TMMOB: ‘Dünya Kültür Mirası’, kurum ve idarelerin eliyle yok ediliyor
Diyarbakır’da UNESCO ‘Dünya Kültür Mirası’ listesinde yer alan Hevsel Bahçeleri ve Dicle Nehri'nde kazı çalışmaları başladı. TMMOB; "‘Dünya Kültür Mirası’ kurum ve idarelerin eliyle yok ediliyor" dedi

Fotoğdaf: MA
Kayyum ile yönetilen Diyarbakır’da UNESCO ‘Dünya Kültür Mirası’ listesinde yer alan Hevsel Bahçeleri ve Dicle Nehri yatağında kazı çalışmaları başladı. TMMOB İl Koordinasyon Kurulu ise yaptığı açıklama ile yıkımın bununla sınırlı olmadığına dikkat çekti: “Zamanın yorgunluğuna direnen bu tarihi, kültürel ve evrensel miras, ‘kendilerine koruma görevi verilen kişi, kurum ve idarelerin’ eliyle yok edilme tehdidi ile karşı karşıyadır.”
SİT ALANINDA TAHRİBAT
Kayyum atanan Sur Belediyesi, 2015 yılında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından ‘Dünya Kültür Mirası’ eklenen Hevsel Bahçeleri ve Dicle Nehri yatağında kazı çalışmalarına başladı.Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İl Koordinasyon Kurulu (İKK) bileşenlerinden Mimarlar Odası (MO) Diyarbakır Şubesi Eş Başkanı Ferit Kahraman ve Maden Mühendisleri Odası (MMO) Diyarbakır Şubesi Eş Başkanı Doğan Hatun, kazı çalışmalarına dair aldıkları bilgi üzerine bölgeye gitti. Burada açıklama yapan Ferit Kahraman, tahrip edilen alanın Dünya Kültür Mirası listesinde yer aldığının altını çizdi,“Şu anda rant alanı haline getirilen alan, doğal peyzaj ve kentsel sit alanı. İş makineleri ve kamyonlar aracılığıyla bu doğal sit alanında ve dere yatağında tahribat gerçekleştiriliyor. Bu tahribatlar doğal yaşam alanlarına zarar veriyor” dedi.
Konuyla ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını belirten Kahraman, sorumluların cezalandırılmasını talep etti.
ÇİVİ BİLE ÇAKILAMAZ
Maden Mühendisleri Odası Eş Başkanı Doğan Hatun ise şunları söyledi: “Buraya UNESCO’dan izin alınmadan tek bir çivi bile çakılamazken, belediyeye gelişigüzel bir şekilde kepçe ve kamyonlarla kum alabilme yetkisini verebiliyorlar. Bu yetkiyi kendilerinde görebiliyorlar. Kenti, kayyumlar tarafından yönetilen belediyelerden korumaya çalışıyoruz. Kentin asıl sahibi halktır, belediyeler değil. Bu kente sahip çıkma gayeleri olmadığı için gelişigüzel bir şekilde kepçelerle nehir yatağını değiştirebiliyorlar. Ses çıkarılmaması halinde burayı rant alanı haline getirecekler.”
TARİHE NOT DÜŞÜYORUZ: KÜLTÜR MİRASI YOK EDİLİYOR
Fotoğdaf: MA
Tahribat bununla sınırlı değil. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu (İKK), UNESCO’dan bir heyetin gelip 7 yıl sonra, 28 Kasım’da Sur ve çevresinde yaptığı incelemelere ilişkin yaptı. Açıklamada bugüne kadar yaşanan tahribatı madde madde anlattı.
Elektrik Mühendisleri Odası Diyarbakır Şube Binasında gerçekleşen açıklamada Diyarbakır kentinin tarih boyunca onlarca medeniyete ev sahipliği yaptığı ve bu medeniyetlerin sayısız izler bıraktığı hatırlatıldı.
