4 Şubat 2013 12:16

Böyle davaya böyle 'delil' yakışır

‘KCK’ basın davasına delil skandalı damgasını vurdu. İddianamede DİHA muhabiri  Çağdaş Kaplan’ın aleyhine dava dosyasına delil olarak konulan fotoğrafın Konya’ya bağlı Kandil Kasabası önünde çekilen fotoğraf olduğu ve fotoğraftaki kişinin de başkası olduğu ortaya çıktı. Silivri’de görülen du

Böyle davaya böyle 'delil' yakışır
Eda Yıldırım

Silivri’de görülen duruşma öncesi askerler güvenlik gerekçesiyle araçlarda arama yaptı. TGS’nin “Gazetecilere Özgürlük Platformu” amblemli, “Hapisteki gazetecilere özgürlük” ve “Gerçeğin peşindeyiz teslim olmayacağız” pankartlarına askerler tarafından el konuldu.

3. duruşma Silivri Ceza İnfaz Kurumu 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Dosyaya iki sanığın eklenmesiyle tutuklu gazeteci sayısı 33’e yükselirken yargılanan gazeteci sayısı 46’ya çıktı. Emniyetin Savcılığa delil olarak gönderdiği fotoğrafta Kaplan’ın PKK’nin Kandil Kampı’nı ima ederek poz verdiği öne sürülmüştü. ‘Delil’ olarak gösterilen fotoğraf Konya’nın Cihanbeyli ilçesine bağlı Kandil kasabası karayolu tabelası önünde çekildi. Çekilen fotoğraftaki kişinin Çağdaş Kaplan olmadığının ortaya çıkması da davadaki skandalı gözler önüne serdi. Avukatlar fotoğrafın dava dosyasına eklenmesini önceki duruşmada talep etmişti. Fotoğrafla ilgili iddiaları başından beri kabul etmeyen Çağdaş Kaplan, Konya’ya da hiç gitmediğini belirterek, iddiaları yalanlamıştı.

ANA DİLDE SAVUNMAYA ‘USUL’ ENGELİ

Yoklamadan sonra söz alan Avukat Sinan Zincir, ana dilde savunmayı içeren yasanın kabul edildiğini hatırlatarak, “Avukatların görevi tercümanlık yapmak değildir. Müvekkillerimiz kendileri dertlerini anlatacaklar. Müvekkillerimiz kendilerini savunamadan haklarında beraat ve mahkumiyet kararı verildi” diye konuştu. Zincir, cuma günü tercüman aracılığıyla tahliye taleplerinin alınmasını istediklerini söyledi. Kürtçe tercümanın savunma aşamasında mahkemeye getirileceğini söyleyen Mahkeme Başkanı Ali Alçık, yine de talebi değerlendireceklerini söyledi.

SANIK LEHİNE YASADA KIYAS YAPILABİLİR

Avukat Baran Doğan, savunma hakkının yargı ve idari uygulamalarla daraltıldığını söyledi. Sanık haklarını daraltmayan yasalarda kıyas yapılabileceğini ifade eden Doğan, “Sanık yargılamanın delil ikamesinde bulunabilir. Sanık  iddianameyi veya davanın seyrini etkileyebilecek deliller sunabilir. Bu yüzden yargılananlar her aşamada kendisini ifade edebilmeli” dedi. Doğan konuşmasında 9 ÇHD’li avukatın tutuklanmasına da tepki gösterince Mahkeme Başkanı Alçık, “Burası mahkeme. Tepkinizi dışarıda basın açıklaması yaparak gösterin” diye karşılık verdi. Bunun üzerine Doğan, “Yarın benim de burada olmayacağımın bir güvencesi yok” dedi. Avukatların konuşmalarının ardından iddianamenin okunmasına geçildi.  


HÜKÜMET DE OKUMALI

Duruşmanın görüldüğü sırada basına açıklama yapan BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, “Keşke hükümet de bu iddianameyi okuyabilseydi” dedi. Kaplan devamında şunları söyledi: “Bu bir hukuk belgesi değil kes yapıştır yöntemiyle hazırlanan torba bir iddianamedir. Gazetecilerin bütün mesleki faaliyetleri iddianamede suç olarak yer alıyor. Ben sıkıyönetim döneminde basın davalarında avukatlık yaptım orada bile böyle bir yargılama görmedim.”  Gazeteci Çağdaş Kaplan’ın da amcası olan Hasip Kaplan, yeğeni ile ilgili ortaya çıkan sahte fotoğrafın takipçisi olacaklarını söyleyerek, fotoğrafı iddianameye koyanların cezalandırılması gerektiğini söyledi. Kaplan, “ÖYM’ler kaspatılmalı ve gazeteciler serbest bırakılmalıdır” dedi.


