Türk-İş'in 24. Kongresi: Türk-İş'te Ankara var

Damla KIRMIZITAŞ
Ankara

Türk-İş’in 24. Olağan Genel Kurulu, Ankara’nın Akyurt ilçesinde, şehir dışındaki Büyük Anadolu Hotel’de başladı. Üç gün sürecek genel kurulun yapıldığı salonda ön kısım çeşitli iş yerlerinden iş önlükleriyle oturan işçilere ayrılırken, salonun geri kalan kısmı sendika başkanları, delegeler ve misafirlere ayrıldı. Basına ise yer ayrılmadı.

Salonun köşesinde enstrümanlarıyla sahne sırasını beklerken konuştuğumuz işçilerden biri, üzerindeki madenci kıyafetine rağmen işçi zannedilmediğinden dert yandı: “Valla bizi madenci sanmıyorlar. Ama biz dün mesaiden çıkıp geldik. Gece 3’e kadar da prova aldık...”

İşten çıkıp, yarım saatlik sahne için sabaha kadar çalışıp bu yoğunlukla genel kurula gelen maden işçilerini düşündüğümüzde, insan şunu sormadan edemiyor: “Acaba burada kaç delege mesaisinden çıkıp da kongreye geldi?​”

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, salona giriş yaparken konfetiler patlatıldı, uzun uzun sloganlar atıldı. Açılış konuşmasını yapmak için kürsüye çıkan Atalay’ın gündeminde ise ne kıdem tazminatı ne OVP ne de işçilerin yaşadığı sorunlara dair derin bir anlatım vardı. Atalay, işçilerin çalışma koşullarına dair yaşadığı sorunlara ve yaygın ücret haline gelmiş olan asgari ücrete ilişkin tepki gösterse de somut eylem önerilerine girmedi.

DELEGELER ÇIKINCA, DİVAN BAŞKANI KIZDI

Atalay’ın konuşmasının ardından delegeler birer birer salondan çıkmaya başladı. Divan başkanı seçilen TOLEYİS Başkanı Cemail Bakındı boş salona dönerek, “Ne yapmaya geldiniz buraya? Bu kongreyi takip edin, bu kongreden bir şey alın. Böyle şey mi olur?​” diye kızdı.

Yemek arasının ardından delegeler söz almaya başladı. Salonun boşluğu Türk Metal Genel Başkan Yardımcısı Uysal Altındağ’ın kürsüye çıktığı sırada değişti. Kapı eşiğinde bekleyen işçiler Altındağ’ın konuşmasını ıslık, alkışlarla ve sık sık sloganlar atarak dinledi. Altındağ, sendikalarının büyüdüğünü belirterek, başarılı bir MESS grup TİS'i geçirdiklerini savundu.

Türk-İş kongresinin ilk günü geride kalırken, kürsüde anlatılmayanlar ile salonun çıkışındaki fotoğrafların tezatlığı göze çarpıyordu. Bir yanda geçmişte kalan kitlesel mitingler, direnişler, grevlerin fotoğrafları, şimdi genel kurul salonunda duramayan delegelere kızan sendikacılar... Konfederasyonun işçi hareketinin sorunlarını ve mücadelesini tartışmadığı 24. Genel Kuruldaki tablo, işçi temsiliyetinin kıyafete indirgendiği, delegasyonun bir prosedürü yerine getirmek üzere toplanmasıyla sınırlıydı. Kongreye bakıldığında artık “Ankara’da Türk-İş var'” yerine, “'Türk-İş’te Ankara var” denilebilir.

"ASGARİ ÜCRETE ZAM DA YAPMAYIN!"

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay yaptığı konuşmada, sözleşmeler bittikten sonra arka arkaya zamlar geldiğini belirterek, “Zamlara alıştık. Memur sendikaları işçiye fazla verdiniz, bize de verin diyorlar. Yoksullukta değil refahta birleşelim. Çok alandan çok alın, az alandan az alın. Taşeronlar var birçok bakanlıkta. Bu meseleyi bir bitirin. Ülkenin gündeminden çıkarın” dedi.

