05 Şubat 2023 04:18

Özel sektör öğretmenleri hakları için birleşiyor

Özel sektörde çalışan öğretmenler, çalışma ve ekonomik koşullarının gün geçtikçe kötüye gittiğine dikkat çekerek bu koşulları değiştirmek için 'sendikamızda birleşelim' çağrısı yapıyor.

Fotoğraf: @ogretmensendika/twitter

Paylaş

Damla KIRMIZITAŞ
Ankara

Özel sektörde çalışan eğitim emekçileri düşük ücret, güvencesiz çalışma, tırpanlanan özlük hakları ve ağır çalışma koşulları kıskacında. Özel okul patronları ise belirlenen yeni asgari ücret belirlenmesiyle zorunlu olarak yaptıkları zammın ardından maaşın bir kısmını elden geri alıyor. Düşük zam ya da sözleşme süresince maaşları güncellenmeyen öğretmenler ise açlığa mahkum ediliyor. Özel okul patronlarının kârlarına kâr kattığını, yıllık öğrenci ücretlerine yapılan yüksek zamlara rağmen kendilerine verilen maaşların çok az olduğunu belirten öğretmenler, daha iyi koşullarda çalışmak için birlik olma çağrısında bulunuyor.

‘PATRONA YÜZDE 60 ZAM, BİZE ASGARİ ÜCRET’

Çankaya’da Milli Eğitim Bakanlığına (MEB) bağlı bir özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde fizyoterapist olarak çalışan, aynı zamanda Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Arzu Başer, çalıştığı kurumun devlet ödeneği aldığını belirterek, “Öğrenci başına imza üzerinden ve  sözleşmeli öğretmen üzerinden devletten ödenek alıyorlar” dedi.  Devlet ödeneğine yüzde 60 zam yapıldığını ama asgari ücrete yapılan zamdan sonra tüm öğretmenlerin ücretinin asgari ücretin altında kaldığını belirten Başer “Pek çok özel eğitim merkezi şu an asgari ücret veriyor çalışanına. Ama pek çok kurum bir sonraki ödenek zammına kadar zam yapmayacaklarını duyurdu” dedi.

‘PATRONLAR ÖDENEK ZAMMINI PAYLAŞMIYOR’

Başer ile aynı kurumda çalışan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası İl Temsilcisi Erdem Yılmaz ise ödenekten verilecek olan maaşın kurum sahibinin insafına bırakıldığına dikkat çekiyor. Özel okullarda, kurslarda, kreşlerde asgari ücretin altında kalan bir çok eğitimcinin olduğunu ifade eden Yılmaz, “Genelde kurum sahiplerinin hesaplara asgari ücret yatırması gerekiyor ama diyorlar ki ‘Sizinle şu maaşa anlaştık, sözleşme yenilenene kadar asgari ücretten kalan kısmını geri getirin.’ Ödenek zammı alındı ama iş paylaşma kısmına geldiğinde ‘Zor durumdayız’ diyorlar. Bizi belirsizliğe düşürüyorlar. Bu yapılan zamla birlikte enflasyon karşısında eriyen maaşlarla  idare etmek zorunda kalacağız” dedi.

‘BİRÇOK ÖĞRETMEN EK İŞE GİDİYOR’

Açlık sınırının asgari ücreti geçtiğini hatırlatan Yılmaz, “Maaşlar düşük. Yoksulluk sınırını geçtim, açlık sınırında yaşıyoruz. Öğretmen bir şekilde fiziksel olarak da zihinsel olarak da rahat olması lazım ki eğitim verdiği öğrencilere bilgilerini verimli aktarabilsin. Ama öğretmen arkadaşlarımız geçim sıkıntısı çekiyor.  Ders anlatırken bile ödeyeceği faturaları düşünüyor. Akşam saatlerinde kendisiyle ilgilenerek zinde olması lazım. Öğrencileri için. Ama bunun yerine birçok öğretmen ek işe gidiyor” dedi.

