taşer; “Ülkemizde gelir dağılımı hızla bozuluyor. Düşük ücretlerle, azalan alım gücümüzle, sendikalaşmanın ve hak aramanın önündeki engellerle, meslek örgütlerinin işlevsiz hale getirilmeye çalışıldığı bir düzende emek sömürüsü her gün biraz daha katmerleniyor. Tüm bunlar yetmezmiş gibi adaletsiz vergi sistemi nedeniyle kaşıkla verilen kepçeyle geri alınıyor” dedi.

Türkiye’de vergi yükünün giderek daha fazla işçilerin, emekçilerin, emeklilerin dar gelirlilerin omuzlarına yıkıldığının ve vergide adaletin kantarının her gün biraz daha bozuldğunun altını çizen Taşer;. “Vergi tarife dilimleri yıllardır bilinçli olarak yeniden değerleme oranı ve asgari ücret artışından az artırılmaktadır. Böylece ücretlilerin erkenden bir üst vergi dilimine girmesine ve daha yüksek oranda vergi vermelerine neden olmaktadır. Bu kadar yüksek enflasyon ortamında, yıl içinde bir üst vergi dilimine girdiği için eline geçen ücreti düşen ücretlilerin geçim mücadelesi daha da zorlaşmaktadır.

2000 yılında 2 bin 500 TL olan ilk vergi tarife dilimi, yeniden değerleme oranına göre artırılsaydı 2024’te ilk vergi tarife dilimi 288 bin 571 TL olarak uygulanmalıydı. Oysa 2024 için ilk vergi dilimi 110.000 TL olarak saptandı. Yeniden değerleme oranına göre olması gereken ilk vergi tarife dilimi ile mevcut ilk vergi tarife dilimi arasında 178 bin 571 TL’lik bir fark oluştu” dedi.

"DOLAYLI VERGİLER TÜM VERGİ GELİRLERİNİN DÖRTTE ÜÇÜNE ULAŞMIŞ DURUMDA"

En düşük vergi tarife dilimi artışının bilinçli biçimde düşük artırılması sonucunda tüm ücretliler erkenden daha yüksek vergi tarife dilimine girmeye başladığını belirten Dr. Kaan Taşer konuşmasının devamında şunları ifade etti;

“Cumhurbaşkanı ilgili mevzuat gereğince ortaya çıkan bu tutarı yüzde 50’sine kadar artırmaya, yüzde 50’sine kadar da indirmeye yetkilidir. Ancak Cumhurbaşkanı bu yetkiyi 2024 yılında da kullanmamış, işçilerin erkenden üst vergi dilime girmesini engellememiştir.

Öte yandan ücretlilerin gelir vergisi oranı da oldukça yüksektir. Bu oran yüzde 10 olarak saptanmalıdır. Bu yönde vergi mevzuatı değişikliği yapılmalıdır. Ayrıca, asgari ücret istisnası vergiden indirim değil, matrahtan indirim yoluyla uygulanmalıdır.

Zenginin de fakirin de işçinin de patronun da aynı oranda ödediği ve bu yüzden adaletsiz olan KDV gibi dolaylı vergiler devletin tüm vergi gelirlerinin dörtte üçüne ulaşmış durumda. Herkes bilmektedir ki KDV gibi dolaylı vergiler bir ülkede ne kadar fazlaysa, o ülkede vergi sistemi o kadar adaletsizdir. Bizler ücretimizi almadan peşin gelir vergisi öderken, üstelik bu gelir vergisinin oranları çok yüksek iken zenginlere, patronlara sürekli olarak vergi afları geliyor.

Oysa yüksek enflasyon dönemlerinde ülkeyi yönetenlerin görevi işçilerin, emekçilerin, emeklilerin alım gücünü korumaktır; gelirde ve vergide adaleti sağlamaktır.”

