26 Ocak 2023 12:10

İngiltere'de grevler hız kesmiyor: Amazon'un Coventry deposundaki işçiler de greve çıktı

Amazon’un Coventry'deki deposunda çalışan işçiler, Birleşik Krallık'ta resmi olarak greve çıkan ilk Amazon çalışanları oldu.

Fotoğraf: Bryan Angelo/Unsplash

Paylaş

Özden DİNÇ
Londra 

İngiltere'de grevler hız kesmiyor. Son olarak Amazon’un Coventry'deki deposunda çalışan işçiler de greve çıktı. Bu işçiler, Birleşik Krallık'ta resmi olarak greve çıkan ilk Amazon çalışanları oldu.

İşçilerin "hakaret" olarak gördüklerini söyledikleri saatlik 50 penilik ücret artışı teklifi sonrasında geçen yıl ağustos ayında Amazon’un İngiltere’deki depolarında irili ufaklı fiili grevler başlamıştı. Devamında, genel hizmetlerde çalışan işçilerin sendikası olan GMB'ye üye Amazon işçileri, yaptıkları oylamada yüzde 98 ile greve "evet" demişti.

Değerlendirmelerde, sendikalaşma faaliyetleri uzun süre engellenen Amazon işçilerinin, sonunda İngiltere’de örgütlü olarak ilk kez greve çıkmalarının tarihi önemine vurgu yapılıyor.

SAATLİK ÜCRETTE 4,5 POUND ARTIŞ TALEBİ

Coventry deposunda salı günü, gece vardiyasındaki işçilerin şirketteki ücret eşitsizliğini protesto etmek için iş yerlerini terk etmesiyle başlayan ve çarşamba günü de devam eden 24 saatlik greve GMB sendikasının yaklaşık 300 üyesi katıldı.

İşçiler saat ücretinin 10,50 pounddan 15 pounda çıkarılmasını talep ediyorlar. İşçiler ayrıca çalışma saatlerinde sürekli gözetim altında oldukları ağır çalışma koşullarının da düzeltilmesini istiyor.

ASGARİ HİZMET DÜZENLEMESİYLE MÜCADELE ÇAĞRISI 

Genel grevin yasak olduğu İngiltere’de Amazon işçilerininki gibi özel sektör grevlerinin yanı sıra kamu sektöründe de son 30 yılın en büyük grev dalgası yaşanıyor. Geçen yıl yaz aylarında demiryolu işçilerinin öncülüğünde başlayan grevler ulaşım sektörünün yanı sıra sağlık ve eğitim alanında da giderek yayılıyor.

Sendikalar hemen hemen tüm iş kollarındaki koordineli grevlerle daha etkili eylemlere hazırlanıyor. Bu doğrultuda Kamu Hizmetleri Sendikası PCS, Demiryolu, Denizcilik ve Taşımacılık Sendikası RMT, Tren Makinistleri Sendikası ASLEF, üniversite çalışanlarının üye olduğu UCU, ülkenin en büyük ikinci sendikası UNITE ve Ulusal Eğitim Sendikası NEU üyesi toplamda yarım milyondan fazla işçi 1 Şubat’ta greve çıkacak.

Toplam 56 sendikanın üye olduğu Sendikalar Konfederasyonu TUC da yaptığı açıklamayla 1 Şubat’ta tüm sendikaların eylemlere katılmasını istemişti.

TUC Genel Sekreterliğine bu yıl seçilen Paul Nowak, hükümetin grevleri etkisizleştirmeye dönük asgari hizmet yasa teklifine karşı mücadele çağrısı yapıyor.

Hükümetin söz konusu asgari hizmet düzenlemesi ve aylardır süren grevlerde uzlaşma sağlanmasını engelleyen tutumu nedeniyle koordineli grevlerin yanı sıra ülkede genel grev çağrıları da yükseliyor. Sendikacılar hükümetin bu tutumunun iddia edildiği üzere ücret-enflasyon sarmalı endişesi ya da kaynak sıkıntısı nedeniyle olmayıp, ülkede yeniden canlanan işçi hareketini engellemeye ve Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) gibi alanlarda kapsamlı özelleştirmelerin önünü açmaya dönük olduğunu ifade ediyorlar.

İŞÇİLERLE ANLAŞMANIN MALİYETİ DAHA AZ OLURDU

Hükümetin demiryollarından sorumlu kamu görevlisi Huw Merriman, geçtiğimiz hafta yaptığı bir açıklamayla sendikacıların bu tespitini dolaylı olarak doğruladı. Merriman açıklamasında, tek başına demiryolu grevlerinin şimdiye kadar Birleşik Krallık ekonomisine 1 milyar sterlinden fazlaya mal olduğunu ve aylar önce sendikalarla ücretler ve çalışma koşulları konusunda anlaşmazlığı çözmüş olsalardı toplam maliyetin bundan az olacağını kabul etti.

Hükümetin grevlerde anlaşma sağlanmasını kasten engellediğini pek çok kez dile getiren RMT Genel Sekreteri Mick Lynch ise bu durum karşısında önümüzdeki ilkbaharda 24 saatlik bir genel greve çıkılması gerektiğini söylüyor. Geçtiğimiz cumartesi günü Galler’de katıldığı bir etkinlikte sendikaların böyle bir genel grevi koordine edebileceğini söyleyen Lynch, geçen hafta Evrensel'e yaptığı açıklamada da hükümetin, “asgari hizmet” düzenlemesi ile grevleri etkisiz hale getirmenin yolunu aradığını ve işçilerin bu yasaya karşı nasıl mücadele edileceğini değerlendiklerini söylemişti.

BAŞBAKAN KAMUDA SENDİKA ÜYELİĞİNİ YASAKLAMAYI DÜŞÜNMÜŞ

Hükümetin grevlerin etkisini azaltmak için yürürlüğe koymaya çalıştığı asgari hizmet düzenlemesi, NHS gibi kamu sektörlerinde, işverenlerin "asgari standartların" karşılanmaması durumunda sendikalara dava açabilmesinin ve grevdeki işçileri işten çıkarabilmesinin önünü açıyor.

Kısa süre önce basına sızan Başbakan Rishi Sunak’ın danışmanları ile arasındaki bazı e-posta yazışmalarına göre, Sunak ülkedeki grev dalgasının önünü kesmek için asgari hizmet düzenlemesinin dışında sınır muhafaza memurları gibi kamu sektöründe işçilerin sendikalara üye olmasını yasaklamayı da düşünmüş.

Yazışmalar hakkında basında yer alan haberlere göre, sendika üyeliğini yasaklamanın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHM) aykırılığı nedeniyle hükümet tarafından savunulmasının güç olacağının düşünüldüğü ve bu nedenle Sunak’ın “asgari hizmet” düzenlemesi ile yetindiği anlaşılıyor.

PCS Sendikası Genel Sekreteri Mark Serwotka, konuyla ilgili açıklamasında, sızan yazışmaların, hükümetin görünüşte “Anlaşmazlığı çözmek istiyoruz” derken aslında perde arkasında temel hak ve özgürlüklere yönelik İngiltere’de nesiller boyu görülebilecek en büyük saldırıya hazırlandığına işaret ettiğini söylüyor.

ÖNCEKİ HABER

Tutuklu arkadaşına para göndermek ‘örgüte yardım’ sayıldı

SONRAKİ HABER

17. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi 1-3 Şubatta ODTÜ’de toplanacak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...