Adana’da yerli ve mülteci yurttaşlar barış ve kardeşlik mesajı verdi

Adana’da, Uluslararası Göçmenler Günü’nde İHD ve EMEP tarafından düzenlenen etkinlikte yerli ve mülteci yurttaşlar kardeşlik mesajları verdi.

18 Aralık 2022 17:46
Paylaş

Emek Partisi (EMEP) Adana İl Örgütü  ve İnsan Hakları Derneği(İHD) Adana Şubesi, 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü vesilesiyle mülteciler ve yurttaşlarla Karıncanın Ayak İzleri film gösterimi ve mülteci ressamlar Diğlvin Fadıl Ali ile Emine Naasen’in çizdiği resimlerden oluşan resim sergisi ve konu ile ilgili söyleşi gerçekleştirdi.

“SAVAŞLAR İNSANLARI YERİNDEN ETTİ”

İHD Adana Şube Başkanı Yakup Ataş, “Biz savaşın ne kadar kötü bir şey olduğunu, aslolanın barış olduğunu yıllardır söylüyoruz. Son yıllarda Ortadoğu ve Kürdistan coğrafyasında yaşanan savaşlar neticesinde bir çok insan yerinden edildi” dedi. Canlarını kurtarmak için başla bir ülkeye giden insanların o ülkelerde ayrımcılıkla karşılaştığını dile getiren Ataş, 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü’nde barış talebini yinelediklerini ifade etti.

“ÇÖZÜM İŞÇİLERİN EMPERYALİST SAVAŞLARA VE SÖMÜRÜYE KARŞI KENDİ ÇIKARLARI İÇİN BİRLEŞMESİNDE"

Etkinlikte Ümit Güç’ün yönettiği, Çukurova’nın bereketli toprakları üzerinde emek sömürüsünü anlatırken mülteci ve yerli işçileri ortak bir arayışta buluşturan “Karıncanın Ayak İzleri” filmi gösterildi. Filmin ardından gerçekleştirilen söyleşide konuşan EMEP Göç ve Mülteciler Bürosu’ndan Volkan Pekal, emperyalist kapitalist sistemin savaşla ve emperyalist sömürü ilişkileri ile yarattığı yıkım sonucu milyonlarca insanın göç ettiğini belirterek çözümün işçilerin emperyalist savaşlara ve sömürüye karşı kendi çıkarları için birleşmelerinde olduğunu belirtti.

“DÜNYA KUPASI STADYUMLARINDA BİNLERCE GÖÇMEN İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ”

Akşam saatlerinde Dünya Kupası Finali’nin gerçekleşeceği Katar’da o stadyumların yapımında binlerce işçinin hayatını kaybettiğini dile getiren Pekal, Katar’da göçmen işçi sömürüsü üzerine kurulu düzeni işçilerin değiştireceğini ifade etti.

“MÜLTECİ İŞÇİLERİN YERLİ İŞÇİLERLE BİRLİŞTİĞİ ÖRNEKLERDEN YOLA ÇIKILMALI”

İzmit Torbalıda ve Çukurova’da tarım işçilerinin, Adana’dan başlayıp ülkeye yayılan iş bırakma eylemlerinde saya işçilerinin yerli ve mülteci ayrımı yapmadan birleştiğini, Antep’te Akınalbella’da, İstanbul Beylikdüzü’nde bir et fabrikasında mülteci işçilerin yerli işçilerle sendikalaşma mücadelesi verdiğini ifade eden Pekal, gericiliğe ve şovenizme payanda edilen, işçileri birbirinin karşısına koyan politikalara karşı bu birlikteliklerin arttırılması gerektiğini vurguladı.

“FİLM ÇOK FESTİVAL GEZDİ AMA HALKLA BULUŞMASI EN ANLAMLI OLANI”

Yönetmen Ümit Güç, “Emek Üçlemesi” olarak çektikleri filmlerden sayacıların grevi üzerine çektikleri filmin de üç dilli Suriyeli ve Türkiyeli ayakkabı işçilerinin belgeseli olduğunu belirterek “Bu açıdan burada olmak anlamlı. Film bir çok festival gezdi ama en anlamlı olan halkla buluştuğu yerler” dedi.

