Sincan ve Temelli OSB’de çalışan işçiler: Filistin’i desteklemek Hamas'ı desteklemek değil

Ercan KESKİN
Ankara

Filistin’de Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın 7 Ekim’de Gazze ablukasını kırarak İsrail yerleşimlerine yönelik başlattığı ‘Aksa Tufanı’ operasyonu sonrası çatışmalar ve İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları sürüyor. Dünya gündeminde önemli yer bulan bu konu fabrikaların da başat gündemlerinden. Yaşananların İsrail’in işgal politikalarının bir sonucu olduğunu belirten işçiler, “Filistin’i desteklemek Hamas’ı desteklemek anlamına gelmiyor” diyor.

Sincan OSB’den bir metal işçisi, yıllardır devam eden zulmün ve işgalin sonucu olarak görüyor son operasyonları: “Aklı başında olan kimse kadınlara yapılanları ya da sivil halkı öldürmeyi doğru bulmaz. Ama yaşananlar Filistin halkının bu zamana kadar uğradığı zulmü örtbas etmiyor. Filistin’i desteklemek Hamas’ı desteklemek değil. Bence İsrail tam da böyle bir şey bekliyordu. Hamas o kozu verdi. Ama kimse İsrail’in bu zamana kadar sivillere neler yaptığını düşünmüyor.”

"FİLİSTİNLİLER ÖLDÜRÜLÜRKEN BU DEVLETLER NEREDEYDİ"

Aynı metal fabrikasından bir başka işçi, İsrail’in kurulduğundan beri binlerce Filistinliyi öldürüldüğünü söyleyerek, “Bu zamana kadar hangi ülke, hangi Müslüman ülke durdu arkasında; Türkiye de dahil. Sadece kınamayla olmuyor. Ama İsrail’de insanlar ölünce Amerika, Fransa bütün ülkeler dizildi İsrail’in arkasına. Hepsi, ‘Bu bir savaş ilanıdır, İsrail’in yanındayız’ açıklaması yaptı. Şimdi bu adil mi? Hiçbir insanın öldürülmesi doğru değil ama Filistinliler öldürülürken bu devletler neredeydi” diye tepki gösteriyor.

Türkiye’nin aldığı tavır da işçiler açından tartışmalara neden oldu. Yine Sincan OSB’de bulunan başka bir metal fabrikasında çalışan işçi şunları söylüyor: “Hamas’ın yaptığı doğru değil, kadın çocuk öldürmek-kaçırmak doğru değil. Herkes İsrail’i haklı buluyor şimdi. Çünkü Filistin yanlış yaptı. Aslında bu savaşın suçlusu İsrail ama oklar tersine döndü. Türkiye de Amerika’yla İsrail’le aramız açılmasın diye destek olmuyor.”

Bir başka işçi de “Yıllardır İsrail’ın baskısı altında yaşayan Filistinliler, kendi özgür yaşamı için bir harekat düzenledi. Müslüman bir ülkeye sahip çıkmalıyız ve İsrail’e karşı durmalıyız. Ama ABD gemi gönderirken, diğer ülkeler saf belirleyip hareket ederken bizim ülkemiz sadece açıklamalarda bulundu. Savunsana Müslüman kardeşini! Ama ‘İsrail ile aramız bozulmasın, Filistin’i de yalnız bırakmayalım’ deyip orta yol izliyorlar” diyor.