“Vergide adalet olmadan gelirde adalet olmaz” diyen Taşer “Gelirde, vergide ve memlekette adalet için bugün bu metinde imzası olan sağlık emek ve meslek örgütleri ile birlikte vergide adalet mücadelemiz sürecektir” dedi. (Antalya/EVRENSEL)


ADANA: AİLE HEKİMLERİ VERGİDE ADALET İSTİYOR

Sağlıkçıların başlattığı Aile Sağlığı Merkezi çalışanı emekçiler üzerindeki vergi yüküne karşı Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’nın “Vergide adalet” talebiyle başlattığı  “Her Çarşamba” eylemleri devam ediyor. ASM çalışanlarından kesilen vergi oranının yüzde 15 ile sınırlanması ve sabit kalmasını talep eden emekçiler 7’inci haftada da işyerlerinde taleplerini dile getirdi.

Kamu hizmeti sunan diğer emekçilerden sabit ek ödemeler vergi matrahına dahil edilmezken (ASM) sözleşmeli ve ücretli çalışan sözleşmeli ve ücretli çalışan emekçilerden performans, destek ve teşvik ödemeleri gibi ek ödemelerden vergi alınıyor. ASM çalışanları emekliliklerine dahi yansımayacak bu ek ödemeleri almadan vergi olarak ödemek zorunda kalıyor, yılın ikinci yarısından itibaren yüzde 35 vergi dilimiyle karşılaşıyor.

Konu ile ilgili bu hafta Adana’da 10 Sağlık örgütü ortak açıklama yaptı. Çukurova İlçesi Mahfesığmaz Mahallesi, 80. Yıl Aile Sağlığı Merkezi önünde gerçekleştirilen basın açıklamasına TTB, Adana Tabip Odası Aile Hekimlik Kolu, SES, TDB, BDS, Dev-Sağlık İş, Genel Sağlık İş, Hekim Birliği Sendikası, SAHADER, TümRadDer, TabipSen katıldı.

“ÜCRETLİLERİN GEÇİM MÜCADELESİ DAHA DA ZORLAŞIYOR”

Sağlık Emek ve Meslek örgütlerinin yöneticileri ve üyeleri adına basın açıklamasını okuyan SES Adana Şube Eş Başkanı Erol Eren, yüksek enflasyon ve durmak bilmeyen zamlarla her gün daha da yoksullaştıklarını dile getirdi. Enflasyonun altında ezilen ücret artışlarının ceplerine girmeden vergilerle geri alındığını dile getirdi. Türkiye’de vergi yükünün giderek daha fazla işçilerin, emekçilerin, emeklilerin dar gelirlilerin omuzlarına yıkıldığını ifade eden Eren, “2000 yılında 2 bin 500 TL olan ilk vergi tarife dilimi, yeniden değerleme oranına göre artırılsaydı 2024’te ilk vergi tarife dilimi 288 bin 571 TL olarak uygulanmalıydı. Oysa 2024 için ilk vergi dilimi 110.000 TL olarak saptandı. Böylece ücretlilerin erkenden bir üst vergi dilimine girmesine ve daha yüksek oranda vergi vermelerine neden olmaktadır. Bu kadar yüksek enflasyon ortamında, yıl içinde bir üst vergi dilimine girdiği için eline geçen ücreti düşen ücretlilerin geçim mücadelesi daha da zorlaşmaktadır.” dedi.

“GELİR VERGİSİ DİLİMLERİ ÜST SINIRI, ÜCRETLİLERDE YÜZDE 15’E DÜŞÜRÜLMELİ”

Cumhurbaşkanı’nın bu tutarı yüzde 50’sine kadar artırmaya, ve indirmeye yetkili olduğunu ancak bu yetkisini kullanmadığını ifade eden Eren, “Öte yandan ücretlilerin gelir vergisi oranı da oldukça yüksektir. Bu oran yüzde 10 olarak saptanmalıdır. Bu yönde vergi mevzuatı değişikliği yapılmalıdır. Ayrıca, asgari ücret istisnası vergiden indirim değil, matrahtan indirim yoluyla uygulanmalıdır. Vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı için gelir vergisi dilimleri üst sınırının, ücretlilerde yüzde 15’e düşürülmesi gerektiğini ifade eden Eren, “Vergi tarife dilimleri en az yeniden değerleme oranı veya asgari ücret artış oranı kadar artmalıdır. Asgari ücret vergi istisnası vergiden indirim yoluyla değil matrahtan indirim yöntemiyle uygulanmalıdır. Böylece bu istisnadan çalışanlar yararlanmalıdır. İşverenlere sağlanan 5 puan SGK prim desteği herkese sağlanmalıdır. Çağdışı damga vergisi tümüyle kaldırılmalıdır. Her zaman her yerde  söylediğimiz bir cümleyi yeniden burada etmek istiyoruz. Vergide adalet olmadan gelirde adalet olmaz” şeklinde konuştu. (Adana/EVRENSEL)


