Deyrizor’da çatışmalar bir haftayı geride bıraktı
SDG’nin Deyrizor Askeri Konseyi Başkanı’nı tutuklaması gerekçesiyle artan gerilim çatışmaya dönüştü. Fehim Taştekin çatışmanın “Suriye krizinin diğer parçalarını da harekete geçirdiğini" yazdı.

Fotoğraf: Bekir Kasım/AA
İLGİLİ HABERLER

Kerkük'te çatışmalar: Gösterilere katılan 4 kişi öldürüldü

1 Eylül'de barışın sesi dört bir yanda yankılandı

Diyarbakır'da 1 Eylül Dünya Barış Günü mitingi: Türkiye’ye onurlu bir barış gelmeli
Suriye’nin doğusundaki Deyrizor bölgesinde, bazı Arap aşiretleri mensupları ile Kürt güçlerinin liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) arasında çıktığı belirtilen çatışmalar birinci haftasını geride bıraktı.
NASIL BAŞLADI?
Bölgedeki birçok Arap aşireti, Kürt güçlerinin liderliğindeki SDG ile ittifak halinde ve ABD’nin de desteği ile 2019’da IŞİD’in Suriye’deki kontrolünü dağıtan operasyonlara katılmıştı.
Ancak geçtiğimiz hafta, SDG’ye bağlı yerel bir Arap silahlı grubu olan Deyrizor Askeri Konseyinin başkanının Kürt güçlerince tutuklanması gerekçesiyle bazı Arap aşiret mensupları ayaklandı.
Ebu Havle olarak bilinen Konsey Başkanı Ahmed el-Habil halen gözaltında tutuluyor.
Bölgede “Güvenliği Güçlendirme” adıyla operasyonlar gerçekleştiren SDG, Ebu Havle’nin uyuşturucu kaçakçılığı ve Deyrizor vilayetinde baş gösteren IŞİD tehdidini ele almamak da dahil olmak üzere birçok suça karıştığı gerekçesiyle tutuklandığını ve görevinden alındığını açıkladı.
Suçlamaları kabul etmeyen kimi aşiret liderleri ise bölgedeki Araplara SDG’ye karşı birleşme çağrısı yaptı. Çıkan çatışmalarda ise 50’nin üzerinde ölü olduğu sanılıyor. Ölenlerin arasında siviller de bulunuyor.
ABD ise geçtiğimiz cuma günü çatışmalara son verilmesi çağrısında bulunarak “tüm tarafları gerilimi düşürmeye ve durumu barışçıl bir şekilde çözmeye” davet etti. Reuters’ın haberine göre, “Suriye'nin kuzeydoğusundaki şiddet sona ermeli” diyen ABD, IŞİD’in uyuyan hücreleriyle mücadeleye dair “dikkatlerin dağılmasının” örgütün yeniden canlanması riskini doğurduğunu söyledi.
SDG, IŞİD’in Deyrizor’da bulunan son kalesi Bagoz’u 2019’da ele geçirmişti.
SDG’DEN AÇIKLAMA: KÜRT-ARAP ÇELİŞKİSİ YOK
Suriye Demokratik Güçleri (SDG/QSD) Genel Komutanlığı ise dün yaptığı açıklamada, “Güvenliği Güçlendirme Operasyonu”nun IŞİD hücrelerine ve suçlulara karşı başlatıldığı belirtti. SDG, çatışmalar için “Operasyonun başlamasından bir süre sonra bazı dış güçler müdahale girişimlerinde bulunarak kirli planlarını uygulamak için bir fırsat olarak değerlendirmek istemişlerdir” dedi.
MA’nın haberine göre, özellikle son üç günde SDG ve Deyrizor Askeri Meclisi ile Fırat nehrinin batısına geçen “Şam hükümetinin güvenlik kurumlarına bağlı silahlı çeteler” arasında çatışmalar yaşandığının belirtildiği açıklamada, SDG ile Deyrizor halkı arasında “çatışma yaşanıyormuş gibi bir görüntü verilmek” istendiği ifade edildi.
SDG operasyonlarının Deyrizor halkı ve bölgenin ileri gelenleri ile aşiretlerin talebi üzerine başlatıldığı söylenen açıklamada, bölgede gösterilmek istendiği gibi bir “Kürt-Arap çelişkisi” olmadığı kaydedildi, “SDG ve bölge aşiretleri arsında herhangi bir çelişki yoktur, aşiretlerle sürekli iletişim halindeyiz” denildi.
TAŞTEKİN: DİĞER PARÇALARI DA HAREKETE GEÇİRDİ
Öte yandan gazeteci Fehim Taştekin, Duvar’daki yazısında, “Suriye’nin doğusunda petrol ve doğal gaz kaynakları nedeniyle paylaşım savaşının merkezinde yer alan Deyr el Zor’da IŞİD’e karşı oluşan Arap-Kürt ortaklığı sırat köprüsünden geçiyor” dedi.
SDG’nin Deyrizor’dan çekilmesi halinde Haseke ve Rakka’daki Arap aşiretlerini harekete geçirecek başka hamleler de gelebileceğini yazan Taştekin, “Özellikle aşiret isyanını selamlayan Türkiye Menbic, Tabka ve Rakka merkezli aşiret unsurlarını harekete geçirmek için vakit kaybetmeyecektir” ifadelerini kullanarak bölgedeki çatışmanın “Suriye krizinin diğer parçalarını da harekete geçirdiğine" dikkat çekti. (DIŞ HABERLER)
Evrensel'i Takip Et