Barış istiyorum
Küçükken izlediğim ve anlam veremediğim bir çizgi film vardı. Çirkin ördek yavrusuydu sanırım adı. Ördeğin fiziksel olarak ya da görünürde hiçbir sorunu yoktu, ancak çevresinde, kardeşleri arasında dışlanıyordu. Çünkü onun adı çirkin ördek yavrusuydu. Ortamda hep göze batıyor ve

Küçükken izlediğim ve anlam veremediğim bir çizgi film vardı. Çirkin ördek yavrusuydu sanırım adı. Ördeğin fiziksel olarak ya da görünürde hiçbir sorunu yoktu, ancak çevresinde, kardeşleri arasında dışlanıyordu. Çünkü onun adı çirkin ördek yavrusuydu. Ortamda hep göze batıyor ve buna kendisi de anlam veremiyordu. Artık kendisi de sebebi ne olduğunu bilmediği bu yakıştırmayı, bu sorunu ve içinde bulunduğu durumu kabullenmişti. Belki pes etmişti değiştiremeyeceği için kaderini. O zamanlar pek anlamasam da bu hikayenin gerçekte anlatmak istediği mesajı. Günümüze baktığımda gerçeklerin pek de farklı olmadığını görüyorum. Toplum olarak farklı olanı dışlamaya olan meyilimiz hiç tükenmeden devam etmekte. Bilinçsiz olarak yapıldığını tercih edeceğim bu durumun çok bilinçli şekilde, bilinçli, sorumluluk sahibi, aydın ve yetişkin bireyler tarafından da yapılıyor olması beni çok şaşırtıyor.
Farklı olmak ya da genel geçer yargıların içinde olmamak neden bu kadar sorun teşkil ediyor onu anlamış değilim. Aynı havayı soluyup, aynı ülkenin vatandaşı olup, eşit haklara sahip olup; sırf farklı ırk, din, mezhep, takımdayız diye bu yaşadığımız kaos ne diye? İnsanların beraberce yaşama bilincini kırıp, birbirlerine düşman ettiren bu ön yargı, cehalet, şuursuzluk ne diye? İnsan düşünen bir varlık olmasına rağmen, etrafında yaşanan bu yıllarca süregelen bu kine alet olup, dayatılan düşüncelere teslim olup, dava diye kalbini kirleten, beynini donduran bu düşüncenin esiri olması niye? Barış içinde yaşamak neden bir özlem bu topraklarda? Aynı tarihi, aynı toprakları yıllarca vatan bilip yaşamış olan bu coğrafyanın çocukları neden beraber olamıyor? Birlik beraberlik içinde yaşamanın vereceği huzuru tatmak çok mu imkansız?
Barış istiyorum ama bunun neden bu kadar imkansız görüldüğünü biliyorum. Çünkü, zihinlerde düğümlenmiş, kör karanlığın içinde büyümüş ve gücünü kinden, nefretten alarak beslenmiş zehrin atılmasından geçtiğini biliyorum. Bu zehir ki önce fark edilip sonra da yerini sevgiyle, kardeşlik, birlik beraberlik gibi güzel duygularla yer değiştirilerek temizlenebileceğini biliyorum. Beraber büyüdüğümüz ve ortak bir geçmişe tanık olduğumuz bu coğrafyada yaşayan kökeni Kürt diye kabullenemediğimiz ya da bize dayatılan duygularla çirkin ördek yavrusu muamelesi gören kardeşlerimizi kendi kaderlerine terk etmeden, yaşatılan bu farklılaşmayı kırarak barış içinde beraber olabilme duygusuyla pekiştirmektir huzur ve onun getirdiği barış...
*Bir kamu emekçisi/Van
Evrensel'i Takip Et