Bu medeniyetlerin bıraktığı mirasın evrensel miras statüsü kazandığına vurgu yapılan açıklamada, “Ancak zamanın yorgunluğuna direnen bu tarihi, kültürel ve evrensel miras, ne yazık ki ‘kendilerine koruma görevi verilen kişi, kurum ve idarelerin’ eliyle yok edilme tehdidi ile karşı karşıya kalmıştır.‘Kentsel dönüşüm’, ’yeniden yapım’, ‘tarihi yeniden inşa ediyoruz’ gibi söylemlerle yapılanlar bir kentsel müdahaledir. Siyasi saikler ile alınan kararlarla dünyaya mal olmuş bir miras alanın kentsel dokusunda yapılan bu değişimlerin geri dönülemez kayıplar yaratmaktadır. Kentsel Sit Alanı Suriçi’nde yıkım ile başlayan ve yeni yapılaşma ile devam eden, Hevsel Bahçelerinde, Dicle Nehrinde yapılan bu uygulamalar kent kimliğine ve hafızasına, sosyolojik ve demografik yapısına bir saldırıdır. Görüyoruz ki kurum yetkilileri alanın Dünya Miras Listesinden çıkarılması için her türlü aykırılığa, tahribata, yıkıma imza atıyor” denildi.
Açıklamada dünya miras listesine dahil edilen alanlarda gerçekleştirilen yıkımlara dair hazırlanan liste“Tarihe bir daha not düşmek için” diyerek paylaşıldı.
Listede yer alan bazı başlıklar şöyle:
- Birçok nitelikli yapı öğesi(taş, sütun, sütun başlığı, kaide, kabartma, yazı, kitabe, kapı, pencere vb.) korunmadan, ayrıştırılmadan yıkımlarla birlikte hafriyat kamyonlarına yüklenerek götürüldü. Yıkımlardan çıkan hafriyatlar miras listesindeki Hevsel Bahçeleri’ne döküldü.
- Alan bütünü itibariyle birçok kültür varlığına sahip olmasına rağmen Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın alandaki yetkilerinin yok sayılarak tamamen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile TOKİ idaresine devredildi, bu idarelerin ilgili alanda yetkin olmadığı için modern yapı yöntemleri ile alanda çalışma yürüttü.Alanda bulunan ve tescilli iki okul yapısının birinin emniyet binasına çevrildi, bir diğerinin ise kaymakamlık binası olarak kullandı.
- On Gözlü Köprü başta olmak üzere Hevsel Bahçeleri’ndeki plansız, denetimsiz kaçak yapılaşmalara göz yumuldu. İlgili idareler bilgilendirilmesine rağmen herhangi bir müdahale yapılmadı, bu kaçak yapılaşmalar artarak devam etti.On Gözlü Köprü çevresindeki Dicle Vadisi rekreasyon alanındaki düzenlemeler kanuna aykırı. Şehir Plancıları Odasının dava açtığı ve yapılan bu düzenlemenin mahkemece kaçak olduğu karara bağlanmasına rağmen aykırılığın giderilmesine dair bir işlemin yapılmadı.
- Hevsel Bahçelerindeki kaçak yapılar, yangınlar, endüstriyel tarıma bağlı olarak ortaya çıkan tür değişimleri, doğal peyzaj alanını yok olma tehlikesi ile karşı karşıya bıraktı.
- Koruma tedbirleri alınmadığı ve tahribatlara bağlı olarak Dicle Nehri ve Hevsel Bahçelerindeki fauna ve floranın yok olma tehdidi ile karşı karşıya. Sazlık ve bataklıklar tahrip edildi, birçok canlının yaşam alanı yok edildi; endemik türler ve yaban hayatı olumsuz etkilendi.
- Sur’da yerinden edilen halkın mülkiyet hakkı gasp edildi, birçok mülk sahibine hakları verilmedi. Zorunlu göç eden on binlerce vatandaş için güncel yaşamlarını sürdürmeye yönelik destekleyici çalışmalar yeterince yapılmadı. Yerel yönetimlerin kayyımlarca yönetilmesi sonrası halk kaderine terk edildi.
- Mülkiyeti vatandaşa ait olan tescilli yapılar restore edildi ancak, süreçlere vatandaşlar dahil edilmedi. (HABER MERKEZİ)
Evrensel'i Takip Et