Türkiye sinemasında aydının taşraya dönüşü, orta sınıfın varoluşsal bunalımlarının konu alındığını ifade eden Güç, “Toplumsal muhalefet belki çok güçlü olmadığı için işçiler beyaz perdeden dışlanmış durumda. Ama şuanda bir kriz var pandemi ile beraber neredeyse orta sınıf eridi. Sınıf çelişkileri git gide keskinleşiyor. Biz de halktan yana olan sanatçılar olarak bir adım attık. Biz de sinemaya emek cephesinden katkı sunmaya çalışıyoruz. Yine emek meselesi ile ilgili uzun metraj filmler gelecek” diye konuştu.

“BU FİLMİ İŞÇİLERE DAHA FAZLA İZLETMEMİZ GEREKİYOR”

Emek Partisi GYK Üyesi Halil İmrek, “Yılmaz Güney’in savaş açtığı Yeşilçam sinemasının dejavu hali yaşanıyor. Esas olarak işçilerin emekçilerin, toplumun gerçeğini vermek yerine zengin kız fakir oğlan filmleri veriliyor. Bir tarım işçisinin, mültecinin, hayatın kendisine dair meseleler çok verilmiyor. Kısa ama büyük anlamı olan bir film. İşçilere, emekçilere daha fazla izletmemiz lazım. Mülteci karşıtlığı meselesini, ön yargıları kırmak bakımından çözümün ve kurtuluşun işçilerin birliğinden geçtiğini anlatan filmlerin devam etmesi memleketin hayrına olur” dedi.

“2017 GREVİ KORKUMUZ AŞTIĞIMIZ BİR AŞAMA OLDU”

2017 grevine katılan Ahmet Osman, patronların işçiler arasında yaratılan ayrımcılıktan yararlanmaya çalıştığını belirterek kendilerinin yerli işçilerle birlikte hareket ederek zamlarını aldıklarını söyledi. 2016’da İzmir’de ayakkabı işçileri ‘Suriyeliler çalışmasın’ diye bir eylem yaptığını dile getiren Osman, şunları söyledi: "Greve katılmamızın sebebi; biz de aynı teknenin içerisindeyiz, aynı yaşamın içerisindeyiz, biz de vergi ödüyoruz, biz de elektrik ödüyoruz. Ve Tabi haklarımızı istemek için çıktık. Ufak a olsa haklarımızı aldık. Patronlar bitiyor, şimdi de dernek başkanı ile uğraşıyoruz. Dernek başkanı bizim taleplerimizi iletmiyor. 2017’deki grevden sonra herhangi bir ayrımcılık yaşamadık. Biz grevde bulunana kadar hak aradığımızda başımıza bir şey gelecek sanıyorduk. Bu grev korkumuzu aşma noktası oldu. Bizim hikayemiz böyleydi. Yaşasın halkların kardeşliği diyorum”

“GERÇEK HAYATI YANSITAN, MÜLTECİLERE ÖN YARGIYI KALDIRMIŞ BİR FİLM”

Ressam Diğlvin Ali, filmi izleyene kadar benzer konularda sadece kendisinin çizimle mücadele ettiğini sandığını belirterek “Çok mutlu oldum. Aynı zamanda da çok korktum, neden bu olayların üzeri kapatılmış diye. Bu filmden etkilenerek bir resim çizdim. Gerçek hayatı yansıtan bir film olması beni çok etkiledi. Mültecilere yönelik ön yargıyı kaldırmış bir film. Hem doğrusunu, hem gerçek yaşantıyı yansıtmış bir film” dedi.

“BU SAVAŞTA EN ÇOK ANNELER YORULDU”

Ressam Emine Naasen, “Bu film gerçekleri yansıttığı için insanların at gözlüklerini çıkarmasını sağlayan bir film. Bu savaşta en çok anneler yoruldu. Okula gönderemiyor, bir yurdu, evi yok. Biz çocuklarımızın okula gitmesini sağlayınca çok önemli bir lütufta bulunulmuş gibi davranılıyor. Bunları çizimlerimde canlandırmak istedim. Biz burada geçici koruma altındayız. Geleceğimiz ne olur bilmiyoruz? Bizim sayfa ne zaman kapanır bilmiyoruz. Ama önemli olan çocuklarımızın bu ülkede geleceği olsun. Ardımızda güzel fidanlar bırakalım, çocuklarımız bu ülkenin geleceği olsun, bir insanın geleceği olsun” dedi. (Adana/EVRENSEL)

Etkinliğe katılanlar

Etkinliğe katılanlar

Reklam
ÖNCEKİ HABER

Tuzlalı işçilerle asgari ücreti konuştuk: Bant hızlanıyor, hayat zorlaşıyor

SONRAKİ HABER

Karabağlar’da kentsel dönüşüm büyük çileye dönüştü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...