DENİZLİ

Denizli'deki açıklama

Fotoğraf: KESK

Denizli Gazeteciler Cemiyeti salonunda yapılan basın toplantısında açıklamayı Denizli Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Fazıl Necdet Ardıç okudu. SES Denizli Şube Başkanı Selçuk Göçer’in de katıldığı basın toplantısında Ardıç, sağlık emekçilerinin taleplerini sıraladı. Ardıç vergi dilimlerine ilişkin şunları söyledi: “2024 gelir vergisi tarife dilimleri 30 Aralık 2023 tarihinde Resmi Gazete’de “Gelir Vergisi Genel Tebliği” başlığında yayımlandı. Yayımlanan tebliğe göre ilk gelir vergisi dilimi 110 bin TL olarak belirlendi. Vergi tarife dilimleri yıllardır bilinçli olarak yeniden değerleme oranı ve asgari ücret artışından az artırılmaktadır.” (Denizli/EVRENSEL)


MANİSA

Manisa'daki açıklama

Fotoğraf: Evrensel

Manisa Merkez Efendi Devlet hastanesi önünde yapılan açıklamayı Hekim Birliği Sendikası Sosyal İşler Başkan Yardımcısı Almıla Ceylan ve SES Manisa Şube Başkanı Figen Pehlivan okudu. Sağlık emekçilerinin 3ay içerisinde vergi dilimine girmesi, adaletsiz vergi oranları hakkında görüşlerini ilettiler. Verginin yüzde 15’de sabitlenmesini az geliri olandan az çok geliri olandan çok vergi kesilmesini, sermayeden vergi indirilmesinin durdurulması talep ettiler. Yapılan açıklamada imzacı kurumlar şöyle; AHEF, AHESEN, BDS, Dev-Sağlık İş, Genel Sağlık İş, Hekim Birliği Sendikası, SES, SAHADER, TTB, TDB, TümRadDer. (Manisa/EVRENSEL)


MUĞLA

Muğla'daki açıklama

Fotoğraf: Evrensel

Muğla İl Sağlık Müdürlüğü önünde yapılan eylemde basın açıklamasını SES Muğla Şubesi Eşbaşkanı Havana Çakar okudu. Çakar açıklamasında “Biz hekimler, dişhekimleri, hemşireler, işçiler, emekçiler, emekliler, yani ücretli geçinenler olarak yüksek enflasyon ve durmak bilmeyen zamlarla her gün yoksullaşıyoruz. Ülkemizde gelir dağılımı hızla bozuluyor. Düşük ücretlerle, azalan alım gücümüzle, sendikalaşmanın ve hak aramanın önündeki engellerle, meslek örgütlerinin işlevsiz hale getirilmeye çalışıldığı bir düzende emek sömürüsü her gün biraz daha katmerleniyor” ifadelerini kullandı.

Sağlık çalışanlarının dile getirdiği talepler şöyle:

  • Gelir vergisi dilimleri üst sınırı, ücretlilerde yüzde 15’e düşürülmelidir.
  • Vergi tarife dilimleri en az yeniden değerleme oranı veya asgari ücret artış oranı kadar artmalıdır.
  • Asgari ücret vergi istisnası vergiden indirim yoluyla değil matrahtan indirim yöntemiyle uygulanmalıdır. Böylece bu istisnadan çalışanlar yararlanmalıdır.
  • İşverenlere sağlanan 5 puan SGK prim desteği herkese sağlanmalıdır.
  • Çağdışı damga vergisi tümüyle kaldırılmalıdır.

