Eşitlik, özgürlük ve barış için 8 Marta

Kadınlar bütün kentlerde,  

* 8 Mart’ın resmi tatil ilan edilmesi için, Kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüze karşı kalıcı ve ciddi çözümler bulunması için,

* Güvencesiz, esnek çalışmaya son verilip görünmez emeğimizin karşılığını almak için,

* Kocaya, babaya bağlı olmayan sosyal güvence için,

* Hasta, yaşlı, çocuk bakımının devlet tarafından karşılanması için,

* Aileyi  kadınlar için tek yaşam şekli olarak dayatan zihniyete, bakanlıklara, yasalara dur demek için,

* Kadınlar üzerindeki baskıyı iki katına çıkaran, tacizi, tecavüzü ve beden politikalarını meşrulaştıran savaşın son bulması ve gerçek barışın sağlanması için,

* Cinsel yönelimi ve cinsiyet kimliği nedeniyle ayrımcılığa, nefret cinayetlerine uğrayan bireylerin taleplerinin kabul edilmesi için, dünyanın pek çok yerinde emeği, bedeni, kimliği için direnen kadınlarla dayanışmak için, “yaşamımıza, bedenimize, emeğimize sahip çıkacağız” diyerek sokaklara çıkacak; yürüyüşler ve şenliklerle taleplerini haykıracak.

DERSİM

Bölgenin birçok kentinden Kürt kadınları bugün Dersim’de buluşacak. Tunceli Devlet Hastanesi önünde saat 11.30’da toplanacak olan kadınlar Seyit Rıza Parkı’na “Barış/Aşîtî” sloganlarıyla yürüyecek. Dersim’deki 8 Mart mitingine bölgedeki 11 ilden katılım sağlanacak.

İZMİR

Cumartesi günü Basmane Meydanı’nda saat 13.30’da toplanacak olan İzmirli kadınlar Konak Meydanı’na yürüyecek.

İSTANBUL

10 Mart Pazar günü gerçekleştirilecek 8 Mart mitingi için İstanbullu emekçi kadınlar saat 12.00’de Haydarpaşa Numune Hastanesi önünde toplanarak Kadıköy Meydanı’na yürüyecek.

ANKARA

Kadınlar başkentte de 10 Mart’ta saat 12.00’da Kolej’de toplanarak Ziya Gökalp Caddesine yürüyecek.ler

ADANA

10 Mart Pazar günü saat 12.30’da Mimar Sinan Açıkhava Tiyatrosu önünden Uğur Mumcu (İstasyon) Meydanı’na yürünecek.

Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, 8 Mart ile ilgili açıklama yaptı. Gürkan, “2013 yılının 8 Martı’nda kadınlar, bölgede olası bir savaşın durdurulması, Kürt sorununun eşit haklar temelinde çözümü ve barışın tesisi için seslerini yükselteceklerdir” dedi.  

Kadınların 8 Mart’ı, yoğun emek sömürüsü, katliama dönüşmüş cinayet ve şiddet, savaş politikaları, baskı ve zorun gölgesinde karşıladığını belirten Gürkan, “Kadınlar, AKP iktidarıyla yoğunlaşan muhafazakar, neoliberal politikaların sonuçlarını derinden yaşıyor” dedi.

Hükümetin, kadınların istihdamını artırma iddiası ile kadın emeğinin üretime katılmasını, ama güvencesiz, örgütsüz, sigortasız, mümkünse evdeki işleriyle beraber yürüteceği işlerde çalışmasını teşvik ettiğini vurgulayan Gürkan, “Bu politikalardan kadınların payına yoksulluk, işsizlik, sağlıksızlık, güvencesizlik, yok sayılma, şiddet ve ölüm düşmektedir” diye belirtti.