Asgari Ücret Tespit Komisyonunda, sağlık, büro, enerji ve karayollarından toplam 4 işçinin katılacağını belirten Atalay, “Yıllardır asgari ücret görüşmelerine arkadaşlarımız katıldı. 12 kalemi ilgilendiriyor. Bu ücret başlangıç ücreti. Öyle bir noktaya geldi ki bu ücret geçim ücreti oldu. Bakan bu sene bir defa olacak diyor. Hiç olmasın, zam da yapmayın, para da vermeyin. O masada iki gün sonra 4 tane işçi oturacak. Bu paralara nasıl geçinemeyeceklerini anlatacaklar. Cambaz olsanız 11 bin 400 TL’yle bir hafta geçinemezsiniz. Bu mesele hepimizin meselesi. 8 milyon asgari ücretli bu ülkenin en büyük sözleşmesi” diye konuştu.

"İŞÇİLERİN UMUDU SÖNDÜ"

Tekgıda-İş Genel Sekreteri İbrahim Ören, “Faiz haramdır dediniz. Neden faizi artırıyorsunuz. Neden daha önce bunu yapmadınız? Yüksel faiz ile ev, araba, ihtiyaç kredisi umudu söndü. 2024 yılında enflasyon, emekçileri etkileyecek, sendikalar mücadele sürecine girmek sonunda kalacaktır. Asgari ücret yoksulluğa ve açlığa panzehir olacak şekilde belirlenmesi, nefes alacak düzeye çıkarılması kaçınılmazdır. Ücretler ise vergi yükü devam ettiği sürece çalışanlar yoksulluğa mahkum oluyor” dedi

"NET ÜCRET İLERLEYEN AYLARDA AZALIYOR"

Türk Metal Genel Başkan Yardımcısı Uysal Altındağ, “Liderimiz, önderimiz Sayın Pevrul Başkanın selamını getirdim. Son verilere göre üye sayımızı 288 bine çıkarmanın gurunu yaşıyoruz. Büyüme oranımız yüzde 40’ı bulmuştur. Üyelerimize yeni haklar kazandırmak için çalışıyoruz. Vergide yaşanan adaletsizlik büyük sorun. Vergi kaybının önüne geçilmesi gerekiyor. Net ücret ilerleyen aylarda azalıyor. Konfederasyonumuzdan beklentimiz adil vergi sistemi için çalışma yapmasıdır. MESS grup TİS’i masadadır. Damga vuracağız. Başarılı bir toplu sözleşme imzalayacağız. Sendikamız MESS’in yaptığı teklifi reddederek masayı terk etmiştir. Ara buluculuk sürecini bekleyecek, bunun sonuna göre ise demokratik meşru eylemler yapmaktan geri durmayacağız” ifadelerini kullandı.

"GAZETECİLER TUTUKLU"

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Gökhan Durmuş da şöyle konuştu: “Meclisten geçen yıl geçen dezenformasyon yasası AYM’de görüşüldü. Kamuoyunda gazeteci sorunu olarak görüldü ama tüm toplumu ilgilendiren bir kanun olduğunu söylemiştik o zaman. Yüzlerce vatandaş, 5 gazeteci tutuklandı. Haklarında soruşturma basın hürdür sansür edilemez der Anayasa ama bu yasayı iptal etmedi AYM. Basın özgürlüğü bir ülkenin demokrasisinin teminatıdır. Basın özgürlüğünde 180 ülkeden 156. sıradayız. Gazeteciler tutuklu. Türk-İş sadece işçi sınıfının ekonomik sosyal haklarını değil ülkenin temel sorunlarına ilişkin söz söylemesi ve yapması gerekir. Demokrasi sorunu Türk-İş’in sorunudur. Hukukun bağımsızlığı sorunu Türk-İş’in sorunudur. TGS olarak 106 gündür Sputnik’te grev yapıyoruz. Yerli patronlar gibi yabancı patronlar da yasalara uymuyor. Eğer değiştireceksek önce yasalarımızı uygulatmak zorundayız” dedi.