‘SÖZLEŞME 10 AYLIK, SİGORTA TAM DEĞİL’

2008’den beri özel sektörde edebiyat öğretmeni olarak çalışan, Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası İl Temsilcisi Mahmut Yıldırım ise, çalıştığı ilk kurumun üniversite sınavına hazırlanmak için gittiği dershane olduğunu belirterek, “Patron beni hemen işe aldı. Asıl amacı tecrübesiz olduğum için en düşük ücreti vermek. Birçok yer hâlâ böyle yapıyor            “ dedi.  Özel okul ve dershanelerin ‘Çok öğrencim olsun, sınıflar dolsun, öğretmeni de en az parayla çalıştırayım’ mantığıyla hareket ettiğini anlatan Yıldırım “10 aylık sözleşme yapıyoruz. Sene sonunda sigortamın tam yatırılmadığını öğrendim. Sözleşme bitmeden işten çıkarılmışız. Bunu dile getirdiğimde ‘Emekli mi olacaksın? Bir ay çok önemli mi?​’ cevabı verildi” dedi.

Özel okulların eskiden öğretmenlere kamudakilerden daha fazla ücret verdiği algısı olduğunu dile getiren Yıldırım “Şimdi Etimesgut’ta özel bir okulda kadrolu olarak çalışıyorum. Asgari ücret zammının ardından ‘3 bin lira ek ödeme yapacağız ama maaşa yansıtmayacağız’ dediler. Yıl sonunda ise önceki maaş üzerinden zam yapacaklarını belirttiler” diye konuştu.

‘EMEĞİMİN YARISI ÇALINDI’

Özel okullarda ve kurslarda yaşanan ana sorunun çalışma saatlerinin çok esnek ama maaşların bunun karşısında çok düşük olduğunu dile getiren Yıldırım “Yine süreli iş sözleşmeleri yapılıyor. Dershaneciliğe göre özel okullarda çalışma saatleri daha az ama burada da özel okul patronlarının kazandığı büyük paralara oranla maaşlar çok az” dedi. 14 yıllık çalışma hayatında sigorta prim gün sayısının sadece 2 bin gün gözüktüğünü ama 4 bin gün olması gerektiğine dikkati çeken Yıldırım “Hayatımın bir yarısında emeğim çalınmış. Zaten emeklilik gibi bir hayalim kalmadı artık. Öğretmenin geleceğinden çalıyorlar. Yine sömestir tatilinde bir hafta okula gidip takviye dersler vermemiz bekleniyor” ifadelerini kullanarak özel okul velilerinin de örgütlendiğini belirterek  mücadelelerine velileri de dahil edebilmeleri gerektiğini söyledi.

‘ÇALIŞANLARIN KOŞULLARI TABANDA EŞİTLENDİ!’

Özel sektörde çalışan öğretmenlerin çalışma ve ekonomik koşullarının giderek kötüleştiğini ve sömürünün katlandığına işaret eden Başer “Şimdi bir kurumdan çıkınca tazminatımızı almak ya da zam alabilmek için mücadele vermememiz gerekiyor. 15-20 yıllık öğretmenlerle yeni mezun arkadaşların koşullarının tabanda eşitlendiği bir süreci yaşıyoruz” dedi. Başer, özel sektörde çalışan öğretmenlerin taleplerini ise şöyle sıraladı:  “Taban maaş hakkı ve tatil haklarımızın verilmesini istiyoruz. Belirli süreli iş sözleşmesine hayır diyoruz. Kıdem tazminatı hakkımızı istiyoruz. Sigortalarımız eksiksiz tam yatırılsın istiyoruz.  Çalışma koşullarımızın düzeltilmesini istiyoruz. Haklarımızı istediğimizde bu bize mobbing olarak geri dönülüyor ya da sözleşmenin yenilenmeyeceği söyleniyor. Bu güvencesiz ortamlarda çalıştığımızın da kanıtıdır.”

‘BİRLİK OLMAK LAZIM’

Sendikalarında özel okullar, kurslar, kreşler, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri, sürücü kursları ve vakıf üniversitelerinde çalışan eğitim emekçileri ve kamu okullarında ‘ücretli’ diye nitelendirilen öğretmen arkadaşlarının örgütlendiğini dile getiren Yıldırım “Biz de elimizden geldiğince her alanda mücadele ediyoruz. Öğretmen arkadaşlarımız da bu mücadeleyi, sendikayı sahiplendi. Çocuklarımıza daha iyi bir gelecek bırakmak, daha iyi koşullarda mesleğimizi yapmak istiyorsak daha fazla birlik olmamız lazım” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Emek Partisi'nden Çaybaşı Belediyesi'ndeki greve destek

SONRAKİ HABER

İstanbul barajlarından 26 ton atık çıktı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...