ANA DİLDE SAVUNMA İZİN VERİLMELİ

Duruşmayı izleyen Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) Silivri Ceza İnfaz Kurumu önünde açıklama yaptı. Açıklamada söz alan GÖP Dönem Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu Üyesi Recep Yaşar, sonuna kadar davanın takipçisi olacaklarını dile getirdi. Sınır Tanımayan Gazetecilerin son açıkladığı raporda Türkiye’nin 179 ülke arasından 154. sırada olmasının utanç verici olduğunu dile getiren Yaşar, Türkiye’nin gazetecilerin hapsedildiği bir ülke olmaktan vazgeçmesi gerektiğini vurguladı. Yaşar, Kürt gazetecilerin ana dilde tahliye talebinde bulunmasının mahkeme tarafından kabul edilmesini istedi. Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ) Başkanı Arne König de, başından itibaren duruşmayı takip ettiklerini dile getirerek, “Bugün burada meslektaşlarımıza yönelik suçlamalar aslında tüm gazetecilere yöneliktir. Eğer bir editör ve muhabir arasındaki haber görüşmeleri suç sayılıyorsa gazeteciliği ortadan kaldıralım” diye tepki gösterdi. Kürt gazetecilerin serbest bırakılması için verilen mücadelenin çok önemli olduğuna vurgu yapan König, “Eğer siz mücadeleyi kaybederseniz aynı mücadeleyi biz Avrupa’da kaybedeceğiz. O zaman birileri hangi bilginin yayınlanacağına, neyin haber yapılacağına  karar verecek” diye uyardı.     


DAVAYI İZLEYENLER

Duruşmaya tutuklu, tutuksuz yargılanan gazeteciler, avukatlar ve ailelerinin yanı sıra Türkiye TGS Genel Başkanı Ercan İpekçi, EFJ Başkanı Arne König, TGC Yönetim Kurulu Üyesi Recep Yaşar, Özgür Gündem Gazetesi Eş Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Aykol, Gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, CHP’li milletvekilleri Melda Onur, İlhan Cihaner, Veli Ağbaba ve müzisyen Ferhat Tunç katıldı. (İstanbul/EVRENSEL)

19 Temmuz 2025 04:15

Beyaz yaka gençlere ‘assign edilen’: Zorlaşan geçim, artan yalnızlık

Yeni mezun beyaz yaka gençlerin mobbinge uğradığı iş yerine mecbur hissetmek; yeni bir kuşağın gerçeği. Bu koşullarla şekillenen gençlik kuşağı Doç.Dr. Cem Özatalay ile konuştuk.

Beyaz yaka gençlere ‘assign edilen’: Zorlaşan geçim, artan yalnızlık

Dilan Temiz
[email protected]


İçerik yükleniyor...

19 Temmuz 2025 04:44

Üç kuruşluk ücret, tatilde de sanayi

Çocuk yaşta işçilik, üç kuruşluk ücret… Tatil mi? Patron ‘işler yoğun’ diyerek MESEM’li Arda’yı yaz boyu haftanın 6 günü çalıştırıyor. Oysa Arda "Aslında bir genç yazın gençliğini yaşamalı" diyor.

Üç kuruşluk ücret, tatilde de sanayi

Fotoğraf: Evrensel

19 Temmuz 2025 04:20

Kamu işçisine Ali Cengiz oyunu

Kamu işçileri, hedef enflasyona endekslenmiş sefalet ücreti dayatmasıyla karşı karşıya. “İş kollarındaki özel talepler TİS’lerle alınır” mesajıyla, ortak mücadele eğiliminin kırılması hedefleniyor.

Kamu işçisine Ali Cengiz oyunu

Fotoğraf: Evrensel

Andaç Aydın Arıduru
[email protected]


İçerik yükleniyor...

19 Temmuz 2025 04:40

Ödenmeyen mesai, mobbing, düşük ücret: Mücadelenin ‘deadline’ı geldi de geçiyor

Bir işçi hayatından farklı bir hayatın hayali bize aile, okul gibi birçok araçla empoze edildi. Ancak koşullarımız; bize beyaz yakaların işçi sınıfının bir parçası olduğunu daha fazla hatırlatıyor.

Ödenmeyen mesai, mobbing, düşük ücret: Mücadelenin ‘deadline’ı geldi de geçiyor

Fotoğraf: Envato

İçerik yükleniyor...

(Evrensel)
19 Temmuz 2025 04:45

Ücretini saklamanın dayanılmaz ağırlığı

Bir süredir staj yaptığım şirkette mezun olunca ne kadar ücret alacağımı anlamak için bir iş arkadaşıma maaşını sordum, 'söyleyemem' dedi. Teklif geldiğinde gördüğüm ücretle hayal kırıklığına uğradım.

Ücretini saklamanın dayanılmaz ağırlığı

Fotoğraf: Pixabay

İçerik yükleniyor...

(Evrensel)

Evrensel'i Takip Et