(Muğla/EVRENSEL)


BURSA

Bursa'daki açıklama

Fotoğraf: Evrensel

Sağlık emekçilerinin başlattığı “Vergide adalet istiyoruz” eylemleri Bursa’da devam ediyor.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu (AHEK) ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES)’nın 21 Şubat 2024 Çarşamba günü başlattığı, sağlık çalışanlarından haksız ve adaletsiz bir şekilde kesilen vergi uygulamasından vazgeçilmesi, kesintilerin yıl içinde sabit kalması ve vergi kesinti oranının en fazla %15 ile sınırlanması ile ilgili “Vergide adalet istiyoruz” eylemleri devam ediyor.

Bursa Tabip Odası, Yıldırım 16 No’lu Zümrütevler Aile Sağlığı önünde vergide adalet talebiyle bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Açıklamaya Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Levent Tufan Kumaş, BTO Yönetim Kurulu Saymanı Dr. Abdullah Karadağ, SES Bursa Şubesi, Genel Sağlık İş Bursa Şubesi, Bursa Diş Hekimleri Odası, Dev-Sağlık İş Bursa Şubesi, Aile Sağlığı Merkezi Çalışanları Ebe ve Hemşire Derneği ve çok sayıda hekim katıldı.

Zümrütevler Aile Sağlığı Merkezi önünde, ‘Vergide Adalet İstiyoruz’ pankartı açan hekimler adına konuşma yapan Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Levent Tufan Kumaş, “Biz işçiler, emekçiler, emekliler, hekimler, diş hekimleri, hemşireler yani ücretli geçinenler olarak yüksek enflasyon ve durmak bilmeyen zamlarla her gün yoksullaşıyoruz. Ülkemizde gelir dağılımı hızla bozuluyor. Düşük ücretlerle, azalan alım gücümüzle, sendikalaşmanın ve hak aramanın önündeki engellerle, meslek örgütlerinin işlevsiz hale getirilmeye çalışıldığı bir düzende emek sömürüsü her gün biraz daha katmerleniyor. Tüm bunlar yetmezmiş gibi adaletsiz vergi sistemi nedeniyle kaşıkla verilen kepçeyle geri alınıyor. Enflasyonun altında ezilen ücret artışları dahi cebimize yansımadan vergilerle geri alınıyor. Türkiye’de vergi yükü giderek daha fazla işçilerin, emekçilerin, emeklilerin dar gelirlilerin omuzlarına yıkılmaktadır. Vergide adaletin kantarı her gün biraz daha bozulmaktadır” dedi.

“VERGİ MEVZUATI DEĞİŞİKLİĞİ YAPILMALIDIR”

Bursa'daki açıklama

Fotoğraf: Evrensel

En düşük vergi tarife dilimi artışının bilinçli biçimde düşük artırılması sonucunda tüm ücretliler erkenden daha yüksek vergi tarife dilimine girdiğini vurgulayan Kumaş, “Cumhurbaşkanı ilgili mevzuat gereğince ortaya çıkan bu tutarı yüzde 50’sine kadar artırmaya, yüzde 50’sine kadar da indirmeye yetkilidir. Ancak Cumhurbaşkanı bu yetkiyi 2024 yılında da kullanmamış, işçilerin erkenden üst vergi dilime girmesini engellememiştir. Öte yandan ücretlilerin gelir vergisi oranı da oldukça yüksektir. Bu oran yüzde 10 olarak saptanmalıdır. Bu yönde vergi mevzuatı değişikliği yapılmalıdır. Ayrıca, asgari ücret istisnası vergiden indirim değil, matrahtan indirim yoluyla uygulanmalıdır” şeklinde konuştu. (Bursa/EVRENSEL)


İZMİR: GELİRDE, VERGİDE VE MEMLEKETTE ADALET

İzmir Sağlık Platformu birleşenleri Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması düzenledi

Fotoğraf: Evrensel

İzmir Sağlık Platformu, vergide adalet talebiyle basın açıklaması düzenledi. Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde bir araya gelen sağlık emekçileri ve hekimler, “Vergide adalet istiyoruz” yazılı pankart taşırken, “Birleşe birleşe kazanacağız” ve “Verginin yükü patronlara” sloganları attı. Eylemde basın metnini TTB Aile Hekimleri Kolu Sekreteri Dr. Sibel Uyan okudu.