Her savaşın en ağır faturasının da kadınlara kesildiğine dikkati çeken Gürkan şunları kaydetti: “2013 yılının 8 Martı’nda kadınlar bir taraftan emeğinin sanayi çarklarında ufalanmasına, emek sömürüsüne karşı iş ve güvence eşitlik, insanca çalışma koşulları talepleriyle alana çıkarken, diğer yandan, bölgede olası bir savaşın durdurulması, Kürt sorununun eşit haklar temelinde çözümü ve barışın tesisi için seslerini yükselteceklerdir.  Demokrasi, eşitlik, özgürlük, barış, kardeşlik  ve insanca yaşam mücadelesinin temel bileşeni olan kadınların, mücadelede tuttukları yer, bu tarihsel görevlerini layıkıyla yerine getirme iradesini ortaya koymaktadır. Bu umutla, bu bilinçle 8 Mart kutlu olsun.”

BUGÜN DÜNYADA KADIN OLMAK...

Bugün dünyada toplam işin yüzde 67’si kadınlar tarafından yapılırken, kadınlar gelirin ancak yüzde 10’una sahip olabiliyor. Mutlak yoksulluk yaşayan 1 milyar 300 milyon yoksulun yüzde 70’ini kadınlar oluşturuyor.

* Türkiye’de eşi veya eski eşi tarafından fiziksel şiddete maruz bırakılan kadınların oranı yüzde 39

* Hayatının herhangi bir dönemde duygusal şiddet yaşayan kadınların oranı yüzde 43.9

* Sadece cinsel şiddete maruz kalan kadınların oranı yüzde 15.3; fiziksel veya cinsel şiddetin birlikte yaşanma yüzdesi 41.9; yaşadıkları fiziksel şiddet sonucunda yaralanan kadınların oranı yüzde 25

KADINLAR ŞİDDETİ ANLATMIYOR

* Kadınların yüzde 7’si çocukluklarında (15 yaşından önce) cinsel istismar yaşadıklarını belirtiyor

* ‘Bazı durumlarda erkekler eşlerini dövebilir’ ifadesine katılan kadınların oranı yüzde 14.2;  Yaşadıkları şiddeti kimseye anlatamayan kadınların oranı yüzde 48.5;

* Şiddet yaşayan kadınların sağlık sorunları yaşama, intihar etmeyi düşünme ya da deneme olasılıkları en az iki kat artıyor.

* Her 10 kadından 1’i gebeliği sırasında fiziksel şiddete maruz kalıyor.

* Sığınmaevi sayısı son 2 yılda sadece 7 tane artırılarak 72’ye çıkmış durumda. Oysaki olması gereken sığınmaevi sayısı 1400, hatta AB ideal standartları uygulanırsa 9 binin üzerinde olmalı...

5 BİN KADINA KORUMA

* İçişleri Bakanlığının hazırladığı rapora göre 2012’nin ilk yedi ayında ülke çapında 50 bin 617 şiddet vakası yaşandı. 49 bin 532 kadın şiddet mağduru oldu. Polis, ülke çapında 4 bin 40 kadın ile 30 erkeği koruyor. 4 bin 78 şiddet mağduru kanunlaşan “çağrı” üzerine koruma kapsamında.

* Her 10 kadından 1’i hamileliği boyunca doğum öncesi bakım hizmeti alamamaktadır.

* Her 100 kadından 15’i doğum sonrası bakım hizmeti alamamaktadır.

* Her 10 doğumdan 1’i herhangi bir sağlık personeli yardımı olmaksızın gerçekleşiyor.

79 VEKİL, 27 BAŞKAN

* Yetişkin okumaz yazmazlık oranı kadınlarda yüzde 13.9 iken erkeklerde yüzde 3.4

* 2011 seçimlerinde 550 milletvekilinin yalnızca 79’u kadın olurken kadının temsiliyet oranı 14.4’te kalıyor.

* 29 Mart 2009 Yerel Seçimlerinde toplam 2 bin 948 belediye başkanının sadece 27 tanesi (yüzde 0.9) kadın. Bu kadınlardan ise sadece iki tanesi il belediye başkanı. 31 bin 790 Belediye Meclis Üyesinin ise 1340’ını (yüzde 4.21) kadınlar oluşturuyor.  (HABER MERKEZİ)