"KİM NASIL PAY KAPACAĞINA BAKIYOR"

Filistin’in İsrail’e harekat başlatması ile aynı tarih aralığında Türkiye’nin Suriye’de 20 noktayı vurması da tartışmaların bir yönünü oluşturuyor. Genel olarak AKP iktidarının Ortadoğu’daki savaştan yana politikaları özellikle ekonomik açıdan işçileri tedirgin ediyor. Temelli OSB’de çalışan bir işçi; “Tüm savaşlarda olduğu gibi ekonomik ve özgürlükler olarak halk kısıtlanır. Havacılık sektöründe çalışan bir personel olarak Suriye’de düşürülen İHA’yı göz önünde bulundurunca ülkenin kaç milyon TL’sinin çöpe gittiğini görebiliyorum. Bu politikalar bize ekstra maliyettir. Savaş politikalarının bedelinin, nasıl bir ekonomik dönüşünün olacağını biliyoruz. Her savaş, her açıdan kötüdür. Ama Filistin için keyfi bir savaş da diyemeyiz. Filistin, büyük bedelleri zaten ödemiş bir ülke. Hem canları hem malları hem toprak bütünlüğü olarak yıllardır eziliyorlar. Bu savaş, devletlerin, siyasi ve ekonomik rant peşinde koştukları bir şey olmaktan çıkıp Filistin halkının işgalci İsrail devletine karşı bağımsızlık savaşı durumuna gelmelidir. Gereklilik budur” diyor.

Yine Temelli OSB’de bulunan, 2 bine yakın işçinin çalıştığı bir fabrikada da genel olarak Filistin halkının mücadelesi sahipleniliyor. Ancak yaşananlara dair “Filistin, nasıl bu denli güçlendi” gibi sorular da var.

Bunun yanı sıra özellikle emperyalist ülkelerin tutumu da tartışılan diğer noktalardan. Genç bir işçi, “Kim nereden nasıl pay alacağına bakıyor bence. Yoksa neden diğer ülkeler taraf olsun ki bir savaşta. Ateşkes çağrısı da yapılabilir neticede” derken, daha yaşlı bir işçi, “Yıllardır Müslümanlar büyük zulümler gördü. Bence her Müslüman ülke asker desteği yapabilir” yorumunda bulunuyor. Bir başkası bu asker desteği için, “Olan neden bizim canımızdan olsun? Oranın halkı yok mu onlar kurtarsın ülkelerini” diyor.

AKP SADECE ELEŞTİRİYOR TUTUM ALMIYOR

Hatay’daki MMK Metalurji’de de gündem aynı. Görüştüğümüz işçiler Filistin’in haklı olduğunu ve Filistin’in yanında yer almak gerektiğini söylüyor.

Filistin sorunun İsrail devletininim kurulması ve Filistin topraklarını işgal etmesinden bu yana sürdüğünü dile getiren bir işçi şunları söylüyor: “Bugünkü durum Hamas’ın İsrail’e saldırısı ile başladı. Sanki İsrail de böyle bir saldırı için hazırlık yapmış ve bunu vesile ederek tamamen Filistin’i ele geçirmek ve ortadan kaldırmak istiyor. ABD zaten her zamanki gibi İsrail’in arkasında. Türkiye ise her zamanki gibi kınamakla yetiniyor. Çıkıp bir saldırı daha olursa biz de İsrail’e müdahale ederiz ya da ticari, askeri anlaşmalara son veririz diyemiyor”

Başka bir işçi de İsrail’in güvenlik önlemleri, istihbaratı ve askeri imkanlarının güçlü olduğunu ifade eden bir işçi de “Hamas’ın bu saldırıyı yapması İsrail’in işine geldi. Ortadoğu’daki varlığını daha da artıracak” diyor. İşçi, işçilerin kendi aralarındaki konuşmalarında ‘Filistin halkının yanındayız’ ifadelerinin kullanıldığını söylüyor.

Filistin’i haklı gördüğünü söyleyen başka bir işçi de şöyle devam ediyor: “AKP hükümeti olup biten karşısında sadece eleştiriyor, İsrail’e karşı bir tutum almıyor. İsrail’in arkasında ABD var, onun için bu kadar rahat hareket ediyor. Tüm dünya halkları ve ülkeler mazlum Filistin halkının katledilmesine ses çıkarması lazım. Bu kanın durması için İsrail Filistin’in topraklarından çıkması gerekiyor.”