“KAŞIKLA VERİLEN KEPÇEYLE GERİ ALINIYOR”

Ücretli geçinen kesimlerin yüksek enflasyon ve durmak bilmeyen zamlarla her gün yoksullaştığını belirten Uyan, “Ülkemizde gelir dağılımı hızla bozuluyor. Düşük ücretlerle, azalan alım gücümüzle, sendikalaşmanın ve hak aramanın önündeki engellerle, meslek örgütlerinin işlevsiz hale getirilmeye çalışıldığı bir düzende emek sömürüsü her gün biraz daha katmerleniyor. Tüm bunlar yetmezmiş gibi adaletsiz vergi sistemi nedeniyle kaşıkla verilen kepçeyle geri alınıyor” diye konuştu.

“VERGİ DİLİMİ ÜCRETLERİ CEBE GİRMEDEN ERİTİYOR”

Enflasyonun altında ezilen ücret artışlarının cebe gitmeden eridiğini vurgulayan Uyan, “Vergi tarife dilimleri yıllardır bilinçli olarak yeniden değerleme oranı ve asgari ücret artışından az artırılmaktadır. Böylece ücretlilerin erkenden bir üst vergi dilimine girmesine ve daha yüksek oranda vergi vermelerine neden olmaktadır. Bu kadar yüksek enflasyon ortamında, yıl içinde bir üst vergi dilimine girdiği için eline geçen ücreti düşen ücretlilerin geçim mücadelesi daha da zorlaşmaktadır. 2000 yılında 2 bin 500 TL olan ilk vergi tarife dilimi, yeniden değerleme oranına göre artırılsaydı 2024’te ilk vergi tarife dilimi 288 bin 571 TL olarak uygulanmalıydı. Oysa 2024 için ilk vergi dilimi 110 bin TL olarak saptandı. Yeniden değerleme oranına göre olması gereken ilk vergi tarife dilimi ile mevcut ilk vergi tarife dilimi arasında 178 bin 571 TL’lik bir fark oluştu” ifadelerini kullandı.

“VERGİ ORANI YÜZDE 10 OLARAK SABİTLENSİN”

Uyan, Cumhurbaşkanı’nın vergi dilimini yüzde 50 oranında artırma ve azaltma yetkisinin bulunduğunu fakat 2024 yılında da bu yetkisini kullanmayarak işçilerin erkenden üst vergi dilime girmesini engellemediğini söyledi.

Uyan, “Bu oran yüzde 10 olarak saptanmalıdır. Bu yönde vergi mevzuatı değişikliği yapılmalıdır. Ayrıca, asgari ücret istisnası vergiden indirim değil, matrahtan indirim yoluyla uygulanmalıdır. Zenginin de fakirin de işçinin de patronun da aynı oranda ödediği ve bu yüzden adaletsiz olan KDV gibi dolaylı vergiler devletin tüm vergi gelirlerinin dörtte üçüne ulaşmış durumda. Herkes bilmektedir ki KDV gibi dolaylı vergiler bir ülkede ne kadar fazlaysa, o ülkede vergi sistemi o kadar adaletsizdir. Bizler ücretimizi almadan peşin gelir vergisi öderken, üstelik bu gelir vergisinin oranları çok yüksek iken zenginlere, patronlara sürekli olarak vergi afları geliyor” dedi.

“MÜCADELEYİ BÜYÜTMEYE ÇAĞIRIYORUZ”

Son olarak mücadele çağrısında bulunan Uyan, şunları söyledi; “ASM emekçilerinin kesintisiz bir şekilde vergide adalet için yaktığı çoban ateşlerini bugün biraz daha büyütüyoruz. Gelirde, vergide ve memlekette adalet için bugün bu metinde imzası olan sağlık emek ve meslek örgütleri ile birlikte vergide adalet mücadelemiz sürecektir. Tüm emeği ile geçinenleri ve ücretlileri bu mücadeleyi birlikte büyütmeye çağırıyoruz.”

(İzmir/EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et